Erişilebilirlik

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raporunu Onayladı


Avrupa Parlamentosu, Hollandalı parlamenter Ria Oomen-Ruijten tarafından hazırlanan Türkiye raporunu onayladı. Belgenin en belirgin özelliği Kıbrıs bağlantılı vurguların geçen yıllardaki raporlara oranla çok daha sert olması.

2010’da Türkiye-Avrupa Birliği arasındaki ilişkilere Kıbrıs sorununun damga vuracağı uzun süredir öngörülen bir gelişmeydi. Nitekim bu durum hemen her belgede bir kez daha tescil ediliyor. Bunun son örneğini de Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raportörü Hristiyan Demokrat Hollandalı parlamenter Ria Oomen-Ruijten tarafından hazırlanan ve Genel Kurul’da büyük oy farkıyla onaylanan rapor oluşturdu.

Rapordaki Kıbrıs vurgularına bakıldığında adadaki sorunun tek sorumlusunun Türkiye olduğu izlenimine kapılmamak mümkün değil. “Türkiye’nin Kıbrıs’tan derhal asker çekmesi”, “Maraş’ın meşru sahiplerine iade edilmesi”, “Türkiye’den getirilen kişiler sorununun çözülmesi”, “Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz’de petrol arama çalışmalarına engel olunmaması” Ankara’dan bu konuda talep edilen adımların sadece bazılarını oluşturyor.

Yunan ve Rum lobisi baskın çıktı

Raporda Kıbrıs vurgusunun bu denli güçlü hale getirilmesinde Rum ve Yunan parlamenterlerin yoğun lobi faaliyeti son derece etkili oldu. Ankara’nın belgeyi yumuşatma çabalarının aynı etkiyi yarattığını söylemek ise pek mümkün değil. Kıbrıs konusunda yapılan tek iyileştirme daha önce sadece Türkiye için yapılan müzakere sürecine destek çağrısının ilgili tüm tarafları kapsayacak şekilde düzenlenmesi oldu.

Türkiye konusunda “klasik” diyebileceğimiz tespitlerin bulunduğu belgenin ele alındığı oturum Avrupa Birliği Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle’nin bu sıfatla katıldığı ilk resmi toplantı olması açısından da önemliydi. Füle, yaptığı açıklamalarda oldukça pragmatik bir ton benimsedi. Füle, sürecin hem Türkiye hem de Avrupa Birliği açısından zorlu olduğunun altını çizdi.

Türkiye’de beş yıl öncesiyle kıyaslandığında ele alınamayacak ve gündeme getirilemeyecek konuların artık tartışılmaya başladığına dikkat çeken Füle, yapılan reformlara karşın daha atılması gereken adımlar olduğunu belirtti. Füle’nin endişe kaynağı olarak gördüğü alanlar arasında basın özgürlüğü ve medya çoğulculuğu da yer aldı.

İspanya Dönem Başkanlığı kendi döneminde Türkiye’yle yeni başlıklar açma konusunda oldukça umutlu. Füle de aynı umudu paylaşıyor. Bu yıl içinde Türkiye’yle yeni başlıklar açma konusunda umutlu olduğunu ifade eden Füle, bununla birlikte Türkiye’nin ek çaba göstermesi gerektiği mesajını verdi.

XS
SM
MD
LG