Erişilebilirlik

21 Ocak Amerikan Basınından Özetler


Christian Science Monitor Türkiye-İsrail ilişkileriyle ilgili olarak AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Suat Kınıklıoğlu’nun bir makalesine yer veriyor. Kınıklıoğlu, İsrail’in yeni Türkiye’ye alışması gerektiğini vurguluyor:

“Amerikalılar, 2007’deki tavırlarını değiştirmeye, Türkiye’nin artık Soğuk Savaş dönemindeki uydu bir devlet değil, bölgesel bir güç olduğunu anlamaya başladılar. Avrupalılar ise hala Türkiye’ye ilişkin zihinlerindeki algıyı değiştirmekte zorlanıyorlar. İsrail de, bölgedeki çok özel koşulların ürünü olan 90’lı yıllardaki ilişki biçimini özlüyorlar. Ancak o günler geçti ve AKP iktidardan gitse bile muhtemelen hiç geri gelmeyecek. Türkiye’de Ayalon konusunda yaşanan birlik ve beraberlik, AKP’nin gitmesiyle her şeyin düzeleceğini düşünenlerin gözünü açmalıdır. Gazze’deki insani durumda bir ilerleme olmadıkça ve Suriye ile barış konusunda daha yapıcı bir tavır geliştirilmedikçe, Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin gelişmesi beklenmemelidir. Yapılması gereken ilk şey, bölgedeki yeni düzeni ve Türkiye’nin bölgesel çıkarlarını tanımaktır.”

New York Times Massachusetts’teki senatörlük seçimini Cumhuriyetçilerin kazanmasının Obama için yolun sonu anlamına gelmediğini belirtiyor. Ancak gazete, Obama’nın da seçim sonuçlarından ders çıkartması gerektiğini savunuyor:

“Obama çevre konusunda, dış politikada ve devraldığı mali kriz nedeniyle çökmek üzere olan bankacılık sisteminin kurtarılmasında önemli işler yaptı. Ancak Amerikan halkının işini ve evini koruyabilmesi konusunda yeterince başarılı olamamış görünüyor. Obama’nın en büyük sorunu, Amerikalıların ekonomide bir düzelme yaşandığını göremiyor oluşudur. Halkın gördüğü tek şey % 10’u bulan işsizlik ve konut sektöründe devam eden krizdir. Federal hükümetin bankaları, finans kuruluşlarını ve otomotiv şirketlerini kurtardığını gördüler. Ancak istihdam ve konut politikaları konularında kendilerini yalnız bırakılmış hissediyorlar.”

USA Today ise Massachusetts seçimi sonrasında Senato’da oluşan yeni dengeyi sağlık reformu açısından değerlendiriyor. Gazete, reform çabasının ölmek üzere olduğunu öne sürüyor:

“Belki Obama, bizim görmediğimiz bir uzlaşma umudunu görüyordur. Belki Cumhuriyetçiler, göründüklerinden daha uzlaşmacı bir tavır geliştirirler. Belki Temsilciler Meclisi’ndeki Demokratlar kendi aralarındaki anlaşmazlıkları çözerek, Senato’da kabul edilen sağlık reformu taslağını hiç değiştirmeden onaylarlar. Ancak şu andaki tablo, Washington’daki kutuplaşma ve kamuoyunun değişime gösterdiği direnç nedeniyle, Amerika’nın gelişmiş ülkeler arasındaki en güvenilmez ve en pahalı sağlık sistemiyle yola devam edeceğini gösteriyor. Siyasi görüşünüz ne olursa olsun, bu tabloda kutlama yapmayı gerektirecek hiçbir şey yoktur.”

Washington Post Haiti’nin depremin yaralarını sarabilmesi için zengin ülkelerin uzun vadeli yardıma hazırlanmasını istiyor. Ancak gazete Haiti’nin sadece dış yardımla sorunlarını çözemeyeceğini de ekliyor:

“Gelişmiş ülkelerin Haiti’yi tamamen ayakları üzerinde duracak bir hale getirmesi veya bir Karayip Kaplanı yapması mümkün olmayabilir. Ancak yine de yapılabilecek şeyler var. Öncelikle, yardımlar sürekli olmalı, televizyon kameraları uzaklaştığında yardım yapan ülkeler de bölgeyi terk etmemelidir. Ayrıca Haitililer’in yeniden yapılanma ve yardım projelerinde yer alması için gereken destek ve eğitim de sağlanmalıdır. Yardım kuruluşları, başkent Port-au-Prince’teki sürdürülemez büyümeye neden olan kırsal kesimdeki yoksulluk sorunuyla da ilgilenmelidir. Yapılan yardımların dağıtılmasında şeffaflığın sağlanması ve Haiti’deki sivil toplumun geliştirilmesi, bu ülkedeki yolsuzlukla mücadele açısından da büyük önem taşıyor.”

XS
SM
MD
LG