Avrupa Birliği’yle üyelik müzakerelerine 2005’te başlayan Türkiye, Brüksel’de düzenlenen Hükümetlerarası Konferans’ta çevre başlığını açtı. Bu başlıkla birlikte Türkiye’nin bugüne kadar açtığı başlık sayısı 12’ye yükseldi.
Çevre başlığına verdiği önemi 3 bakan ve yaklaşık 80 kişiden oluşan heyetle göstermek isteyen Türkiye için asıl önemli olan bu başlığın açılmasından çok kapanması. Avrupa Birliği Dönem Başkanı İsveç’in Dışişleri Carl Bildt’in de altını çizdiği gibi çevre başlığı son derece karmaşık bir başlık. Türkiye bu başlığın gereklerini yerine getirmek için vatandaşların günlük hayatlarını da etkileyecek adımlar atmak ve milyarlarca euro tutarında yatırım yapmak durumunda kalacak.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na göre bu başlığın açılması çevre konusundaki kararlılığın önemli bir göstergesi: “Bu insani boyutu yüksek faslın açılmasıyla da Türkiye, kendi insanının standardını ne ölçüde yükseltme hedefi içinde olduğunu bir kez daha teyit etmiştir.”
Davutoğlu, Türkiye’nin önüne çıkarılan engellere rağmen süreci devam ettirmekte kararlı olduğu mesajını verdi: “Biz her şeyden önce resmi olarak açılacak olan müzakere fasıllarının açılmasında hiçbir gecikme olmaksızın sürdürülmesinde kararlıyız. İkinci olarak, değişik gerekçelerle ve çoğu siyasi nitelikli olan ve doğrudan müzakerelerle ilgili olmayan gerekçelerle bir şekilde askıda olan fasılların sanki açılmışcasına, açılacakmışcasına açılış kriterlerinin gerçekleşmesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Açılmış olan fasılların ise kapanış kriterlerini gerçekleştirmek için çalışmalarımıza yoğunluk vereceğiz. Bütün bu alanlarda umit ederiz ki önümüzdeki dönemde Türkiye-Avrupa Birliği katılım müzakereleri çok daha büyük bir ivme kazanacak.”
Limanların Rum bandıralı gemilere açılmasını öngören Ek Protokol nedeniyle 8 başlık askıda. Fransa biri askıdaki başlıklar içinde olan 5 başlığı üyeliğe götürür gerekçesiyle açtırmıyor. Rum Kesimi de siyasi nedenlerle 6 başlığın açılmasını engelliyor. Başka bir deyişle çevre başlığından sonra Türkiye’nin elinde açabileceği 5 başlık kaldı. Davutoğlu, bu tabloya rağmen umutlu: “Bundan sonra gerek Türkiye gerekse Avrupa Birliği bir çok stratejik konuda işbirliği yapmaya devam edecek, fasılları açmaya devam edecek ve inşallah çok uzun olmayacak bir süre içinde de Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği gerçekleşecek.”
Türkiye zorluklarla boğuşurken, müzakerelere aynı tarihte başladığı Hırvatistan’ın 28 başlığı açtığını ve kapattığı başlık sayısını da 17’ye yükselttiğini hatırlatmakta yarar var.