Erişilebilirlik

Avrupa Birliği'nden Yeni Yaptırım Yok


Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri açısından büyük önem taşıyan ve belki de üç yıldır beklenen diyebileceğimiz zirve yarın Brüksel’de toplanıyor. Türkiye’nin, limanlarını Rum bandıralı gemilere açmasını öngören Ek Protokol’ü uygulamamasının müzakereler üzerinde yaratacağı sonuçların masaya yatırılacak olması bu zirveyi önemli kılıyordu.

Dün AB dışişleri bakanlarının üzerinde uzlaştıkları metin zirvenin tüm gerginliğini aldı. Bunun nedeni ise AB’nin, Rum Kesimi’nin tüm çabalarına karşın Ek Protokol’ün uygulanmaması nedeniyle Türkiye’ye yeni yaptırımlar uygulamaya yanaşmaması. Metinde Türkiye’nin Ek Protokol’ü uygulamaması sert bir dille eleştirilse ve bu durumun önümüzdeki yıl yayımlanacak olan İlerleme Raporu’nda ele alınacağı belirtilse de verilen mesaj, “bu konuda gecikmeksizin ilerleme sağlanmasının beklendiği” vurgusunun ötesine geçmedi.

AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn’e göre bu, Türkiye EK Protokol’den kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirene kadar sürecek olan bir hikaye.

AB’nin yaptırıma yanaşmamasının bir kaç nedeni var. Bunlardan ilki adada süren müzakereler. İkincisi Dönem Başkanı İsveç’in Türkiye’ye verdiği kararlı destek ve üçüncüsü de zaten siyasi engellemelerle durma noktasına gelen müzakereleri tamamen durdurmanın ne AB’ye ne de Türkiye’ye yarar sağlamayacağı görüşünün öne çıkması.

Bu unsurları dikkate alan AB, yeni yaptırım konusunda çıtayı çok yükselten Rum Kesimi’ni yalnız bıraktı. Kıbrıs Dışişleri Bakanı Markos Kipriyanu’nun toplantı sonrasında, çoğunu zaten fiilen bloke ettikleri 6 başlığın açılmasının Ek Protokol ve ilişkilerin normalleşmesine bağlı olduğu mesajını vermesi, gelinen aşamadan duyduğu sıkıntıyı gösterir nitelikteydi.

Dönem Başkanı İsveç’in Dışişleri Bakanı Carl Bildt’in, “AB içinde Türkiye konusunda stratejik bir bakış açısının egemen olmaya başladığı” mesajını içeren ifadeler kullanması da oldukça dikkat çekiciydi.

Rumlar gerçekten dediklerini yapıp 2010 yılı boyunca hiçbir müzakere başlığının açılmasına izin vermeyebilir mi? İşte bu sorunun cevabı zaten ite kaka ilerleyen müzakerelerin 2010’da yöneleceği istikameti belirleyecek unsurlardan biri olacak.

XS
SM
MD
LG