Erişilebilirlik

Yeni Alman Hükümeti Türkiye Politikasını Belirledi


Almanya’da koalisyon görüşmelerinde Türkiye’nin AB üyeliğiyle ilgili tavrın netleştiği haber veriliyor.

Almanya’da Hıristiyan Birlik Partileri ile Hür Demokrat Parti arasında devam eden koalisyon görüşmelerinde Türkiye'nin AB üyeliği konusunda uzlaşma sağlandı. Protokolun konuyla ilgili basına sızan ayrıntılarına göre, koalisyon uzlaşısında AB ile Türkiye arasındaki müzakerelerin ‘sonu açık’ bir şekilde sürdürülmesi, ve Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin reddi durumunda ise Ankara ile ‘imtiyazlı ilişki’ oluşturulması şeklinde bir cümle yer alacak. Bu bölüme açıklık getiren cümle ise, ‘AB’nin yeni bir üye ile daha da genişlemeye yada Türkiye’nin gerekli koşulları yerine getirememesinden ötürü tam üyeliğe hazır olmamaları durumunda, Türkiye ile çok sıkı ve imtiyazlı bir ilişki kurulması ve ülkenin AB’nin yapı ve oluşumlarına bağlanması’ şeklinde formüle edildi.

Berlin’deki siyasi yorumcular, varılan bu kararı Birlik Partileri’nin zaferi ve liberal Hür Demokrat FDP’nin yenilgisi olarak algılıyorlar. Federal Dışişleri Bakanı olmasına kesin gözüyle bakılan FDP Genel Başkanı Guido Westerwelle Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin önümüzdeki 4 yıllık dönemde gündemde olmayacağına işaret ederek, konunun koalisyon anlaşmasına alınmasına karşı çıkmıştı. Birlik Partileri’nin aşırı muhafazakar Hristiyan Sosyal Partisi CSU kanadı ise, koalisyon protokolunda Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin kesinlikle mümkün olmadığı ve müzakerelerin de derhal sona erdirilmesi şeklinde bir cümlenin yer alması konusunda ısrar etmişti.

CSU’lu siyasetçiler dün yayınlanan AB İlerleme Raporu’nun Türkiye’nin üye olamayacağını ispatladığını savunurken, Başbakan Angela Merkel’e yakın çevreler ise, Birlik Partileri ile FDP arasında varılan uzlaşının, bundan önceki Birlik Partileri – Sosyal Demokrat Parti koalisyonunun Türkiye ile ilgili tavrının devamı olduğunu, varılan anlaşmalar kapsamında Türkiye ile tam üyelik hedefine yönelik ucu açık müzakerelerin süreceğini, sadece bir üyelik garantisi olmadığının vurgulandığını belirtiyorlar. Birlik Partileri’nden Hıristiyan Demokrat CDU’nun yönetim kurulu üyesi Emine Demirbüken’de, uzlaşının bundan önceki çizginin devamı olduğunu savunuyor.

Türk-Alman Bilimsel Araştırmalar Vakfı Başkanı Faruk Şen ise, koalisyon anlaşmasında Türkiye ile ilgili tavrın hükümet döneminde değişebileceğini, ancak sosyal demokratların eksikliğinin şimdiden hissedildiğini söylüyor.

Öte yandan Birlik Partileri- FDP koalisyonunun ülkede yaşayan göçmenlere yönelik politikaların alabileceği yön de gündemdeki yerini koruyor. Nitekim İçişleri Bakanlığı için adı geçen CDU’lu Wolfgang Bosbach, Almanca öğrenmeyen Türklere yaptırım uygulanmasını istedi. Sunulan dil kurslara katılmayan özellikle Türk göçmenlerin oranının yüzde 40 civarında olduğunu iddia eden Bosbach, bu durumda verilen sosyal yardımlarının kesilmesini yönünde bir kararın koalisyon protokoluna alınmasını talep etti. CDU’lu siyasetçi, federal düzeyde uyum bakanlığının kurulmasına da karşı çıktı. Angela Merkel, yeni hükümette uyum alanındaki tüm çalışmaları aynı çatı altında toplayabilmek için özel bir bakanlık kurulabileceği sinyalini vermişti.

XS
SM
MD
LG