Amerika’da
çok ilgi gören eski araç değiştirme programı
Ağustos ayında sona erdi ancak ülke
çapındaki hurda mezarlıklarında işler yeni başlıyor. Değiştirme
programına katılan birçok otomobil bayii, hükümet
ödeme yapıncaya kadar külüstür araçları
saklamıştı. Şimdiyse hurdacılar,
hurdanın geriye dönüşümüne ilişkin oldukça sert koşullar içeren
programın avantaj ve dezavantajlarıyla uğraşıyor.
Hükümetin külüstür araç değiştirme
programı sayesinde I-55 şirketi, hurda işindeki 50 yıllık tarihinin
en yoğun günlerini yaşıyor. Illinois’nin Channahon kasabasındaki
I-55 Hurda Mezarlığı’nı işleten Dave Anderson şöyle konuşuyor:
“Bu bölgede iş yapan otomobil bayilerinin her birinden enaz
500 hurda araç alacağımızı tahmin ediyoruz.” Anderson’un arsasındaki
araçların sayısı kısa sürede iki katına çıkabilir. Daha fazla
hurda, daha çok gelir demek. Anderson, kullanılabilir otomobil parçalarını
satıyor, geri kalan metal parçalarıysa yeniden dönüşüme veriyor.
Hükümetin değişim programı, otomobil bayilerinin, hurdaya çıkarmadan
önce araçların motorlarını tamamiyle kullanılamaz hale getirmelerini
şart koşuyor. Bu şekilde otomobilin en karlı kısmı olan motor,
ortadan kaldırılmış oluyor. Motor dışında geriye değerlendirmek
için camlar, radyo ve farlar gibi ufak tefek parçalar kalıyor. Bu
parçalarla ne kadar kar edileceğini söylemek içinse henüz erken.
David Anderson’a göre bu programın
bir yararı var o da satabileceği daha çok parça olması.
Çünkü değişim programına katılan külüstür araçların
çoğu, nispeten iyi durumda olan araçlar. Ancak Anderson bu parçaları
satabileceği bir pazar olmadığını, çünkü eski parçalara ihtiyacı
olan araçların zaten bu değişim programıyla hurdaya çıktığını
görebilir. Anderson, “Bu durum, elimizdeki parçaların satışını
kısıtlayabilir. Bazı otomobil tamircileri de bu konuda kaygılı,”
diyor.
Birçok hurda mezarlığı şu
anda külüstür araç değişim programının sonuçlarını
bekliyor. Programın temiz hava ve petrole daha az bağımlılık gibi
avantajlarının hissedilmesi içinse zamana ihtiyaç var.