Erişilebilirlik

NASA Uzay Dolmuşlarını Emekli Etmeye Hazırlanıyor


İnsanoğlunun Ay’a ayak basışından 40 yıl sonra NASA, uzay dolmuşlarını emekliye ayırmaya hazırlanıyor. NASA, 2010 yılından itibaren 5 yıl boyunca yeni bir uzay aracı geliştirinceye kadar uzaya astronot göndermeyecek. Bu nedenle bazıları, uzay programının geleceğinden kaygı duyuyor. Amerika’nın Sesi, Apollo astronotlarından Jim Lovell’la uzay araştırmalarının geleceğini konuştu.

Astronot Jim Lovell, Gemini ve Apollo’nun Ay yolculuklarının dünyada büyük heyecan yarattığını, söylüyor. Apollo 11’in Ay’a iniş misyonu sırasında beklenmedik bir durumda Neil Armstrong’un yerine geçecek yedek astronot olan Lovell, Ay’a inişi, NASA’nın Texas eyaletinin Houston kentindeki misyon kontrol merkezinden izlemiş.

Lovell anlatıyor: “Uçustan sonra Avrupa’ya bir gezi yaptım. Karşılaştığım Avrupalıların hemen hemen hepsinin elde ettiğimiz başarıdan büyük heyecan duyması, beni çok şaşırttı. En az biz Amerikalılar kadar heyecanlıydılar.”

Bir zamanlar uzayda en çok zaman geçiren kişi ünvanını elinde bulunduran astronot Lovell, Ay’da hiç yürümedi. 1970 yılında üçüncü kez Ay’a inmek için uzaya gönderilen Apollo 13’ün kumandanı olan Lovell, uzay aracında meydana gelen patlamadan sonra yanında bulunan diğer astronotlar Fred Haise ve Jack Swigert’la birlikte Dünya’ya dönmeyi başardı.

Şimdi, insanoğlunun Ay’a ayak basmasının üzerinden 40, Lovell’ın Dünya’ya dönüşünün üzerindense 39 yıl geçtikten sonra NASA, uzay dolmuşlarını 2010’da emekliye ayırıyor. Lovell, bu nedenle uzay programının geleceğinden kaygı duyuyor ve şunları söylüyor: “Uzaya göndereceğimiz yeni bir araç yapıncaya kadar arada beş yıllık bir boşluk olacak. Bu süre içinde çok uzun yıllar önce geliştirilen Rus Soyuz uzay aracı dışında uzaya hiçbir şekilde erişimimiz olmayacak.”

NASA, Başkan Obama’nın görevlendirdiği bağımsız bir kurulla birlikte, Temmuz ayının sonunda Alabama eyaletinin Huntsville kentindeki Marshall Uzay Uçuşları Merkezi’nde, insanlı uzay uçuşlarının geleceğinin tartışıldığı bir dizi toplantı düzenledi.

Toplantılarda, mevcut uzay araçlarının yerini alacak yeni nesil araçlar ele alındı. NASA, Apollo programına benzeyen Constellation, yani Takımyıldızı programı üzerinde çalışıyor. Bu programda Ares roketinin, Orion adlı uzay aracını önce Dünya’nın yörüngesine, sonra da Ay’a gönderilmesi planlanıyor.

NASA Johnson Uzay Merkezi Astronot Dairesi Başkanı Steve Lindsay, yeni uzay aracını geliştirme amaçlarından birinin, uzay uçuşuna bağlı bazı riskleri azaltmak olduğunu söylüyor.

Lindsay buna şu şekilde açıklık getiriyor:”Yakın gelecekte çok büyük riskler alacağımızı biliyoruz. Bugün de büyük riskler aldığımızın farkındayız. Çok önemli gelişmeler kaydetsek de çok yüklü riskler altına gireceğiz. Ancak alacağımız riskler, edindiğimiz deneyimlerle orantılı olmalı. Bu risklere razıyız. Risk faktörünü, işimizin bir parçası olarak kabul ediyoruz.”

Başkan Obama’nın oluşturduğu kurulun tercih ettiği bir başka seçenek de mevcut uzay dolmuşu programını 2014 yılına kadar uzatmak ve yeni bir uzay aracı hazır oluncaya dek uçuşlara devam etmek. Kurul ayrıca misyonu 2015 yılında sona ermesi planlanan Uluslararası Uzay İstasyonu’nun yaşam süresini uzatma seçeneğini de değerlendiriyor.

Öte yandan Obama Yönetimi, uzay programının maliyetindeki artışlar yüzünden kaygılı. Son yıllarda kamuoyunun uzay programına verdiği desteğin azaldığı görülüyor. Şimdi yetkililer, derin ekonomik kriz ortamında harcamaları kesmenin yollarını arıyor, NASA’ysa aldığı mali desteğin kesilmemesi için çalışıyor.

Astronot Lovell, uzay programına ayrılan bütçenin arttırılmasının ekonomik iyileşmeyi de hızlandıracağı görüşünde.

Lovell görüşünü şöyle açıklıyor: “Ekonomik teşvik paketinin bir bölümü uzay programına aktarılabilir. Uzay programı herşeyden önce yaratıcı bir program. Vergi gelirini arttırıyor. Para, Dünya’da harcanıyor, uzayda değil. Yarattığı teknoloji, özel sektöre de yayılıyor. Gemini ve Apollo uzay programlarında da böyle olmuştu. Uzaya gitmemizle birlikte bilgisayar ve elektronik teknolojisinde çok hızlı ilerleme kaydedildi. Özel sektör, bu teknolojilerden çok yararlandı. Aynı durum bugün de gerçekleştirilebilir.”

Lovell, Çin’in Ay Araştırmaları Programı sayesinde uzaya olan ilginin arttığını söylüyor. Deneyimli astronota göre, Mars’a insan göndermeyi başarıyla gerçekleştirmenin tek yolu, evrenin derinlerine inmek isteyen tüm ülkelerin ortak vizyona sahip olması ve işbirliği yapması.

XS
SM
MD
LG