USA Today Afganistan’daki Amerikan ve NATO kuvvetlerinin komutanını değiştirerek, Obama’nın artık bütün sorumluluğu üstlendiğini yazıyor. Gazete, Orgeneral McKiernon’un yerine düşünülen Korgeneral McChrystal’ın Irak’ta önemli operasyonlara imza attığını hatırlatıyor.
"Afganistan’daki bu görev değişikliğiyle yeni strateji de hayata geçiyor. Görevden alınan McKiernon, konvansiyonel savaş anlayışına sahip klasik bir asker. Oysa McChrystal ayaklanmalara karşı daha esnek bir savaş anlayışını temsil ediyor. Irak savaşı, komutanların savaşın gidişatını değiştirebileceğini gösterdi. Korgeneral McChrystal’in da komutanı olan General David Petreaus 2007 başında göreve geldikten sonra, Irak’ta büyük bir başarı sağladı. Ancak Petreaus ve McChrystal’ın “imparatorlukların mezarı” olarak bilinen Afganistan’da da benzer bir başarı sağlayıp sağlayamayacağı belirsiz. Kesin olan tek bir şey var; artık başarının da başarısızlığın da tek sorumlusu yeni başkomutan Obama olacak."
Boston Globe da Afganistan’da komutan değişikliğinin aynı zamanda strateji değişikliği anlamına geldiğini belirtiyor. Gazete, yeni komutandan sivil kayıplar konusunda daha duyarlı davranmasını istiyor.
"Taliban güçleri bir saldırı düzenlediğinde, Amerikan ordusu buna hava saldırıları veya top ateşiyle karşılık veriyor. Bunun sonucunda da masum Afgan köylüleri ölüyor veya yaralanıyor. Bu da Amerikan ordusuna duyulan tepkiyi artırıyor. Afganistan devlet başkanı Hamit Karzai de Washington ziyareti sırasında sivillerin öldürülmesine son verilmesi için yalvardı. Afgan halkı, Taliban’dan korkuyor ve nefret ediyor. Ancak, ülkedeki yabancı güçler, Afgan halkının katili değil de koruyucusu olmadığı sürece, hiçbir strateji Taliban’ı yenmeye yetmeyecektir."
New York Times Heritage Vakfı’ndan Ariel Cohen’in Hazar enerji kaynaklarının Avrupa’ya taşınması konusunda bir makalesine yer veriyor. Cohen, Batıyı Türkiye’nin önemini göz ardı etmekle suçluyor.
"Ekonomideki durgunluğa rağmen Rusya, Mavi Akım ve Güney Akımı projeleriyle Türkiye ve Bulgaristan üzerinden pazar payını büyütmeye çalışıyor. Gazprom, Ankara’daki nüfuzunu en üst düzeye çıkartıyor. Batının ihmal ettiği Türkiye’nin Avrasya enerji koridorundaki önemi tartışılmaz. Türkiye, inatçı tavrıyla Şah Deniz projesinin gecikmesine ve küçülmesine neden oldu. Nabucco projesini Avrupa Birliği üyeliği koşuluna bağlayarak kabul edilmesi zor koşullar öne sürdü. Ancak bütün bunlara rağmen Amerika ve Avrupa, Avrasya boru hatlarının stratejik önemini göz ardı etmemelidir. Nabucco’nun önünü açarak önce Hazar, sonra da Irak doğalgazının merkezi haline gelmesi için Türkiye’yi cesaretlendirmelidir."
Washington Times Papa Benedict’in Müslümanlardan özür dilemesi önerisine karşı çıkıyor. Gazete, İslamiyet’in şiddeti içinde barındırdığını iddia ediyor.
"İslamiyet’in kılıç gücüyle yayıldığına karşı çıkanlar, Benedict’e değil tarihi gerçeklere itiraz ediyorlar. Bugün Müslümanların elindeki topraklar bir zamanlar Hıristiyanların, Yahudileri ve Zerdüştlerin elindeydi. İslamiyet’in evrensel kültüre hoşgörülü olduğu iddiası da tartışmaya açıktır. Batıdaki Müslümanların sahip olduğu birçok hak, Ortadoğu’da geçerli değildir. Başka bir dine geçenlerin ölümle cezalandırılmasını dini hukuka geçiren tek büyük din İslamiyet’tir. Papa, özür dilememekle doğru bir iş yapıyor. Eğer bir özür söz konusu olacaksa, önce İslam alemi 11 Eylül saldırılarından dolayı özür dilemelidir."