Erişilebilirlik

Çernobil 23 Yıl Sonra Bile Radyasyon Saçıyor


Nisan 1986’da Ukrayna’daki Çernobil elektrik santralında dünyanın en büyük nükleer felaketi yaşandı. Reaktörlerden birinde meydana gelen patlamadan sonra radyasyon dalgaları kuzey ve orta Avrupa’ya kadar yayıldı. Santralın 30 kilometre çevresi girilmez bölge ilan edildi. Patlamanın yaşandığı reaktörün üzerine beton dökülmesine ve kazanın üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen Çernobil hala radyasyon saçıyor.

Ukrayna’nın Pripyat kenti artık ölü bir şehir. Evler, okullar, çocuk bahçeleri, her yer kendi haline terkedilmiş durumda. Pripyat’ta bir zamanlar 50 bin kişi yaşıyordu. Kent halkının tümü bir daha geri dönmemek üzere şehri terketti. Ancak geride bıraktıkları eşyalar duruyor. Pripyat’ın ölü bir şehir olmasının nedeni Çernobil nükleer faciası. 26 Nisan 1986’da Çernobil’deki dört numaralı reaktörün soğutma sistemi teste tabi tutuldu. Reaktör aşırı derecede ısıtıldı ve aşırı ısıdan kaynaklanan buhar basıncı nedeniyle patlama yaşandı. Patlamanın şiddetiyle santralın çatısı havaya uçtu. Radyasyon dalgaları gökyüzüne yayıldı ve Çernobil’in hemen kuzeyindeki Pripyat kentinin üzerine radyoaktif madde yağmaya başladı.

Dört numaralı reaktördeki nükleer yakıt ve reaktörün çevresinde yer alan grafit ateş aldı. Yetkililer yangını durdurmak için helikopterlerle reaktörün üzerine kum torbaları attı ancak bu, yangını söndürmeye yetmedi. Yangın günlerce devam etti. Rüzgar radyoaktif parçacıkları geniş bir alana yaydı. Ukrayna, Beyaz Rusya, Rusya, İskandinavya, İngiltere ve Avrupa’nın diğer ülkeleri etki altında kaldı. Rüzgar yön değiştirdikçe radyoaktif maddeler de değişik yönlere yayıldı. Patlamadan bir buçuk gün sonra Pripyat’ın boşaltılması kararı alındı. Halktan birkaç günlüğüne evlerini terketmeleri istendi. Bu yüzden herkes herşeyini geride bıraktı. Ancak hiç kimse Pripyat’a dönemedi.

Radyasyonun geniş bir alana yayılmasına rağmen Sovyet yetkililer Çernobil’de ne olduğuna dair çok az açıklama yaptı. Halk dışardan gelen haberlerdense liderlerinin açıklamalarına güvendi. Ancak daha sonra başka ülkelerdeki radyasyon alıcılarından alınan veriler, Sovyetler’i Çernobil kazasını kabul etmeye zorladı. Binlerce kişi kazadan sonra tesisteki enkazı temizlemekle görevlendirildi. Patlayan reaktör ve içindeki radyoaktif yakıtın örtülmesi için bir bina inşa edildi. İşçilerin aletlerine radyasyon bir bulaşması yüzünden aletler kullanılamaz hale geldi. Birçok işçi hastalandı.

Sovyet hükümeti Çernobil’deki ölümlerin en az 31’inin patlamayla doğrudan ilişkili olduğunu açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü enkazın temizlenmesine yardım edenlerden en az 2200 kişinin daha hayatını kaybedebileceğini söylüyor. Örgüte göre Çernobil kazasında ölü sayısı 4 bine çıkabilir. Bunların arasında radyasyon bağlantılı kanser ve diğer hastalıkların yol açtığı ölümler de sayılıyor. Çernobil’in 30 kilometrelik çevresi girilmez bölge ilan edildi. Pripyat da bu bölgenin içinde kaldı. Elektrik santralı 2000 yılına kadar çalışmaya devam etti. Çernobil nükleer santralinin Sovyet yapımı reaktörleri batıda olduğu gibi kalın çimento duvarlarla örtülü değildi. Viyana’daki Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi Nükleer Güvenlik Direktörü Philippe Jamet bu uygulamanın önemini vurguluyor. Jamet, “Bu duvarlar radyoaktif dalgaları engelleyecek önlemlerden biri. Bir kaza durumunda çevreyi ve insanları koruyabilmek için duvar gerekiyor,” diye konuşuyor. Rusya hala Çernobil’de kullandığı 11 RBMK tipi reaktörleri kullanmaya devam ediyor. Amerikan tarihinin en kötü nükleer kazası 28 Mart 1979 tarihinde Pennsylvania’nınThree Mile İsland bölgesinde meydana geldi. Ölen olmadığı gibi, reaktörü çevreleyen duvar yıkılmadığı için kazanın çevreye etkisi de çok daha az oldu.

XS
SM
MD
LG