Erişilebilirlik

Su Forumu İstanbul'da Devam Ediyor


İstanbul’da başlayan 5’nci Dünya Su Forumu devam ediyor. Foruma aralarında devlet başkanları, çevreci kuruluş ve iş dünyasının önde gelen isimleri, bilim adamı ve eylemcilerin bulunduğu binlerce kişi katılıyor. Forumda çok değerli bir kaynak olan suyun yönetimi ve korunması konuları tartışılıyor. Forumun zamanlaması çok önemli. Çünkü Birleşmiş Milletler daha geçtiğimiz günlerde su kıtlığından doğabilecek anlaşmazlıklara ve olası çatışmalara dikkati çekmişti.

Dünya Su Forumu’nda ele alınan temel konu su kıtlığı. Birleşmiş Milletler bu konudaki son raporunda talebin giderek arttığı günümüzde kaynakların hızla tükendiği uyarısında bulundu.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban ki-Moon’un su konusundaki danışmanlarından biri olan Gerhard Payen aynı zamanda uluslar arası örgütlerin su ve artıma hizmetleri veren tedarikçilerle bir araya gelmesini sağlayan Uluslararası Özel Su Dağıtımcıları Federasyonu’nun da başkanı. Payen’e göre Birleşmiş Milletler’in raporu yerinde bir uyarı: "Bugün dünyanın birçok bölgesinde su sıkıntısı yaşanıyor ve bir ölçüde iklim değişikliği nedeniyle su kıtlığı artıyor. Dolayısıyla ulaşımı kolay içme suyu dönemi kapandı. Gelecekte suyu daha iyi yönetmemiz gerekecek. Bu, ihtilaflara yol açabilecek bir durum. Hükümetler gerekli önemi vermezse anlaşmazlıklar çıkabilir. Üstelik bunlar hem yerel hem de uluslararası boyutta olabilir. Hepimizin üstüne düşen sorumluluklar var. Dünya nüfusu hızla artıyor. Su bulmak giderek daha da zorlaşacak"

BM raporuna göre Ortadoğu, özellikle de İsrail ve komşuları arasında giderek azalan su kaynakları nedeniyle ciddi anlaşmazlık ve çatışmalar yaşanabilir.

Dünya Su Forumu’na ev sahipliği yapan Türkiye bu gerginliği azaltmak için birkaç öneri sundu. Türk hükümeti, Akdeniz kıyılarından İsrail’e su satma teklifi yaptı.

Devlet Su İşleri Eski Başkanı Doğan Altınbilek bu teklifin mimarlarından biri: "Ortadoğu, dünyada su sıkıntısının en yoğun olduğu bölgelerden. Ortadoğu’da su yüzünden savaş çıkabileceği uyarısında bulunan kitaplar yazan bir düzineden fazla uzman var. Biz, Türkiye olarak tabii kar elde edeceğiz. Ama bu çok büyük bir kazanç olmayacak. Ortada gerçekten sıkıntısı çekilen bir kaynak var ve biz bunu elde edilebilir hale getireceğiz"

Proje, güvenlik, lojistik ve maliyet konuları nedeniyle hala planlama aşamasında. Ancak bazı uzmanlar çevre konusunda da kaygılara sahip. Forumda gündeme gelen bir önemli konu da suyun ticarileşmesi ve özel sektörün rolü.

Dünya Su Forumu’nun yapıldığı bina önünde yüzlerce protestocu suyun özelleştirilmesine karşı gösteri yaptı. Forum, iş dünyasıyla çok yakın ilişkileri olduğu gerekçesiyle eleştiri oklarına hedef oluyor.

İstanbul bu hafta onlarca sivil toplum örgütünün katkılarıyla toplanacak alternatif bir foruma daha ev sahipliği yapıyor.

Uluslararası Kurumsal Denetim Örgütü Başkanı Mark Hayes suyun özelleştirilmesinin varolan sorunları çözmeyeceğini düşünüyor: "Son 10-15 yıldaki su politikasına bakacak olursanız özel şirketlerin Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler gibi örgütlerle yakın ilişkiler içinde olduğunu ve kendi gündemlerini onlara uygulattıklarını görürsünüz. Sonuçlar ortada. Latin Amerika, Güneydoğu Asya ve Afrika’da yaşanan özelleştirme fiyaskoları ve bir yandan da suyun satılan bir ürün haline dönüştürülmesi ciddi sonuçlara yolaçtı. Şişelenmiş su piyasasında büyük bir patlama yaşandı. Yani suyu özelleştirmek için yeterince şansları oldu ve özelleştirmenin çözüm olmadığı görüldü"

Forumda ele alınan konulardan biri de özel sektörün suyun korunması ve güvenli bir şekilde dağıtılması konusunda yapabileceği yardımlar. Forum, hükümet temsilcilerine temasları için bir hafta sürecek imkân tanıyor. Ancak temsilcilerin toplantıları ana forum salonunda değil kapalı kapılar ardında yapılıyor.

XS
SM
MD
LG