USA Today 825 milyar dolarlık teşvik planının aceleye getirildiği düşüncesinde. Gazete, planda yer alan birçok harcama kaleminin ekonomiyi canlandırmakla ilgisi olmadığını savunuyor.
"Yaşanan sorunlar, teşvik planını Washington’daki bir Noel ağacına benzetmeyi haklı kılamaz. Alınacak önlemler belirli bir zaman dilimi içinde, belirli hedefleri kapsamalı; geçici ve şeffaf olmalıdır. Şimdilik şeffaflık konusunda bir sorun yok. Ancak diğer unsurlarda ciddi sorunlar var. 825 milyar dolarlık borç, Amerika’da yaşayan kadın, erkek, çocuk herkese yaklaşık 2 bin 700 dolar vermek anlamına geliyor. Tam da bu noktada bu teşvik planının ekonomiyi gerçekten de canlandırıp canlandırmayacağı sorusuna net bir yanıt verilmesi gerekiyor."
Christian Science Monitor Obama’nın ticaret bakanlığına atadığı Timothy Geithner’in Çin’i döviz kurlarını manipüle etmekle suçladığını hatırlatıyor. Gazete, tehdit içeren bu uyarıyı destekliyor.
"Önce Japonya, ardından da Çin kendi para birimlerinin değerini düşük tutarak ihracata dayalı bir büyüme planı uyguladılar. Ancak bu sonuçta durgunluğa yol açtı. Amerika artık Asya’nın büyümesini sübvanse edemez. Bush yönetimi döviz kurları konusunda Çin’le açıktan çatışmaya girmedi. Ancak şimdi Demokratlar Çin mallarına yüksek gümrük vergisi uygulanmasını gündeme getirebilir. Dünya, Çin ile Amerika’nın döviz kurları nedeniyle çatışmasını kaldıramaz. Bu nedenle Obama’nın, bu konuyu, ekonomi düzelmeye başlamadan gündeme getirmesi doğru bir yaklaşım olacaktır."
Washington Post Obama’nın başkanlığa seçilmesiyle birlikte dünya çapında oluşan sempatinin sürdüğünü belirtiyor. Ancak gazete Obama’ya yönelik beklenti ve eleştirilerin de arttığına dikkat çekiyor.
"Obama, Guantanamo’nun kapatılması emrini vererek bütün dünyadan alkış aldı. Ancak Obama’nın kendisine duyulan sempatiyi Amerika’nın öncelikleri konusunda somut adımlara dönüştürmesi için daha çok çaba harcaması lazım. Sadece Afganistan’a daha fazla asker gönderilmesi konusunda değil, Avrupa’nın İran’a sert yaptırımlar uygulaması; Arap ülkelerinin Hamas ve Hzibullah’a karşı destek vermesi ve İsrail’in Filistinlilere bazı tavizlerde bulunması gibi konularda da Obama’nın bir rock yıldızını hatırlatan popülaritesi etkili olabilir. Ne de olsa Obama birçok Avrupa ve Latin Amerika ülkesinde, o ülkelerin liderlerinden daha popüler."
Boston Globe George Mitchell’in Ortadoğu’ya, Richard Holbrooke’un da Afganistan ve Pakistan’a özel temsilci olarak atanmasını diplomasinin dönüşü olarak yorumluyor. Gazete, her iki ismi de zor bir görev beklediğini yazıyor.
"Eğer Mitchell’in bu göreve atanması, İsrail ve Filistin tarafının ön koşulsuz olarak masaya oturtulmasını, her iki taraftan da verdikleri sözleri tutmalarını, hatta şiddet yanlısı gruplara da masada yer verilmesini sağlayacaksa Amerika’nın politikalarında umut verici yeni bir dönem başlıyor demektir. Holbrooke’un atanması ise Afganistan’daki sorunların Pakistan’ın işbirliği olmadan çözülemeyeceği varsayımına dayanıyor. Keşmir sorunu konusunda Hindistan’la Pakistan arasında bir anlaşma sağlanmadan Orta Asya’da bir barış sağlanması da pek mümkün görünmüyor. Yapılan bu iki atama, Obama’nın ve Dışişleri Bakanı Clinton’ın Amerikan dış politikasında diplomasiyi yeniden öne çıkarma kararlılığını yansıtıyor."