Erişilebilirlik

14 Temmuz Amerikan Basınından Özetler


Demokrat başkan adayı Barack Obama, New York Times'ta yayımlanan makalesinde Irak planını açıklıyor. Irak savaşına baştan itibaren karşı çıktığını hatırlatan Obama, Irak hükümetinin, Amerikan askerlerinin çekilmesi için bir takvim istemesini, büyük bir fırsat olarak değerlendiriyor.

"Irak savaşını bitirmek, başta Afganistan ve Pakistan olmak üzere El Kaide ile Taliban'ın etkin olduğu bölgelerdeki daha kapsamlı stratejik hedeflerimize ulaşabilmek açısından büyük önem taşıyor. Teröre karşı savaşta, asıl cephe hiç bir zaman Irak olmadı ve bugün de değildir. Başkan olduğumda yeni bir stratejiyi hayata geçireceğim ve Afganistan'a en az iki tabur daha göndereceğim. Afganistan'daki görevimizi tamamlamak için daha fazla askere, daha fazla helikoptere, daha iyi istihbarata ve daha fazla sivil yardıma ihtiyacımız var. Ordumuzu, kaynaklarımızı ve dış politikamızı, Irak'ta daimi bir üs oluşturmak gibi yanlış bir politikaya kurban etmeyeceğim. Artık Irak savaşını bitirmenin zamanıdır."

USA Today de, Irak savaşında sağlanan ilerlemeye rağmen, Afganistan'da işlerin giderek kötüye gittiğine dikkat çekiyor. Gazete, Afganistan ve Pakistan'a yönelik yeni bir stratejik yaklaşım geliştirilmesinin şart olduğunu vurguluyor.

"Eğer Amerika, Taliban'ın devrilmesine ve Usame Bin Ladin'in kaçmasına neden olan 2001 işgalinden sonra, kaynaklarını Irak'a yöneltmeseydi, bugün Afganistan çok daha az tehlikeli bir yer olurdu. Ama şimdi geçmişe hayıflanmak yerine bugünün sorunlarına çözüm üretmek gerekiyor. Irak'ta sağlanan ilerleme, Afganistan için de önemli dersler içeriyor. Bush yönetimi, Irak'ta sayıca yetersiz askerlerle büyük sorunlar yaşadıktan sonra, daha uyumlu bir stratejiyi hayata geçirmişti. Şimdi benzer bir şekilde, Afganistan ve Pakistan için de başarıyı, başarıya ulaşmanın araçlarını ve gerekli kaynakları kapsamlı bir şekilde tanımlamak gerekiyor. Afganistan henüz kaybedilmiş değil, ancak mevcut stratejinin işe yaramadığı da ortada."

Washington Post, Fransa cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy'nin küresel ticareti daha da liberalleştirmek amacıyla yürütülen Doha görüşmelerine karşı izlediği politikayı önemli bir tehdit olarak görüyor. Gazete, Fransa'nın Avrupa Birliği dönem başkanlığını üstlenmesiyle, Sarkozy'nin küreselleşme karşıtı düşüncelerinin daha da önem taşımaya başladığını belirtiyor.

"Sarkozy, Avrupa'nın en devletçi ekonomilerinden biri olan Fransa'da değişim vaadini bir ölçüde hayata geçirdi. Örneğin kamu çalışanlarının ayrıcalıklarına karşı çıktı. Ancak, Sarkozy belki de Fransız çiftçilerini karşısına alacak yeni bir mücadeleye hazır değil. Eğer durum böyle ise bile, Sarkozy en azından bakanların taslak öneriler üzerindeki görüşmelerini bitirmesine kadar susmalıdır. Tarım ürünlerine uygulanan gümrük duvarları istenen ölçüde azaltılmasa bile, söz konusu taslak önerilerin farklı ülkeler arasında bir uzlaşma sağlayabileceği kaydediliyor. Doha görüşmeleri, gerçekten de başarısızlıkla sonuçlanabilir. Ancak Sarkozy'nin bu başarısızlıkta niçin rol üstlenmeye çalıştığı hala netlik kazanmış değil."

Boston Globe, Avrupa'nın biyoyakıt politikasında hayalci yaklaşımlardan uzaklaşmaya başladığını belirtiyor ve Amerika'nın da bu konuda artık daha gerçekçi bir politika üretmesini istiyor. Gazete, biyoyakıt üretiminin dünya gıda fiyatlarında önemli bir artışa neden olduğunun altını çiziyor.

"Biyoyakıt üretiminin yol açtığı sorunların farkına varan Avrupa, sorumluluğu üstlenmekten kaçınmıyor. İngiltere ve Almanya enerji bakanları, biyoyakıt üretimindeki hedeflerini düşürme kararı aldılar. Avrupa Parlamentosu, biyoyakıt üretiminin yüzde 20'sinin deniz yosunu ve diğer tarım dışı ürünlerden sağlanmasını öngören bir tasarıyı görüşüyor. Amerikan Kongresi ise tam tersine, 2022 yılında yılda 36 milyar galon biyoyakıt üretilmesini öngören 2007 tarihli enerji yasasını yeniden görüşmeyi reddediyor. Amerikan mısır üretiminin yüzde 25'i şu anda biyoyakıt üretiminde kullanılıyor. Yakın gelecekte bu durumu değiştirecek bir yasal düzenlemeye gidileceğine ilişkin de hiç bir umut görünmüyor."

XS
SM
MD
LG