Erişilebilirlik

2 Temmuz Amerikan Basınından Özetler


Christian Science Monitor bütün dünyanın yeni seçilecek Amerikan başkanına ilişkin beklentilerinin yüksek olduğunu belirtiyor. Ancak gazete, yeni başkanın Amerikan dış politikasında kapsamlı bir değişikliğe gitmesini bekleyenlerin hayal kırıklığına uğrayabileceği uyarısında bulunuyor:

“Mevcut sorunların karmaşıklığı ve Amerikan dış politikasının diğer boyutları, iyimser bir beklenti içinde olanları şaşırtabilir. Amerika, kendisinin “vazgeçilmez” bir ülke olduğu düşüncesinden kolayca kopamaz. Amerika hala dünyanın tek süper gücü ve Clinton da Sırbistan, Sudan ve Afganistan’a saldırırken tıpkı Bush gibi Birleşmiş Milletler’in onayını almamıştı. Şu anda her iki başkan adayı da yeni bir dış politika beklentisinin yüksek olduğunun bilincinde. Dış politikada önceliklerin yeniden belirlenmesi ve daha yumuşak bir söylem geliştirilmesi yırtık bir kumaşa yeni bir yama yapılması anlamına gelebilir. Ama tamamen yeni bir sayfa açılması yönünde beklentileri yüksek tutmamakta fayda var.”

Washington Post Afrikalı liderleri Zimbabve Devlet Başkanı Robert Mugabe diktatörlüğüne karşı yeterince sert tavır almamakla suçluyor. Gazete, Mugabe iktidardan gitmedikçe Zimbabve’de siyasi bir barış sağlanamayacağını savunuyor:

“Afrikalı liderlerin harekete geçmemesi nedeniyle şimdi görev Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne düşüyor. Amerika, Mugabe’nin yeniden seçilmesini gayrı meşru ilan eden, silah ambargosu konmasını öngören ve Mugabe’nin işbirlikçilerinin mal varlıklarının dondurulmasını isteyen bir karar tasarısı hazırladı. Amerika’nın Birleşmiş Milletler Temsilcisi Zalmay Halilzad, Çin ve Güney Afrika’dan gelebilecek muhalefete rağmen, Güvenlik Konseyi’nin somut bazı adımlar atacağı düşüncesinde. Eğer Güvenlik Konseyi bu adımları da atmazsa, bir çetenin yönettiği Zimbabve’yi kurtarmak için Afrika Birliği’nden farklı bir tavır takınmamış olacak.

Los Angeles Times, nükleer programıyla ilgili olarak Kuzey Kore’yle sürdürülen görüşmelerin yavaş ilerlediğini belirtiyor. Gazete, görüşmelerde sağlanan ilerlemenin memnuniyet verici olduğunu yazmakla birlikte, hala yapılacak çok iş olduğunun altını çiziyor:

“Kuzey Kore, artık bir nükleer programı olmadığını belirtirken doğruyu söylüyor olabilir. Ancak Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’na bunu kanıtlamakla yükümlüğü de Kuzey Kore’ye düşmektedir. Ayrıca Kuzey Kore, İsrail’in geçen Eylül ayında bombaladığı ve havadan çekilen fotoğraflarında tıpkı Yonbyon tesisine benzeyen Suriye’nin nükleer tesisinin yapılmasındaki rolünü de açıkça ortaya koymalıdır. Bush yönetimi henüz görüşmelerde ilerleme sağlamaya istekliyken Pyongyang’ın bütün soruları cevaplandırması en doğru yöntem olacaktır. Çünkü yeni başkanın kaplumbağa hızıyla ilerleyen görüşmeleri bekleme lüksü olmayabilir.”

Boston Globe Çin hükümetiyle Tibetlilerin ruhani lideri Dalay Lama’nın temsilcileri arasında Olimpiyatlar öncesinde yapılacak görüşmenin büyük önem taşıdığını vurguluyor. Gazete, Pekin’den Dalay Lama’nın dönüşüne izin vermesini istiyor:

“Eğer Dalay Lama, Çin Halk Ordusu’ndan kaçmasından elli yıl sonra yeniden Tibet’e dönerse ve Çin’e bağlı bir özerk yönetimi savunursa, Çinli yöneticiler de Çin ile Tibet arasında uyumlu bir ilişki kurma şansına sahip olur. Bu, Dalay Lama’nın sürgünde ölmesini, Tibetlilerin demografik yok oluşa ve kültürel asimilasyona pasif bir şekilde boyun eğmesini beklemekten çok daha etkili bir yöntem olacaktır.”

XS
SM
MD
LG