New York Times, gıda fiyatlarındaki artışın Haiti’den Mısır’a kadar birçok ülkede toplumsal sorunlara yol açtığını belirtiyor. Gazete, bu sorunun ortaya çıkmasında gelişmiş ülkelerin önemli bir rolü olduğunu vurguluyor:
"Uzun vadede, kalkınmakta olan ülkelerin tarımsal verimliliğini artırmak gerekiyor. Ancak gıda fiyatlarındaki artış, gelişmiş ülkelerin daha acil bir biçimde devreye girmesini gerektiriyor. Çin ve Hindistan’da orta sınıfların yükselişi, biyoyakıt üretiminin artması ve küresel ısınmanın tarım ürünlerine verdiği zarar, gıda fiyatlarının önümüzdeki dönemde de yüksek düzeylerde seyredeceğini gösteriyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde milyonlarca insanın açlıkla mücadele edebilmesi için yardıma ihtiyacı olacak. Zengin ülkelerin enerji politikaları bu sorunun ortaya çıkmasında etkili oldu. Şimdi bu ülkeler, sorunun çözümüne de katkı vermelidir."
Washington Post Olimpiyat meşalesinin yola çıkmasıyla birlikte artan Çin karşıtı gösterilere destek veriyor. Çin hükümetinin protesto gösterilerinden dış düşmanları ve bölücüleri sorumlu tuttuğunu belirten gazete, bunun da Çin’deki milliyetçili duyguları körüklediğini yazıyor:
"Bazıları, olimpiyatların siyasi protesto yeri olmadığı gerekçesiyle Çin’e destek veriyor. Bu tamamen yanlış bir yaklaşımdır. Olimpiyatların her zaman siyasi bir tarafı olmuştur. Özellikle de yeni güç kazanmaya başlayan ülkeler, olimpiyatları dünya kamuoyuna mesaj vermek amacıyla kullanmıştır. Tıpkı, 1964’te Japonya’nın, 1988’de Güney Kore’nin ve 1936’da Nazi Almanya’sının yaptığı gibi... Hitler, Olimpiyat meşalesini daha sonradan işgal edeceği ülkelerde dolaştırmıştı. 72 yıl sonra, bir polis devletinin aynı olimpiyat meşalesini dolaştırırken protesto gösterileriyle karşılaşması bir ilerleme sayılmalıdır."
Boston Globe ise Amerika’nın Bağdat büyükelçisi Ryan Crocker ile Irak’taki Amerikan kuvvetlerinin komutanı orgeneral David Petreaus’un Kongre’deki açıklamalarını eleştiriyor. Gazete, Crocker ve Petreaus’un kendilerine yöneltilen hiçbir temel soruya net yanıt veremedikleri görüşünde:
"Crocker ve Petraus ne Amerika’nın Irak’taki çıkarlarını tarif edebildi, ne ulaşılabilir hedefler konusunda net bir açıklama yapabildi, ne de Irak’tan çekilme konusunda bir strateji sunabildi. Onların kaçamak açıklamaları, Başkan Bush’un Irak trajedisini sona erdirme görevini, yeni seçilecek başkana bırakmaya niyetli olduğunun da bir kanıtıydı. Petreaus, 2009’dan önce Irak’taki Amerikan askerlerinin sayısında ciddi bir azalma olmayacağını söyledi. Böylece Irak’taki Amerikan birliklerinin çekilmesinde yaşanacak sorunların ve daha sonra Irak’ın içine düşeceği durumun sorumluluğunu da yeni başkanın üstlenmesi gerekecek."
Los Angeles Times Pakistan’da muhalefet partilerinin zaferiyle sonuçlanan seçimin ardından, devlet başkanı Pervez Müşerref tarafından görevden alınan yargıçların göreve iadesinin gündemde olduğunu kaydediyor. Ancak gazete, Pakistan’da asıl sorunun hukukun üstünlüğünü tesis etmek olduğunu da ekliyor:
"Milletvekillerinin de çok iyi bildiği gibi, Pakistan’ın asıl meselesi, ülkenin siyasi bir kriz yaşadığı bir dönemde yargının bağımsızlığını güvence altına alacak bir sistem kurulmasıdır. Acaba parlamento, yargıyı denetim altına alacak bir düzenlemeye mi gidecek? Anayasa Mahkemesini Müşerref karşıtı hakimlerle mi dolduracak? Yoksa, iktidardakilerin dokunulmazlığını kaldıracak yapısal reformlara mı gidecek? Atılacak adımlar Pakistan’da yasaların devlet başkanları, hakimler ve polisler için de geçerli olup olmayacağını gösterecek."