Erişilebilirlik

8 Şubat Amerikan Basınından Özetler


New York Times Türkiye’deki üniversitelerde başörtüsü yasağının kaldırılmasıyla daha kapsamlı bir anayasa değişikliğinin de rafa kalkabileceği endişesini dile getiriyor. Harvard Hukuk Fakültesi’nden profesör Noah Feldman’ın imzasını taşıyan makalede, AKP’nin sadece dini özgürlükleri mi yoksa bütün vatandaşların özgürlüğünü mü savunduğu sorusu yöneltiliyor.

Türkiye’de, baskıcı laikliğe karşı dini özgürlüklerin savunulması anlamına gelen başörtüsü yasağının kaldırılması, anayasal reform için iyi bir başlangıçtır. Zaten liberalizmin kökleri de Hristiyan dininin özgürlüğünü korumaya dayanmaktadır. Ancak liberal demokrasinin tarihsel gücü, bu özgürlüklerin bütün vatandaşlara, azınlıklara ve yönetimin baskısıyla karşılaşmış gruplara yaygınlaştırılmasından gelmektedir. Türkiye de İslam aleminde benzer bir yol izleme şansına sahiptir. Bu yolda ilerleyip ilerlememek Erdoğan’ın bileceği bir iştir.

Washington Times ise İngiltere’de Anglikan Kilisesi Başpiskoposu Rowan Williams’ın bazı konularda Şeriatın uygulanmasından yana bir tavır takındığını duyuruyor. Haberde, başpiskoposun bu önerisini, Müslümanların İngiliz toplumuyla bütünleşmesi düşüncesine dayandırdığı vurgulanıyor.

İngiltere’de nüfusun yaklaşık % 3’ünü oluşturan 1 milyon 600 bin Müslüman, Hristiyanlardan sonra en yaygın ikinci dini grubu oluşturuyor. İngiltere’de Ortodoks Yahudi mahkemelerinin faaliyetine izin verildiğini ve bunun bir sorun yaratmadığını hatırlatan Başpiskopos, Şeriat mahkemelerinin de bazı konularda karar mercii olabileceğini söyledi. Ancak bu öneri, 7 Temmuz 2005’te Müslüman teröristlerin saldırısı sonucunda 52 kişinin öldüğü İngiltere’de büyük tepki topladı. Başbakanlıktan yapılan açıklamada, “başbakan, bu ülkede İngiliz değerlerine dayalı İngiliz hukukunun uygulanması gerektiğine inanmaktadır"”ifadesine yer verildi.

Christian Science Monitor Başkan Bush’un hazırladığı bütçe tasarısında diplomat sayısının artırılması önerisine de yer verilmesini, dış politikada önemli bir değişim olarak yorumluyor. Ancak gazete bütçe tasarısında Savunma Bakanlığına 515 milyar dolar ayrılırken, Dışişleri Bakanlığına 38 milyar dolar ayrılmasını da bir çelişki olarak görüyor.

Soğuk Savaş sonrasında ortaya çıkan güçsüz yönetimler, İslami cihat, küresel ısınma ve enerji kaynaklarının güvenliği gibi tehditlerle başa çıkmak için sadece silah gücü yetmez. Amerika’nın bütün dünyayla iletişim kurması, dinlemeyi öğrenmesi ve askeri olmayan yardımlarda bulunması gerekir. Beyaz Saray’ın teröre karşı sadece askeri yöntemlerle mücadele edilemeyeceğini öğrenmesi yıllar aldı. Şimdi çıkartılan derslerin hayata geçirilmesiyle daha uyumlu bir mücadele yürütülebilir.

Los Angeles Times Başkan Bush’un vergi indirimlerini sürekli kılma girişimini eleştiriyor ve bu konuda kararın bir sonraki başkana bırakılması gerektiğini savunuyor. Gazete, vergi indirimlerinin başkanlık seçiminde de belirleyici olacağını vurguluyor.

Kongre üyelerinin bu konuda ekonomistlere danışması gerekmiyor. Kasım ayındaki başkanlık seçiminde, seçmenler Bush’un vergi indirimi politikası konusunda çok farklı tavırlar takınan adaylar arasında bir tercih yapacak. Seçim, büyük ölçüde vergi indirimi konusunda bir referandum olacak. Bu arada, Kongre ve yönetim gerçekten de geçici olacak bazı teşviklerle ekonomideki daralmaya karşı önlem almalıdır.

XS
SM
MD
LG