2007 yılının en önde gelen haberleri, Irak savaşı, Orta Doğu’daki gelişmeler ve çevresel konulardı. Irak’ta devam eden savaşla ilgili gelişmeler, 2007’nin en önemli haberlerini oluşturdu.
Irak’a 30 bin ek asker gönderilmesinden sonraki durum, Amerikalı generaller ve diplomatlar tarafından başarı olarak nitelendirildi.
Birçok Amerikalı politikacı Irak’taki şiddet olaylarının devam etmesinden rahatsız. Bunlardan biri de Demokrat Partili Kongre üyesi John Murtha idi.
Devam eden savaş ve özel güvenlik şirketlerinin yarattığı sorunlar, hem Amerika içinde hem de dışarda tepkilere neden oldu. Özel güvenlik şirketlerinden birinin yol açtığı olayda 17 Iraklı sivil hayatını kaybetti.
2007 Orta Doğu’nun başka bölgelerinde de büyük değişikliklere sahne oldu. Hamas ve Fetih grupları arasındaki rekabet Hamas’ın Gazze, Batı Şeria’nın da Fetih’in kontroluna girerek ikiye bölünmesine neden oldu.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İsrail Başbakanı Ehud Olmert Annapolis’te Başkan Bush’la biraraya gelerek barış görüşmelerine yeniden başlamak üzere anlaştı.
İran’ın nükleer bir güce dönüşmesi korkusu, 2007’de de birçok ülkeyi kaygılandırmaya devam etti. Yıl sonunda açıklanan Amerikan istihbarat raporu İran’ın nükleer silah programını 2003 yılında durdurduğunu gösterse de Başkan Bush, İran’ın tehlikeli bir ülke olduğunu iddia etmekte ısrarlı göründü. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ise raporu, İran için dünya güçlerine karşı kazanılmış bir zafer olarak niteledi.
Pakistan içinse 2007’de iç sorunlar gündemdeydi. Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref genelkurmay başkanlığı görevinden ayrılmayı kabul etti ancak Kasım ayında olağanüstü hal ilan etmesi Pakistan’ın demokratik geleceğiyle ilgili soru işaretleri yarattı.
Burma’da değişiklik isteği şiddetle karşılık gördü. Askeri güçler Budist rahiplerin önderliğindeki demokrasi yanlısı göstericileri şiddet kullanarak bastırdı. Bir Birleşmiş Milletler yetkilisi Burma’nın ölü ve yaralı sayısını gizlediğine dair kanıt olduğunu söyledi.
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in Birleşik Rusya Partisi, parlemento seçimlerini kolaylıkla kazandı. Putin seçimlerin ardından gelecekle ilgili planlarını açıklayarak, Başbakan birinci yardımcısı Dimitry Medvedev’in kendi yerine başkan olmasını istediğini söyledi. Medvedev de Putin’in başbakanlık yapmasını istediğini belirtti.
Venezuela’daysa Devlet Başkanı Hugo Chavez’in görev süresini iki dönem daha uzatma girişimi tepkilere yol açtı. Venezuelalı seçmenler 9 yıllık görev süresi boyunca ilk kez Chavez’e oy vermeyi reddederek anayasal değişiklikleri geri çevirdi.
Venezuela dünyanın önde gelen petrol ihracatçılarından biri. Ham petrol fiyatları 2007 yılında Çin ve Hindistan’da talebin artmasıyla rekor düzeye çıktı. Petrol üreten ülkelerdeki savaş ve gerginlik de fiyatların artmasında etkili oldu.
Sudan’da şiddet ciddi bir kaygı konusu olmaya devam etti. Darfur bölgesi savaştan kırılırken çatışmaları durdurmak için yapılan diplomatik girişimler başarısız oldu. Son dört yıl içinde en az 200 bin kişi hayatını kaybetti, milyonlarca kişi evsiz kaldı.
İnsan Hakları savunucuları Çin’in Sudan’dan petrol almayı azaltması için için girişimlerde bulundu. Çin’in büyüyen ekonomisinin neden olduğu aşırı karbon dioksit salınımı da küresel ısınmayla ilgili kaygıları arttırdı.
Çevre konularıyla ilgili kaygılar, uluslararası yetkililer ve çevrecileri 2012 yılında süresi dolacak olan Kyoto Protokolünün ötesinde önlem almaya yöneltti. Protokol, zengin ülkelerin sera gazı salınımını enaz yüzde beş azaltmasını öngörüyor.
Irak’a 30 bin ek asker gönderilmesinden sonraki durum, Amerikalı generaller ve diplomatlar tarafından başarı olarak nitelendirildi.
Birçok Amerikalı politikacı Irak’taki şiddet olaylarının devam etmesinden rahatsız. Bunlardan biri de Demokrat Partili Kongre üyesi John Murtha idi.
Devam eden savaş ve özel güvenlik şirketlerinin yarattığı sorunlar, hem Amerika içinde hem de dışarda tepkilere neden oldu. Özel güvenlik şirketlerinden birinin yol açtığı olayda 17 Iraklı sivil hayatını kaybetti.
2007 Orta Doğu’nun başka bölgelerinde de büyük değişikliklere sahne oldu. Hamas ve Fetih grupları arasındaki rekabet Hamas’ın Gazze, Batı Şeria’nın da Fetih’in kontroluna girerek ikiye bölünmesine neden oldu.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İsrail Başbakanı Ehud Olmert Annapolis’te Başkan Bush’la biraraya gelerek barış görüşmelerine yeniden başlamak üzere anlaştı.
İran’ın nükleer bir güce dönüşmesi korkusu, 2007’de de birçok ülkeyi kaygılandırmaya devam etti. Yıl sonunda açıklanan Amerikan istihbarat raporu İran’ın nükleer silah programını 2003 yılında durdurduğunu gösterse de Başkan Bush, İran’ın tehlikeli bir ülke olduğunu iddia etmekte ısrarlı göründü. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ise raporu, İran için dünya güçlerine karşı kazanılmış bir zafer olarak niteledi.
Pakistan içinse 2007’de iç sorunlar gündemdeydi. Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref genelkurmay başkanlığı görevinden ayrılmayı kabul etti ancak Kasım ayında olağanüstü hal ilan etmesi Pakistan’ın demokratik geleceğiyle ilgili soru işaretleri yarattı.
Burma’da değişiklik isteği şiddetle karşılık gördü. Askeri güçler Budist rahiplerin önderliğindeki demokrasi yanlısı göstericileri şiddet kullanarak bastırdı. Bir Birleşmiş Milletler yetkilisi Burma’nın ölü ve yaralı sayısını gizlediğine dair kanıt olduğunu söyledi.
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in Birleşik Rusya Partisi, parlemento seçimlerini kolaylıkla kazandı. Putin seçimlerin ardından gelecekle ilgili planlarını açıklayarak, Başbakan birinci yardımcısı Dimitry Medvedev’in kendi yerine başkan olmasını istediğini söyledi. Medvedev de Putin’in başbakanlık yapmasını istediğini belirtti.
Venezuela’daysa Devlet Başkanı Hugo Chavez’in görev süresini iki dönem daha uzatma girişimi tepkilere yol açtı. Venezuelalı seçmenler 9 yıllık görev süresi boyunca ilk kez Chavez’e oy vermeyi reddederek anayasal değişiklikleri geri çevirdi.
Venezuela dünyanın önde gelen petrol ihracatçılarından biri. Ham petrol fiyatları 2007 yılında Çin ve Hindistan’da talebin artmasıyla rekor düzeye çıktı. Petrol üreten ülkelerdeki savaş ve gerginlik de fiyatların artmasında etkili oldu.
Sudan’da şiddet ciddi bir kaygı konusu olmaya devam etti. Darfur bölgesi savaştan kırılırken çatışmaları durdurmak için yapılan diplomatik girişimler başarısız oldu. Son dört yıl içinde en az 200 bin kişi hayatını kaybetti, milyonlarca kişi evsiz kaldı.
İnsan Hakları savunucuları Çin’in Sudan’dan petrol almayı azaltması için için girişimlerde bulundu. Çin’in büyüyen ekonomisinin neden olduğu aşırı karbon dioksit salınımı da küresel ısınmayla ilgili kaygıları arttırdı.
Çevre konularıyla ilgili kaygılar, uluslararası yetkililer ve çevrecileri 2012 yılında süresi dolacak olan Kyoto Protokolünün ötesinde önlem almaya yöneltti. Protokol, zengin ülkelerin sera gazı salınımını enaz yüzde beş azaltmasını öngörüyor.