Erişilebilirlik

Berlin Duvarı'nın Yıkılışının 18. Yıldönümü


Doğu Alman vatandaşlarının Batı Almanya´ya kaçmalarını önlemek için 1961 yılında inşa edilen Berlin Duvarı, bundan tam 18 yıl önce, 9 Kasım 1989'da Doğu Almanya'nın, isteyenlarin Batı'ya geçebileceğini açıklamasının ardından yıkıldı. Daha sonra iki Almanya birleşti, ancak ülkenin batısında ve doğusunda yaşıyanlar birbirlerine bir türlü ısınamadı.

9 Kasım 1989 günü o zamanki Doğu Alman hükümeti, uluslararası baskı ve eski Sovyet lideri Gorbatçov’un diretmesi sonucu geri dönüşü olmayan bir karar aldı, 1961’den bu yanan Almanya’yı ve Berlin’i bölen duvar açılacaktı. Karar açıklandığı andan itibaren duvarın iki tarafından geçen insan seli bir saat içinde yüzbinlere ulaştı, ardından sınırın kalkmasıyla beraber dozerlerle duvar tamamen yıkıldı ve tarih oldu.

Alman Demokratik Cumhuriyeti de duvardan kısa bir süre sonra, 3 Ekim 1990´da resmen sona erdi. Soğuk Savaş döneminin simgesi olan Berlin Duvarı’nın uzunluğu 155 kilometreydi. Üç metre yüksekliğindeki duvarı aşarak, Berlin’in doğusundan batıya kaçmaya çalışan 5 bin kişiden 3 bin 200’ü yakalandı, 191 kişi de vurularak öldürüldü. O yüzden bu yapay sınıra ‘Utanç Duvarı’ adı da verildi.

Duvar yıkıldığında, Alman halkı tarifi imkansız bir heyecan ve mutluluk yaşıyordu. Onyıllar ayrı kalan kardeşler, sevgililer ve arkadaşlar birbirine kavuşuyor, siyasette ise Batı’nın Doğu’yu mat etmesi kutlanıyordu. Ancak o günlerdeki güzel tablo kısa bir süre içinde değişti.

Zamanın Federal başbakanı Helmut Kohl, Doğu'nun yeniden yapılandırılması gerektiğini belirterek, ek vergiler başlattı. Doğu’da ise kar getirmeyen, gelecek vaat etmeyen binlerce işletme, fabrika kapatıldı, daha önce işsizlik tanımayan toplumda iki yıl içinde bu oran yüzde 30’lara fırladı.Almanya altyapı yatırımları ve istihdam oluşturmak amacıyla sadece 1990-1999 arasında birleşmeye 600 milyar Euro harcadı.

Duvarın yıkılmasına en çok sevinenler arasında Türkler de vardı. Doğu’daki yeni eyaletlere yerleşmek, orada iş güç sahibi olma hayelleri yapılıyordu. Ancak evdeki hesap çarşıya uğramadı. Doğu Alman ekonomisi çökerken, buna paralel patlama yapan ırkçı saldırılar, Türklerin duvarın yıkılmasını olumsuz bir olay olarak algılamasına neden oldu.

Birleşmenin Batı Almanya’da beraberinde getirdiği ekonomik sıkıntıları da öncelikle Türkler hissetti. İşsizlikten en çok etkilenenlerin başında Türkler gelirken, Almanya’nın doğusunda yaşanan ırkçı saldırılar nedeniyle buraya adım atamaz oldular. Nitekim bugün Almanyalı Türkler duvarın yıkılışını nasıl değerlendiriyorsunuz diye sordukta alınan cevap genelde olumsuz.

Birleşik Almanya, toplumda hissedilen sıkıntılara karşın, özellikle uluslararası arenade çok daha güçlü bir aktör haline dönüştü. Dışsatım alanında dünya liderliğine oturan Almanlar, duvar sonrası bir siyasi tabularını da yıktılar ve uluslararası askeri operasyonlara ordularıyla katılmaya başladılar.

Almanya artık dünyanın kilit ülkelerinden biri olarak kabul ediliyor. Ancak ülkede yapılan son kamuoyu yoklamalarına göre, halkın yüzde 57’si birleşmenin kötü sonuçlarının ağıt bastığı kanaatinde. Doğudakiler, batıdakilerin kendilerine sömürge gözüyle bakmasından ve ekonomik gerilikten şikayetçi; batılılar da doğunun kendi kaynaklarını sünger gibi emmesinden dert yanıyor. Türkler ise, duvarın enkazların esas altında kalanlar bizler olduk diye, hayıflanıp duruyor.
XS
SM
MD
LG