Erişilebilirlik

'Türkler ABD ve AB'den Uzaklaşıyor'


Yeni bir araştırma Türklerin Amerika ve Avrupa Birliği'nden daha da uzaklaştığını ortaya koydu.

Türklerin Amerika'ya soğukluğunun bu yıl da devam ettiğine dikkat çeken Transatlantik Eğilimler adlı araştırma, Amerika'ya sempatinin geçen yıla göre daha da azaldığını gösteriyor. Araştırmaya katılan Türklerin yüzde 83'ü, Bush Yönetimi'nin yürüttüğü dış politikaya karşı çıkıyor.

Aynı düşüş Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine bakışı da etkilemiş durumda.

Alman Marshall Fonu öncülüğünde her yıl hazırlanan Transatlantik Eğilimler başlıklı rapor lider düzeyindeki değişimlere karşın Amerikan ve Avrupa kamuoyunun birbirlerine mesafeli bakışlarında büyük bir değişiklik olmadığını gösteriyor. Çalışma Türkiye açısından da ilginç verilerle dolu. 2007 raporu, Türkiye’nin neredeyse kendisinden başka hiç bir kurum ya da ülkeye sıcak duygular beslemediğini ortaya koyuyor. Geçen yıllardaki çalışmalarda da belirgin bir şekilde görülen ABD ve Avrupa Birliği’ne soğuk bakış bu yıl iyice hissedilir düzeye ulaşmış durumda.

Rapora göre, 100 ölçekli bir termometre üzerinden, Amerika'ya yönelik sıcak duygular 2007’de 11’e gerilemiş durumda. Bu geçen yıla oranla 9 derecelik bir soğuma anlamı taşıyor. Türklere göre bu düşüşün en önemli nedenini ise yüzde 32’yle Başkan George Bush oluşturuyor. Daha dramatik düzeyde bir düşüş ise AB’ye yönelik duygularda yaşanıyor. 2004 raporunda 52 derece olarak belirlenen sıcak duygular 2006 çalışmasında 45 dereceye son araştırmada ise 26 dereceye kadar indi.

Çalışma Türklerin, 86 dereceyle en çok kendilerine sıcak baktığını ortaya koyarken en soğuk duyguların 5 dereceyle İsrail’e yönelik olduğu görülüyor. Buna karşın Filistinlilere yönelik sıcaklık 42 derece. Geçen yılki çalışmada 43 dereceyle dikkat çeken İran’a duyulan sıcaklık da bu yıl 30 dereceye düştü.

AB üyeliğini “iyi bir şey” olarak gören Türklerin oranı geçen yıla oranla yüzde 14’lük bir düşüşle yüzde 40’a geriledi. Avrupa kanadında ise Türkiye’nin üyeliğini iyi bir şey olarak görenlerin oranı yüzde 22 olarak göze çarpıyor. Türkiye’nin AB’ye girme ihtimali sorulduğunda ortaya çıkan tablo ise oldukça ilginç. Türklerin sadece yüzde 26’sı üyeliği ihtimal dahilinde gözürken Avrupalılar yüzde 56’yla çok daha iyimser bir tablo çiziyorlar.

İngiltere’deki ve Fransa’daki lider kadroların yenilenmesi ve 2008’de Amerikan yönetiminde değişikliğe gidilecek olması belli çevrelerde Atlantik’in iki yakası arasında ilişkilerin gelişeceği beklentisini doğursa da Avrupalıların sadece yüzde 35’i, Amerikalıların ise yüzde 42’si ilişkilerin gelişeceğine inanıyor.

Çalışmaya göre Amerikalılar kişisel olarak yüzde 88’le en fazla enerji bağımlılığından, yüzde 80’le ekonomik krizden ve yüzde 74’le uluslararası terörizmden etkilenme ihtimalleri olduğunu düşünürken, Avrupalılar yüzde 85’le küresel ısınmadan, yüzde 78’le enerji bağımlılığından ve yüzde 66’yla uluslararası terörizmden çekiniyorlar.

Avrupalıların yüzde 88’i AB’nin küresel tehditlerle ilgili daha fazla sorumluluk almasını talep ederken yüzde 54’ü bunu Amerika ile beraber yapmasını, yüzde 43’ü ise bağımsız hareket etmesini istiyor. AB’nin tek başına hareket etmesine en çok destek ise yüzde 58’le Fransa’dan geliyor.

Sıcak konulardan olan İran’ın nükleer çalışmalarıyla ilgili olarak da farklı bir yaklaşım söz konusu. İran’a yapılacak diplomatik baskıların başarılı olmaması durumunda askeri güç kullanılmasını Amerikalıların yüzde 47’si desteklerken Avrupalılar için bu oran yüzde 18’de kalıyor.

XS
SM
MD
LG