Erişilebilirlik

Komutanlar Eleştirildi


Eşi türbanlı olduğu için Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığına karşı çıkan, cumhurbaşkanı seçildikten sonra da Gül'ü sadece eşsiz kabul etme yönünde tavır koyan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve komutanlar medyanın ortak hedefi oldu. Büyükanıt'a en sert tepkiyi Basın Konseyi Başkanı ve Hürriyet yazarı Oktay Ekşi gösterdi. Ekşi, komutanların 'yanlış' içinde olduklarını belirtirken, bu yanlışın 'itilerek-kakılarak' yapıldığını yazdı. Cumhuriyet yazarı Oral Çalışlar, Türkiye'de asker-sivil ilişkilerinin normalleşmesinin zamanının geldiğini ve askerin siyasetin dışında durması gerektiğini dile getirdi.

Eşi Hayrünnisa Gül türbanlı olduğu için cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde 'özde ve sözde laikliğe bağlı' olmadığı ileri sürülerek eleştirilerin hedefi olan Abdullah Gül'ün, cumhurbaşkanlığının daha başında Genelkurmay tarafından 'dışlanmaya çalışılması', köşe yazarlarını öfkelendirdi. Gül'ün ilk mesai gününün GATA'daki tören olduğunu ve bu törende askerlerin kendisine 'cumhurbaşkanım' diye hitap etmediğini, selam vermediğini eleştiren yazarlar, bu durumun Gül'e 'saygısızlık' olduğu görüşünde birleşti.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın da aralarında olduğu komutanlara en sert tepkiyi gösteren Hürriyet gazetesi başyazarı Oktay Ekşi oldu. Ekşi, "Kavga, kaybedilecek yerde ve kaybedilecek zamanda verilmez" diye yazarken, "Açık konuşalım, bu böyle gitmez" çıkışında bulundu. Yazısının ardından bir televizyon programına da konuk olan Ekşi, GATA'daki törenden sonra Genelkurmay'ın 30 Ağustos resepsiyonunu gündeme getirdi ve bu resepsiyonda bu kez Gül ile askerlerin yakın-sıcak diyalog kurduğuna dikkat çekti. Ekşi, bu diyaloğun her zaman kurulması gerektiğini belirtti ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) siyasetin sonuçları ile ilgili tavır koymasının demokrasilerde sözkonusu olmadığını dile getirdi. Demokrasilerde silahli kuvvetlerin hergün 'haber olamayacağını' anlatan Ekşi, "Genelkurmay ve sayın Genelkurmay başkanımızın kamuoyuyla iletişim kurma sisteminde ciddi arızalar var, bunun düzeltilmesi lazım" sözleriyle, Türkiye'de asker-sivil ilişkileri üzerine yapılan tartışmaları yeni bir mecraya sürükledi.

Askerin Siyasetteki Yeri

Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı adayı olmasını istemeyen ancak seçildikten sonra ise bunu kabul etmenin anayasal bir zorunluluk olduğunu belirten de Cumhuriyet gazetesi yazarı Oral Çalışlar oldu. Çalışlar, köşesinde cumhurbaşkanı seçiminin sürekli asker üzerinden tartışma yapılmasının yanlış olduğunu yazdı. Türkiye'de sürekli askeri müdahalelere maruz kalmış 'yarım yamalak' bir demokrasi olduğunu dile getiren Çalışlar'ın, herkesin mümkün olduğu kadar askeri siyasetin dışında tutacak telkinlerde bulunmasını istemesi dikkat çekti.

Radikal gazetesi yazarı Türker Alkan da, Gül'ün cumhurbaşkanlığıyla Türkiye'de darbe riskinin arttığını konuşanlara çattı ve ortada ordunun siyasete müdahale etmesini gerektiren bir durum olmadığını dile getirdi. Alkan, devletin zirvesinde Gül'ün eşinin türbanlı olmasından dolayı bir süre gerginlik olabileceğini ancak bunun sonsuza kadar süreceğini beklemenin yanlış olacağını kaydetti. Alkan, gerginliklerin bir şekilde çözülmesi gerektiğine olan inancını vurguladı.

XS
SM
MD
LG