Aşırı kilo hastalığı obezite dünya çapında bir sorun. Sağlık uzmanları halen bu soruna kesin çözüm olabilecek bir diyet ya da ilaç geliştirebilmiş değil. Kilo vermek ise büyük bir irade ve sabır işi. Birçok kişi için az yemek yiyerek masadan kalkmak başarılması çok zor bir iş.
Yeni bir araştırma sayesinde yağlı yiyecekler için duyulan iştahı kapatıcı bir ilaç geliştirildi. İnsan vücudunda Emilin adlı bir hormon tokluk hissini yaratıyor. Pankreas tarafından üretilen bu hormon, beyne ‘doydum’ mesajı gönderdikten sonra tokluk hissi uyanıyor. Yeni araştırma Emilin hormonunun sentetik bir versiyonunu içeren ilaçla ilgili. Aslında şeker hastalığının tedavisinde kullanılan bu ilacın obeziteyi de tedavi edebileceği düşünülüyor.Araştırmaya katılan bir grup obezite hastasına Pramlintide adlı ilaç verilirken, diğer gruba ilaç verilmemiş. Her iki grubun, aynı yaşam tarzı ve egzersiz programı olmasına dikkat edilmiş. İğneyle enjekte edilen ilaç yemeklerden 15 dakika önce veriliyor. İlacı alan grup 680 kalorilik öğünler alıyor.
İki gruba da belli oranlarda dondurma, pizza gibi hamurlu ya da şekerli gıdalar yediriliyor. Pramlintide enjekte edilen grup daha az zengin gıda alıyor. Sonuçta ilacı alan hastalar ortalama iki kilo kaybediyor. İlaç verilmeyen grupsa aynı kiloda kalıyor.
Araştırmaya kuşkuyla bakanlar da var. Bazı uzmanlar çalışmanın çok kısa sürmesi ve kilo kaybının az olması nedeniyle ilacın etkili sayılamayacağını savunuyor.
Öte yandan, bilinen yöntemlerle –az yemek yiyip, egzersiz yaparak- zayıflayanlar için de, yeni bir araştırma iyi haberler veriyor. Amerika’da bu yöntemle zayıflayan 13 bin kişi üzerinde yapılan araştırmada, bu kişilerden yüzde 60’ının bir yıl boyunca verdikleri kiloyu korudukları, yüzde 8’ininse kilo vermeye devam ettiği görüldü. Ancak araştırmacılar en fazla kilo kaybedenlerin daha çabuk geri aldıklarını; kilo verme ihtiyacı arttıkça geri alma riskinin de arttığını belirledi.
Sonuçta, verilen kiloları geri almamak için disiplinli bir yaşam tarzı şart. Sürekli spor yapmak, en uygun diyete devam etmek ve bu konuda gerçekçi olmak gerekiyor.