Nicolas Sarkozy’nin Fransa Cumhurbaşkanı seçilmesi, uzun süredir belli bir sessizlik içinde olan Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine ilişkin tartışmaları yeniden alevlendirdi. Bunun nedeni ise Sarkozy’nin, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üye olmasına net bir muhalefet göstermesi. Sarkozy’nin kampanyasının son döneminde sadece Türkiye’nin üyeliğini değil, müzakere sürecini de olumsuz bir şekilde gündeme getirmesi soru işaretlerinin iyice artmasına neden oldu.
Şimdi Türkiye’nin yanı sıra Brüksel’de de Sarkozy’nin seçim kampanyası sırasında yaptığı ve müzakerelerin durması gerektiğine yönelik yaklaşımını hayata geçirip geçiremeyeceği sorusuna cevap aranıyor. Bu konuda ilk açıklama ise Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso’dan geldi. Müzakere kararının Birlik liderlerinin oybirliğiyle alındığını hatırlatan Barroso, Sarkozy’nin Türkiye ile müzakerelerin dondurulması yönündeki önerisinin hayata geçirmesi için de yine oybirliğiyle karar alınması gerektiğini hatırlattı. Barroso, müzakereyle ilgili karara yönelik yeni bir inisiyatifi gündeme getircek olanların bu inisiyatifin ve sonuçlarının sorumluluğunu da üstlenmesi gerektiğini söyledi.
Komisyon’un Türkiye’yle müzakerelerin devamından yana olduğunun altını çizen ve üyelikle ilgili olumlu ya da olumsuz kararın müzakereler sonucunda alınması gerektiğini söyleyen Barroso, şu aşamada sürecin kesilmesinin hata olacağını söyledi. Avrupa Birliği Dönem Başkanı Almanya da Komisyon’a paralel bir yaklaşım sergileyerek Türkiye’nin tam üyeliği konusunda acilen karar verilmesini gerektiren bir durum bulunmadığını açıkladı. Müzakere kararının oybirliğiyle alındığı vurgusu Almanya’nın açıklamasında da yer aldı.
Avrupa Birliği Ortak Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana ise ne olacağını bilmediğini, Fransız halkının bir seçim yaptığını ne olacağını bekleyip gormek gerektiğini söyledi. Türkiye’nin aday ülke olduğunu hatırlatan Solana da oybirliği vurgusu yaptı. Avrupa Parlamentosu’ndaki Sosyalist Grup’un Başkanı Martin Schulz ise, Sarkozy’nin Türkiye’nin üyeliğine ilişkin tutumunu netleştirmesini istedi. Schulz, Türkiye’yle müzakereler devam ederken, Avrupa Birliği’nin ikinci büyük üye ülkesinin cumhurbaşkanının ortaya çıkıp “Ben aslında bunu istemiyordum” diyemeyeceğini ifade etti. Türkiye – Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Joost Lagendijk ise Türkiye’yle ilgili nihai kararın verileceği dönemde Sarkozy’nin siyaset arenasında olmayacağını, şu aşamada da seçim meydanlarından farklı bir yaklaşım izleyeceği görüşünü dile getirdi. Avrupa Birliği Komisyonu’nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn ve Türkiye konusunu yakından izleyen isimler de müzakereler konusunda Türkiye’ye yanlış mesaj verilmemesinden yanalar.