Erişilebilirlik

Amerikan Seçimleri ve Irak


Amerikalılar Kongre üyelerini seçmek için 7 Kasım günü sandık başına gidecek. Tüm belirtiler, Irak Savaşı’nın seçmenin oyunu etkileyeceğini gösteriyor.

Kamuoyu yoklamaları, Irak’ta bitmeyen şiddetin Amerikalıları giderek daha çok tedirgin ettiğini gösteriyor. Araştırmalara katılanların büyük bölümü Başkan Bush’un savaşı yönetim biçimini beğenmiyor ve işgalin, katlanılan fedakarlığa değmediğini düşünüyor.

Muhalefetteki Demokratlar, Başkan’ın ve Kongre’deki Cumhuriyetçi partililerin, savaşın belirleyeceği oylarla kaybedeceklerini düşünüyor.

Eski NATO kuvvetleri komutanı emekli general Wesley Clark son başkanlık seçiminde Demokrat parti başkan adaylığı için mücadele etti.

İki yıl sonraki başkanlık seçiminde yeniden adaylar arasında görebileceğimiz Wesley Clark şöyle diyor:

"Irak’ın işgali bir hata, stratejik bir yanlış, ve teröre karşı açılan mücadelede yanlış istikamette atılmış çok büyük bir adım oldu."

Başkan Bush ise her fırsatta, Irak’ın işgalinin, terörizme açılan savaşın en önemli cephesi olduğunu hararetle savunuyor:

"Eğer işimizi tamamlamadan Irak’tan çekilecek olursak, düşman peşimizden gelir. Bu düşmanı olduğu yerde yenilgiye uğratmazsak, gelip burada karşımıza dikileceğini, Amerikalıların çoğu anlıyor. Bu savaş, her zamankinden farklı."

Halkın Irak savaşına duyduğu hoşnutsuzluk, Cumhuriyetçilerin bu yılki seçimde karşılaştığı en büyük sorun. Bağımsız araştırmacı Stuart Rothenberg seçmenin kötümser olduğunu söylüyor:

"Bu kötümserliğin bir numaralı sebebi, şüphesiz Irak savaşıdır. Irak’tan her gün kötü haber geliyor. Amerikalılar ve Iraklılar sürekli ölüyor, Irak hükümeti ve güvenlik kuvvetleri beceriksiz ve durumu kontrol altına almakta yetersiz kalıyor."

Savaştan duyulan hoşnutsuzluğa rağmen, araştırmalar halkın Irak’tan derhal çekilmeyi de istemediğini gösteriyor. Oysa Demokrat Parti derhal çekilmeyi istiyor. Washington’daki American Enterprise Enstitüsü’nün uzmanlarından Karlyn Bowman şunları söylüyor:

"Bugünkü durumun sona ereceğini gösteren açık bir belirti, halkı rahatlatacaktır. Bu belirti, bu hafta, gelecek hafta, altı ay sonra ve hatta bir yıl sonra da gelebilir. Eğer halk işlerin düzeldiğini hissederse, biraz daha iyimser olabilecektir."

Cumhuriyetçiler 2002 Kongre seçimlerinde ve 2004’teki Başkanlık seçiminde ulusal güvenlik ve teröre açılan savaş konularında yoğunlaşarak başarılı oldular.

Bu yıl ise Başkan Bush ile Cumhuriyetçi adaylar kampanyanın odak noktasını Irak’tan uzaklaştırıp terör tehdidi üzerine çekmeye çalışıyor. Siyasi gözlemci Stuart Rothenberg şöyle konuşuyor:

"Teröre karşı yürütülen savaş hem Başkan Bush’un hem de Cumhuriyetçilerin, konuşmayı en çok tercih ettiği konu. Kamuoyu Başkan’ın icraatını değerlendirdiği zaman, kendisine en yüksek notu, terörle mücadele konusunda veriyor."

Senato'ya da Temsilciler Mecilisi’nde çoğunluğu Demokratlar’ın Cumhuriyetçilerden alması halinde, Irak savaşının yönetimi de dahil bir çok konuda kongre araştırması açılmasına yol açabilecek. Stephen Wayne bu konuda şöyle konuşuyor:

"Eğer Demokratlar kongre’nin iiki kanadından birini ele geçirirse yönetim hakkında soruşturmalar başlayacak. Demorkratlar bu durumda önümüzdeki iki yıl boyunca yönetimi sürekli baskı altında tutacak."

Amerikan ordusu geçenlerde, gerektiği taktirde Irak’taki asker sayısını 2010 yılına kadar bugünkü düzeyde tutabileceğini açıkladı. Bu gidişle, Irak Savaşı 2008 Başkanlık seçimine de damgasını vuracak gözüküyor.

XS
SM
MD
LG