Erişilebilirlik

Amerikalı Müslümanlar Ayırımdan Şikayetçi


Amerika’daki Müslümanlar 11 Eylül terör saldırılarından bu yana şüpheli kişi muamelesi gördüklerini söylüyorlar. Ancak bazıları terör olaylarından sonra başlayan diyalogun, Amerikalı Müslümanlarla toplumun diğer kesimleri arasında yeni iletişim olanakları yarattığını savunuyor.

11 Eylül saldırılarından bu yana Amerikalı Müslümanlar, toplumun kuşkulu davranışlarına hedef oldu. Bunlardan bazıları masum, bazıları ise saygısız ve düşmancaydı. Müslüman Toplum Konseyi’nde görevli Edina Lekoviç, ana-babası Karadağlı Avrupalı bir Müslüman. Batılı tavırlarına rağmen Lekoviç’in başındaki türbanından ötürü Müslüman olduğunu hemen anlıyorsunuz. Lekoviç, 11 Eylül’den bu yana dini hakkında bilgi vermenin başlıbaşına bir işe dönüştüğünü belirtiyor:

“Gün içerisinde, nerede olursa olsun, bana çeşitli sorular soruluyor. Bana neden türban takıyorsun, neden ülkene dönmüyorsun, neden sizin insanlarınız bizimkileri öldürüyor diye soruyorlar.”

Edina Lekoviç, birçok sorunun kaynağının İslam’ın yanlış anlaşılması olduğunu belirtiyor. Lekoviç, Müslüman, Hıristiyan, Musevi ve Sih dini liderlerle ortak bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya emniyet kuvvetlerinin temsilcileri de katıldı. Katılımcılar ön yargı ve 11 Eylül’den bu yana Müslümanları hedef alan ırkçı saldırıları kınadı. Konuşmacılar ayrıca, her 10 Amerikalıdan dördünün Müslümanlara karşı olumsuz hisler beslediğine ilişkin kamuoyu yoklamasından da söz etti.

Amerikan İslam İlişkileri Konseyi’nden Hüsam Ayluş, bu tür ön yargılara tanık olduğunu söylüyor, ancak bunların yapay ve geçici olduğuna inanıyor. Ayluş, geçmişten bugüne bakıldığında İslam’ın Amerikan yaşamına uyum sağlamakta olduğunu savunuyor:

“Bizden önceki göçmen topluluklara bakıyoruz. Yahudiler, Katolikler, İrlandalılar, İtalyanlar, ve bugünkü İspanyol asıllılar , hepsi, önyargılara hedef olmuşlar, reddedilmişler. Herkes bu süreçten geçmiş. Sanıyorum bu Müslümanlar için de geçerli...”

Ayluş, Müslüman karşıtlarının bile oturup konuşmaya ve sizi dinlemeye açık olduğunu belirtiyor. Ayluş, 2001 yılından bu yana Amerikalı Müslümanların diyalogun bir parçası olmaya çalıştıklarını ve en az diğer Amerikalılar kadar tezlerine sahip çıktıklarını söylüyor Hüsam Ayluş, dürüst tartışmaların farklı düşünüşlere rağmen karşılıklı güveni geliştirdiğine inancında.

Edina Lekoviç, Amerikalıların Müslüman komşularını daha fazla tanıdıkça her iki tarafın birbirine karşı daha açık olduğunu vurguluyor:

“Komşunuzun adının Hatice ya da Ali olması bir şeyi değiştirmiyor. Onlar da herkes gibi markete, doktora, kütüphaneye gidiyor, oy kullanıyor...”

Los Angeles’teki Müslüman liderler İslam’ın hoşgörü dini olduğunu ve diğer inançlarla köprü kurmaya önem verdiğini söylüyor. Müslümanlar, 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra kendilerini Amerikan toplumuna anlatmanın daha da önem kazandığını belirtiyor.

XS
SM
MD
LG