İran’ın nükleer programının ilk kez dört yıl önce ortaya çıktığını hatırlatan New York Times, Tahran’ın bu süre boyunca uluslararası toplumda bölünme yaratmayı başardığını ve yaptırımlardan kurtulduğunu yazıyor. Gazete, uranyum zenginleştirmeye son vermesi konusundaki son teklifi de kabul etmeyen İran’a karşı etkin yaptırımlar uygulanması için, Rusya ve Çin’in de Batı’yla birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguluyor:
"Eğer Rusya ve Çin, iddia ettikleri gibi küresel istikrarı savunan güçler olarak görülmek istiyorlarsa, Batının İran krizini barışçı yöntemlerle çözmeye yönelik çabalarını engellememelidirler. Sorumluluk sahibi hiçbir güç, bırakın İran’ın nükleer programı nedeniyle çıkacak bir savaşı, Ortadoğu’da gerginliğin tırmanmasından bile hiçbir şey kazanamaz."
USA Today gazetesi, Rusya ve Çin’in İran’a yaptırım uygulanmasını kabul etmeye yanaşmayacağını ve askeri operasyonun da sorunu çözmeyeceğini savunuyor. Gazete, bu nedenle Bush yönetiminin İran’a karşı blöf yapan bir poker oyuncusu gibi değil, akıllı bir satranç oyuncusu gibi hareket etmesi gerektiği görüşüne yer veriyor:
"İran sorununun kolay bir çözümü yok. Amerika ve müttefikleri sonunda İran’ın nükleer silah sahibi olmasına izin vermenin mi yoksa bunu önlemek için askeri yöntemlere başvurmanın mı daha kötü olduğu konusunda bir karar vermek zorunda kalabilir. Ancak, tüm yöntemler tükenmeden askeri müdahaleye başvurulmamalıdır."
Boston Globe’da yer alan bir kısa haber, İran’ın uzun menzilli füzeleri ve nükleer programına karşı Türkiye’nin önlem almaya başladığı yönündeki haberleri doğrular nitelikte. Türk gazeteleri, Amerika Dışişleri Bakanı Condolleeza Rice’ın Türkiye ziyareti sonrasında, Ankara’nın hava savunma füzeleri için bir milyar dolar ayırdığını yazmıştı:
"Lockheed Martin şirketinin yaptığı açıklamaya göre, Amerika Savunma Bakanlığı en modern altı Patriot füzesi satılması konusunda Türk yetkililerle görüşüyor. Söz konusu füzelerin değerinin yaklaşık bir milyar dolar olduğu belirtiliyor."
Washington Post ise Taleban yönetiminin devrilmesinden bu yana beş yıl geçmesine rağmen Amerika’nın Afganistan’da zafer kazanmaktan hala çok uzak olduğunu yazıyor. Gazete, Batı yanlısı Hamid Karzai yönetiminin yolsuzluk ve ekonomik gelişmeyi sağlayamadığını belirtiyor ve Taleban militanlarının yeniden güç kazanmaya başladığını vurguluyor:
"Amerikalılar, Irak savaşını 11 Eylül terörizmine karşı yürütülen mücadeleden ayrı görüyor. Afganistan ise hep bu mücadelenin asli unsuru oldu. Bu nedenle Amerika Afganistan savaşını kaybetmeye tahammül edemez."