Erişilebilirlik

'Ortadoğu'da Demokrasi İslamcılara Yarıyor'


Ortadoğu ülkelerinde yapılan son seçimler, İslamcı partilerin merkez politikada daha etkili olmaya başladığını ortaya koyuyor. Mısır, Irak ve Filistin’de seçmenler, laik politikacıların yerine İslamcı politikacılara oy verdi. Ortadoğu uzmanları, bölgenin demokratikleşme yolunda ilerlemesi durumunda, bu eğilimin artacağına dikkati çekiyor.

Bush Yönetimi ve diğer hükümetler, demokrasinin Ortadoğu’da yayılmasının, dünya güvenliği için kritik önem taşıdığına inanıyor. Bush, Ortadoğu’ya özgürlüğün gelmemesi durumunda, bu bölgenin durgunluktan, düşmanlıktan ve şiddetten kurtulamayacağı görüşünde. İslam ve Demokrasi Araştırmaları Merkezi’nin başkanı Rıdvan Masmudi ise, Arap uluslarının hızla değişim geçireceğini düşünüyor:

"Demokrasi, isteseler de istemeseler de Arap ve Müslüman dünyasında yayılıyor. Bölgedeki mevcut rejimler ve hükümetler kendilerini tecrit etmiş durumda. İnandırıcılıklarını kaybettiler ve yolsuzluk yüzünden fazla gelecekleri kalmadı. Benim tahminim, önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde, bütün bu rejimlerde birçok değişiklikler göreceğiz."

Bölgede son düzenlenen seçimler, bu ülkelerde önde gelen muhalefet hareketlerinin İslamcılar olduğunu ortaya koyuyor. Bu gruplar, laik partilere oranla daha örgütlü ve seçmen kitlesi de daha fazla.

Carnegie Uluslararası Barış Vakfı tarafından yeni hazırlanan bir araştırma, bu ülkelerde ortaya çıkan İslamcı muhalefetin demokrat olduğu konusunda kuşku duyulduğunu belirtiyor. Rapora göre, Ortadoğu’da ortaya çıkan kilit siyasi oyuncuların “laik örgütler olması” tercih ediliyor.

Uzmanlar ise, Arap dünyasında hiçbir ideolojinin İslamcı hareketlerin yerini tutamadığı görüşünde. Birçok ülkede İslamcı muhalefet, dini esasta, taraftarlarına geniş bir hizmet ağı sunuyor.

Emory Üniversitesi’nde siyaset bilimi hocası Profesör Carrie Wickham, İslam’ın, Mısır ve diğer Arap ülkelerinde, sosyal ve siyasal yaşamda artan etkilerini inceliyor. Wickham, İslamcıların demokrasiye verdiği desteğiyse, seçimleri kolaylıkla kazanıp iktidara gelmelerini sağlamasına bağlıyor:

"Merkeze yakın İslamcı muhalefetin liderleri, çoğunlukla özgür ve adil seçimlerin düzenlenmesinden yana görüş bildiriyor. Diğer siyasi hareketlere destek verenlerden daha büyük seçmen kitlesine sahip olduklarını bildikleri için de, bu demokratik açılımdan kısa vadede en kolay kendilerinin yararlanabileceklerini düşünüyorlar."

Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nda görevli araştırmacı, Mısırlı siyaset bilimcisi Emir Hamzavi, Arap ülkelerinde, devletler, Müslüman gruplar ve laik siyasi partiler arasındaki güvensizliğin, demokrasinin gelişimini yavaşlattığını belirtiyor:

"Taraflar geçmişten beri birbirlerine güvenmiyor. İslamcıların mevcut rejimlerine güvenmemelerinin nedeni ortada. O da bu rejimlerin baskıcı yönetimlerinden kaynaklanıyor. İslamcılar, kendileri gibi olmayan, liberal ya da solcu muhalefet gruplarına da güvenmiyor, çünkü baskı gördükleri dönemlerde, bu grupların kendilerine destek vermediklerini hatırlıyorlar. Bunun örnekleri Mısır ve Cezayir gibi ülkelerde yaşandı."

Hamzavi, İslamcıların halihazırda siyaset arenasında önemli rol oynamalarına rağmen, Ortadoğu’daki baskıcı rejimleri değiştirecek bir güç olmadıklarını savunuyor:

"Arap dünyasındaki mevcut siyasi durumu ciddiyetle ele alırsanız, İslamcılar, bölgede demokratik bir değişim gerçekleştirme yönünde tek başlarına baskı kurabilecek güce sahip değil. Mevcut rejimler, yönetici kurumlar, köprü başını tutmuş durumda. İslamcılar elbette rekabet edebilecek, karşı çıkabilecek güce sahip. Üstelik geniş seçmen kitlesine sahipler. Ama demokratik bir değişim gerçekleştirmeye veya bu konuda baskı yapmaya tek başlarına güçleri yetmez."

Emir Hamzavi, İslamcı grupların yakın gelecekte iki ciddi sorunla karşılaşmasını bekliyor. Birincisi, bu gruplar koalisyon oluşturma ve seçmenlerini, kemikleşmiş seçmen kitlesinin ötesinde artırma konusunda yeterli deneyime sahip değil. İkinci olarak ise, kendi içlerindeki sorunları demokratik yöntemlerle çözmeleri gerekiyor. Aksi takdirde bu partilerin bölünüp, kendi ülkelerinde gerçekleştirmek istedikleri reformların aksaması, kaçınılmaz olabilir.
XS
SM
MD
LG