Washington Post, Somali’de El Kaide bağlantılı İslami Mahkemeler Birliği’nin başkent Mogadişu’yu ele geçirmesiyle birlikte ortaya çıkan tabloyu değerlendiriyor. Gazete, Somali’nin Taleban dönemindeki Afganistan gibi bir terör yuvası haline dönüşmesinden endişe edildiğini belirtiyor ancak yeni yönetimin diyaloga açık olduğunun da altını çiziyor. Yapılan yorumda Washington’un bu diyalog imkanını iyi kullanması gerektiği görüşüne yer veriliyor ve mevcut durumdan Bush yönetimi sorumlu tutuluyor:
"Somali örneği, özellikle İslam aleminde, devlet kurumunun çöktüğü ülkelerde yeniden yapılanma çabalarının, Amerika’nın teröre karşı küresel savaşında büyük bir önem taşıdığını bir kez daha ortaya koyuyor. Böyle bir yeniden yapılanma çabası zor, sancılı ve yüksek maliyetli bir iştir ancak Balkanlar’da da gördüğümüz gibi başarı mümkündür. Ancak Bush yönetimi gereken dersi almadığı için Somali’de bir yönetim oluşturmaya çalışmak yerine silahlı grupları destekledi. Bu tür kolaycı çözümler, er ya da geç, daha büyük sorunlara ve tehlikelere yol açar. Tıpkı şu anda Bush yönetiminin Somali örneğinde yaşadığı gibi".
New York Times Irak’ta seçimlerin üstünden altı ay geçmesine rağmen Savunma ve İçişleri bakanlıklarının hala boş olduğuna dikkat çekiyor. Rakip Şii partilerin içişleri bakanlığını ele geçirme konusundaki rekabeti nedeniyle böyle bir boşluk yaşandığını yazan gazete, bu durumun Irak’ta güvenliği sağlama çabalarına da darbe vurduğunun altını çiziyor:
"Bu iki bakanlığa atama yapılması iç savaşı önlemeye yetmez ama bu bakanlıkların boş kalması iç savaşa davetiye çıkarır. Irak’ın yaşadığı büyük sorunları ve mezhep farklılıklarını aşabilmesi için Maliki hükümetinin sembolik adımların ötesinde bir şeyler yapması gerekiyor. Maliki’nin son bir buçuk yıldır ülkede etkin bir hükümet kurulmasını engelleyen parti liderleri ve çatışan milis grupları üzerinde denetim sağlaması gerekiyor. Kabinenin tamamlanması, bu konuda atılması gereken ilk adımdır."
USA Today Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın, İsrail’in varlığını tanıyıp tanımama konusunu referanduma götürme kararını önemli bir dönüm noktası olarak tanımlıyor. İsrail’in varlığını reddeden Hamas hükümetinin böyle bir referanduma izin verip vermeyeceğinin belirsiz olduğunu kaydeden gazete, Hamas’ın söylemleri ile Sırbistan’ın eski lideri Slobodan Miloşeviç’in söylemleri arasında paralellik kuruyor:
Los Angeles Times, Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez’in Latin Amerika’da Amerikan karşıtlarına verdiği desteğin ters tepmeye başladığını yazıyor. Gazete, Peru ve Kolombiya’da yapılan seçimlerde halkın Amerika’yla bağlantılı isimleri tercih ettiğini ve Chavez’in desteklediği adayların kaybettiğini hatırlatıyor:
"Chavez’in etkisinin ya da ya da yol açtığı tepkinin Latin Amerika sınırlarını aştığı da görülüyor. Meksika’da solcu devlet başkanı adayı Andres Manuel Lopez Obrador, Chavez’le kendisini kıyaslayan muhalif seçim ilanlarının kendisine güç kaybettirdiğini görünce, Venezuela devlet başkanıyla arasına mesafe koymaya başladı. Chavez’in Meksika Devlet Başkanı Vicente Fox’a yönelik eleştirileri bu ülkede pek hoş karşılanmadı. Bu nedenle Obrador, Chavez’le arasına mesafe koymaya çalışarak doğru bir iş yapıyor."