USA Today, Çin devlet başkanı Hu Jintao’nun Amerika ziyareti öncesinde Çin’le Amerika arasındaki ilişkilerde en büyük önceliğin Kuzey Kore ve İran’ın nükleer programı olduğunu yazıyor. İki ülke arasındaki ekonomik sorunların yanı sıra, Çin’deki insan hakları ihlalleri ve Çin’in askeri harcamaları nedeniyle sıkıntılar yaşandığını belirten gazete, bütün bu sorunlara rağmen, kitle imha silahlarının yayılmasını önleme çabasının öne çıkması gerektiğini vurguluyor.
" Tahran’ın nükleer silahlanma programını önleme çabasında Pekin’in sergileyeceği tavır, Çin’in geleceğe ilişkin niyetleri açısından da bir sınav niteliği taşıyor. Çin, şimdiye kadar kendi dar çıkarları söz konusu olmadıkça diplomatik gücünü devreye sokmaya yanaşmadı. Ancak Çin, gerçekten eşit ve büyük bir ülke olarak muamele görmek istiyorsa, küresel sorunlara sorumluluk bilinciyle yaklaştığını da göstermelidir."
Christian Science Monitor, Başkan Bush’la Çin Devlet Başkanı Hu Jintao arasındaki görüşmede, Çin’in para politikasıyla ilgili kaygıların gündeme damgasını vuracağı tahmininde bulunuyor. Çin’in, para birimi Yuan’ın değerini bilinçli olarak düşük tutmasının Amerika’da büyük tepkiye neden olduğunu hatırlatan gazete, yaklaşan seçimler nedeniyle Başkan Bush’un Pekin’e sert mesajlar verebileceğini yazıyor.
" Amerika’nın Çin’e ihracatı, bu ülkeden yaptığı ithalatın altıda biri oranında. 1980’li yıllarda Japonya ile Amerika arasında ticari anlaşmazlıklar yaşandığı dönemde, Amerika’nın Japonya’ya ihracatı, yaptığı ithalatın üçte biri kadardı. Hu, Çin para birimi Yuan’ın serbest biçimde dalgalanmasına izin vermeden, ülkesinin serbest ticaretten yararlanarak büyümesinin mümkün olmadığı gerçeğini anlamalıdır. "
İslami Cihat örgütünün Tel Aviv’de gerçekleştirdiği intihar saldırısını değerlendiren Boston Globe, masum sivillere yönelik saldırıları hangi gerekçeyle olursa olsun meşru gören her türlü yaklaşımın da kınanması gerektiğini vurguluyor. Ancak gazete, Hamas hükümetine karşı uygulanan ekonomik ambargonun Filistin halkını da olumsuz etkilediğini belirtiyor ve bu durumun şiddet ortamına zemin hazırladığı yorumunda bulunuyor.
" Bush yönetimi ve Avrupa ülkeleri, terörü kınamadığı, İsrail’in varlığını tanımadığı ve İsrail’le geçmişte yapılan anlaşmalara saygı göstermediği sürece Hamas hükümetine mali yardımda bulunmaya yanaşmıyor. Ancak insani yardımların dondurulması, siyasi açıdan Hamas’ı güçlendirecektir. Hem Filistin hem de İsrail halkının büyük çoğunluğu, yapılan anketlerde iki devletli bir çözümden yana olduklarını söylüyor. Eğer görüşmeler yoluyla bir barış sağlanması konusunda ilerleme olmazsa, kan davası mantığı giderek öne çıkacaktır."
Washington Post, emekli generaller tarafından istifası istenen Amerika Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in görevi bırakmasını gerektirecek bir çok hata yaptığını yazıyor ancak Rumsfeld’in emekli komutanlar istediği için istifa etmemesi gerektiğini savunuyor. Gazete, emekli generallerin istifa çağrılarını, askeri gücün sivil yönetime tabi olması ilkesine zarar verecek bir girişim olarak değerlendiriyor.
" Herkes, bir başkanın ve savunma bakanının savaş dönemindeki kararlarını eleştiren emekli generallere karşı çıkmalıdır. Eğer bu generaller Rumsfeld’i istifaya zorlamakta başarılı olursa, kötü bir örnek oluşturacaklar. Ve belki de bundan sonraki savunma bakanları, kendi astlarının isyanından korkarak, yaptıkları atamalarda siyasi sadakati öne çıkartacak. Bize göre, Rumsfeld yaptığı yanlışlar nedeniyle görevinden çok daha önce ayrılmış olmalıydı. Ancak Rumsfeld bakanlık görevinden, emekli olsun veya olmasın generaller nedeniyle ayrılmamalıdır."
" Tahran’ın nükleer silahlanma programını önleme çabasında Pekin’in sergileyeceği tavır, Çin’in geleceğe ilişkin niyetleri açısından da bir sınav niteliği taşıyor. Çin, şimdiye kadar kendi dar çıkarları söz konusu olmadıkça diplomatik gücünü devreye sokmaya yanaşmadı. Ancak Çin, gerçekten eşit ve büyük bir ülke olarak muamele görmek istiyorsa, küresel sorunlara sorumluluk bilinciyle yaklaştığını da göstermelidir."
Christian Science Monitor, Başkan Bush’la Çin Devlet Başkanı Hu Jintao arasındaki görüşmede, Çin’in para politikasıyla ilgili kaygıların gündeme damgasını vuracağı tahmininde bulunuyor. Çin’in, para birimi Yuan’ın değerini bilinçli olarak düşük tutmasının Amerika’da büyük tepkiye neden olduğunu hatırlatan gazete, yaklaşan seçimler nedeniyle Başkan Bush’un Pekin’e sert mesajlar verebileceğini yazıyor.
" Amerika’nın Çin’e ihracatı, bu ülkeden yaptığı ithalatın altıda biri oranında. 1980’li yıllarda Japonya ile Amerika arasında ticari anlaşmazlıklar yaşandığı dönemde, Amerika’nın Japonya’ya ihracatı, yaptığı ithalatın üçte biri kadardı. Hu, Çin para birimi Yuan’ın serbest biçimde dalgalanmasına izin vermeden, ülkesinin serbest ticaretten yararlanarak büyümesinin mümkün olmadığı gerçeğini anlamalıdır. "
İslami Cihat örgütünün Tel Aviv’de gerçekleştirdiği intihar saldırısını değerlendiren Boston Globe, masum sivillere yönelik saldırıları hangi gerekçeyle olursa olsun meşru gören her türlü yaklaşımın da kınanması gerektiğini vurguluyor. Ancak gazete, Hamas hükümetine karşı uygulanan ekonomik ambargonun Filistin halkını da olumsuz etkilediğini belirtiyor ve bu durumun şiddet ortamına zemin hazırladığı yorumunda bulunuyor.
" Bush yönetimi ve Avrupa ülkeleri, terörü kınamadığı, İsrail’in varlığını tanımadığı ve İsrail’le geçmişte yapılan anlaşmalara saygı göstermediği sürece Hamas hükümetine mali yardımda bulunmaya yanaşmıyor. Ancak insani yardımların dondurulması, siyasi açıdan Hamas’ı güçlendirecektir. Hem Filistin hem de İsrail halkının büyük çoğunluğu, yapılan anketlerde iki devletli bir çözümden yana olduklarını söylüyor. Eğer görüşmeler yoluyla bir barış sağlanması konusunda ilerleme olmazsa, kan davası mantığı giderek öne çıkacaktır."
Washington Post, emekli generaller tarafından istifası istenen Amerika Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in görevi bırakmasını gerektirecek bir çok hata yaptığını yazıyor ancak Rumsfeld’in emekli komutanlar istediği için istifa etmemesi gerektiğini savunuyor. Gazete, emekli generallerin istifa çağrılarını, askeri gücün sivil yönetime tabi olması ilkesine zarar verecek bir girişim olarak değerlendiriyor.
" Herkes, bir başkanın ve savunma bakanının savaş dönemindeki kararlarını eleştiren emekli generallere karşı çıkmalıdır. Eğer bu generaller Rumsfeld’i istifaya zorlamakta başarılı olursa, kötü bir örnek oluşturacaklar. Ve belki de bundan sonraki savunma bakanları, kendi astlarının isyanından korkarak, yaptıkları atamalarda siyasi sadakati öne çıkartacak. Bize göre, Rumsfeld yaptığı yanlışlar nedeniyle görevinden çok daha önce ayrılmış olmalıydı. Ancak Rumsfeld bakanlık görevinden, emekli olsun veya olmasın generaller nedeniyle ayrılmamalıdır."