Erişilebilirlik

ABD'de Kadınlar Medyanın Baskısı Altında


Dünyanın bir çok yerinde kadınlar, rejim yaparak ya da estetik ameliyatlarla dış görünüşlerini değiştirmeye çalışıyor. Ancak bazı feminist yazar ve düşünürler, kadınları dış görünüş kalıplarından çıkarmaya ve güzelliği başka yerlerde aramaya teşvik etmek için çalışıyor.

Feminist oyun yazarı Eve Ensler, tek kişilik yeni oyunu “The Good Body” “Güzel Vücut”ta farklı kültür, gelenek, ırk ve beden ölçülerindeki kadın karakterleri canlandırıyor. Her karakter, Eve Ensler’in dünya seyahati sırasında tanıştığı ve söyleşi yaptığı kadınlardan esinlenerek yaratılmış. Ensler, dünyada nereye giderse gitsin kadınların kendilerini belli güzellik kalıplarına uymak zorunda hissettiklerini söylüyor:

" Örneğin Afrika’daki bazı kabilelerde kadınlara, evlenmeden hemen önce şişmanlamaları için özel bir beslenme programı uygulanıyor. Ancak Los Angeles’a gittiğinizde kadınların sıskalaşmak için ellerinden gelen herşeyi yaptığını görüyorsunuz. İran’daki kadınlar “İranlı” görünüşünden kurtulmak için burun estetiği yaptırıyor. Dünya seyahatim sırasında İstanbul’da da oldukça uzun süre kaldım. İstanbullu kadınların tüm zamanlarını vücut tüylerinden kurtulmak için harcadığı hissine kapıldım."

Eve Ensler, özellikle Amerikan sinema ve televizyon dünyasının tüm dünyada “güzel olan nedir” sorusunun yanıtını verdiğine, tüm kadınların da bu yanıta göre kendilerini değiştirmeye çalıştığına dikkat çekiyor ve şöyle konuşuyor:

" Örneğin Hindistan’da genç kadınlar, zayıf görünmek için çok çaba harcıyor. Zayıflık, güzellikle eş anlama geliyor ve tüm kadınlar da bu tanıma uymaya çalışıyor. Çin’de beslenme bozuklukları hızla artıyor. Endonezya’nın Bali adasında beslenme bozukluklarıyla ilgili bir kamuoyu araştırması yapıldı. Beverly Hills’de yaşayan bir grup gencin hayatını anlatan 90210 adlı dizi televizyonda gösterilmeye başladıktan sonra genç kızlar arasında görülen beslenme bozukluklarının 3 katına çıktığı belirlendi."

Amerika’da 12-13 yaşındaki kızlar dış görünüşlerini değiştirmek için rejim yapıyor ya da estetik ameliyat olabilmek için anne-babalarını ikna etmeye çalışıyor. “Survival of the Prettiest” “En Güzel Kızın Yaşam Savaşı” adlı kitabın yazarı Nancy Etcoff şöyle anlatıyor:

" Kızlar yedinci sınıfta yani 11-12 yaşlarında dış görünüşlerini beğenmediklerini söylemeye başlıyor, vücutlarından şikayetçi olma eğilimleri gösteriyor. Bu kızların büyük bir bölümü zayıflayabilmek için diyet yapıyor, ya da doğal besinler yerine, düşük kalorili gıda haplarına yöneliyor. Bazı kızlar ise bağırsak gevşeticiler kullanıyor, yemek yedikten sonra hazmetmeye başlamadan kendilerini kusturuyor ya da diyet hapları kullanıyor."

Altın madalya sahibi jimnastikçi Dominique Dawes, 11-12 yaşındaki kızların çoğunun zayıflamaya ihtiyacı olmadığını söylüyor:

" Yaptığım araştırmalarda kendilerini şişman olarak tanımlayan kızların yüzde 50 ila 70’inin aslında şişman olmadığını gördüm.. Bu kızlar, normal kiloya sahip sağlıklı insanlardı..."

Jimnastikçi Dominique Dawes bir çok kızın zayıf görünmek için kendilerini baskı altına hissettiğini söylüyor ve "Bir genç kız aynanın karşısına geçip kendisine baktığında hatalı bir imaj görüyorsa, bunda bir sorun var demektir. Kızlar, her gün televizyonda, dergilerde ya da filmlerde son derece dar kalıplara sıkıştırılmış güzellik tanımlamalarıyla karşı karşıya kalıyorlar. İç güzelliklerini, içlerindeki gücü göremiyorlar. Kendilerini sadece dış görünüşle sınırlıyorlar" diyor.

Dominique Dawes, Amerikan İzci Grubu’nun başlattığı “Uniquely Me” “Ben Kendime Özgüyüm” adlı programın sözcülüğünü yapıyor. Bu program, genç kızların özgüvenini geliştirmeyi, güzellik tanımını dar kalıplardan çıkarmayı ve kızların dış görünüşlerini olduğu gibi kabul etmelerini sağlamayı amaçlıyor:

" Birçok genç kızla tanışma ve konuşma fırsatı yakaladım. Bir kızın kendisine güveni olmadığını anlamak, hiç de zor değil. Böyle kızlar kendilerini zorlamak istemiyor, zor işler başarmak için çaba sarfetmiyor. Bu kızlar, bazı güzellik standartlarını yakalayamadıkları zaman başkaları tarafından sürekli olarak eleştiriye maruz kalma korkusuyla yaşıyor."

Yazar Nancy Etcoff, kızların özgüvenlerini geliştirmeleri için özellikle annelere büyük görev düştüğü kanısında...

"Anneler, kızlarına örnek olmak zorunda. Kızlarının içindeki ve dışındaki güzelliği ortaya çıkarma, kendine güvenmelerini sağlama ve güzellik kavramını sonuna kadar zorlama görevi, annelere düşüyor. Bu nedenle tüm kadınlar kendi güzellik tanımlarını da gözden geçirmeli. Medya, kadınların güzellik anlayışını nasıl etkiliyor ve değiştiriyor? Kadınlar, kendi annelerinin güzellik konusunda nasıl öncülük yapmalarını istiyor? Tüm bu sorular, annelerden de yanıt bekliyor. "

Oyun yazarı Eve Ensler, Nancy Etcoff’la aynı görüşü paylaşıyor. Ensler, her kadının kendi güzellik anlayışını geliştirmeye hakkı olduğunu savunuyor. Ensler’a göre bu hakkı aramak, aile içinde başlıyor:

" Eğer kendi bedeninden tiksinen bir anneyle beraber yaşıyorsanız sizin de kendi bedeninizden nefret etme olasılığınız oldukça yüksek demektir. Eğer anneniz size “zayıf olursan herşey yolunda gider, önündeki her kapı açılır, tüm zorlukları aşarsın” gibi mesajlar veriyorsa siz de zayıf olmak için elinizden ne geliyorsa yapmaya çalışırsınız. Genç kızları etkilemek son derece kolaydır. Sadece bir-iki cümle söylemeniz yeterlidir. Anne ve babaların, kadınların değerinin dış görünüşle biçilmemesi gerektiğini, güzelliğin hayattaki tek başarı olmadığını kızlarına öğretmeleri gerekiyor. Zeka, yürek, ruh güzelliği ve risk alma kabiliyeti, kadınlar için dış görünüşten her zaman önce gelmeli."

Eve Ensler, kadınların kendi bedenlerine saygı göstermediği ve kendilerini olduğu gibi kabul etmediği sürece hayattaki daha önemli amaçlara ulaşma şanslarını da kaçıracaklarını vurguluyor. Yazar, kadınların bedenleriyle uğraşacakları yerde dünyayı değiştirmek için çaba harcamaları gerektiğine inanıyor.

XS
SM
MD
LG