Erişilebilirlik

9 Ocak 2006: Amerikan İç Siyaseti ve Rusya'nın Uluslararası Arenada Rolü


Rusya ile Ukrayna arasındaki doğalgaz sorunu çözülmüş olsa da, yankısı sürüyor. Gürcistan Cumhurbaşkanı Mikhail Saakashvili, Washington Post’ta yayımlanan makalesinde, Ukrayna ile Gürcistan’ın gerçekleştirdikleri halk ayaklanmaları sonrasında Rusya’nın baskısıyla karşılaştıklarını ve bu nedenle Batıyla bütünleşmeye çalıştıklarını hatırlatıyor. Rusya’nın hem enerji kaynaklarını hem de enerji nakil hatlarını siyasi bir silah olarak kullandığını savunan Gürcistan cumhurbaşkanı, tek seçeneğin Rusya’ya bağımlılıktan kurtulmak olduğunu vurguluyor.

"Enerji kaynaklarımızı çeşitlendirmek için büyük bir çaba harcıyoruz. Azerbaycan doğalgazını Gürcistan üzerinden Türkiye’ye taşıyan ve daha yeni tamamlanan Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı bu çabalarımız içinde önemli bir yer tutuyor. Avrupa açısından baktığımızda da Orta Asya ve Ortadoğu petrolünü ve doğalgazını nakletmek için Karadeniz, önemli bir alternatif güzergah oluşturuyor. Biz, enerji sisteminin şeffaf, öngörülebilir ve siyasi olaylardan bağımsız bir biçimde işlemesi için hem Avrupa hem de Rusya ile her türlü işbirliğine açığız."

New York Times ise Başkan Bush’u yargı organlarını, muhalefeti ve kamuoyunu önemsemeden yetkilerini keyfi biçimde artırmaya çalışmakla suçluyor. Bush’un Kongrenin tatilde olmasını fırsat bilerek 17 önemli atama yaptığını hatırlatan gazete, federal hükümetin etkin çalışması için anayasaya konan bir maddenin Bush tarafından istismar edildiğini öne sürüyor.

"Beyaz Saray sürekli olarak Demokrat Partili senatörleri Başkanın yaptığı atamaları haksız bir biçimde engellemeye çalışmakla suçluyor. Elbette ki kararlı bir senatörün bir atamayı engellemesi mümkündür. Ancak, Bush’un yaptıklarına baktığımızda, bazı Demokratların mantık dışı davranışlarını aşma çabasından çok, kendi tercihlerini dayatma çabasının etkili olduğunu görüyoruz. Partiler arası uzlaşmayı önemsemediğini görüyoruz. Senatoya, yargıya ve halka hesap vermekten kaçındığını görüyoruz."

Başkan Bush’un yaptığı atamalar arasında en fazla tartışılan isimlerden biri de Anayasa Mahkemesi üyeliğine aday gösterilen yargıç Samuel Alito. USA Today, Alito’nun geçmişte kürtaja karşı çıktığını ve laiklik konusunda tartışmalı görüşler öne sürdüğünü hatırlatıyor. Alito’nun mahkeme atanabilmesi için Senatonun onayı şart. Gazete, temel hakların güvence altına alınabilmesi için senatörlerin Alito’yu çok iyi sorgulaması gerektiğini ifade ediyor.

"Alito’nun geçmişteki icraatı, ne kadar iyi bir yargıç olacağı konusunda yeterince ipucu vermiyor. Ancak konu bütün Amerikalılar açısından büyük önem taşıyor ve bu nedenle Alito, Anayasanın sağladığı güvencelere karşı çıkmayacağı yönünde güvence vermelidir."

Los Angeles Times da Alito’nun yasama, yürütme ve yargı organları arasındaki dengeye özen göstereceği konusunda Senatörleri ikna etmesi gerektiği görüşünde. Bush yönetiminin terörle savaş gerekçesiyle yürütmenin gücünü öne çıkartmaya çalıştığını belirten gazete, Alito’nun da geçmişte federal hükümetin gücünün artırılmasını savunduğunu hatırlatıyor.

"Alito, Beyaz Sarayın gücünü anayasanın sınırlarını zorlayacak ölçüde artırmayı savunurken, Kongrenin anayasada tanımlanan yetkilerinin ise daha da kısıtlanması gerektiğini öne sürmüştü. Alito ayrıca , Kongrenin makineli tüfeklerin satışını yasaklama yetkisi olmadığını iddia etmişti. Senatörler, bu hafta yapılacak oturumlarda Alito’nun yasama, yürütme ve yargı arasında anayasada belirtilen dengelere saygı duyup duymadığını sorgulamalıdır."

XS
SM
MD
LG