Erişilebilirlik

2 Kasım 2005: Kuş Gribiyle Mücadele Yorumlanıyor


Başkan Bush’un muhtemel bir kuş gribi salgınına karşı hazırlık yapmak amacıyla Kongre’den yedi milyar yüz milyon dolar ödenek istemesini değerlendiren Washington Post, açıklanan stratejinin uzmanlar tarafından da desteklenen unsurlar içerdiğini belirtiyor. Ancak gazete, diğer ülkelerin kuş gribiyle mücadele kapasitesini artırması için sadece 251 milyon dolar ayrılmasını yetersiz buluyor.

"Sağlık ve İnsani Hizmetler Bakanlığının bugün açıklayacağı daha ayrıntılı mücadele planında ağırlıklı olarak yurtiçindeki muhtemel bir salgına karşı alınacak önlemlere yer verilmesi bekleniyor. Ancak zaten ciddi sorunlar yaşayan yerel sağlık kuruluşlarının, bir kriz durumunda hazırlanan planları etkin bir biçimde uygulayıp uygulayamayacağı, ciddi bir sorun teşkil ediyor."

USA Today de Başkan Bush’un kuş gribiyle mücadele için ödenek istemesini ve bir eylem planı belirlemesini olumlu bir gelişme olarak yorumluyor ancak bu önlemlerin ne kadar işe yarayacağını sorguluyor. İç Güvenlik Bakanlığının harcanan milyarlarca dolara rağmen Katrina kasırgası sırasında kötü bir sınav verdiğini hatırlatan gazete, muhtemel bir kuş gribi salgınına karşı da aynı bakanlığın koordinasyonunda mücadele verileceğine dikkat çekiyor.

"Yaşanan kuş gribi salgını, bizim topraklarımıza ulaşmayabilir. Ancak unutmamak lazım ki, bu salgın ortalama olarak her 30 yılda bir tekrarlanıyor ve her ortaya çıktığında aşı eksikliği ve panik yaşanıyor. Salgını önlemek mümkün değil. Fakat krizin ortasında değil de öncesinde hazırlanacak bir planla, kargaşanın büyüklüğü ve can kaybı miktarı önemli ölçüde azaltılabilir."

Washington Times’da ise 6 Kasım’daki Azerbaycan seçimleriyle ilgili bir makale dikkat çekiyor. Avrupa ve Avrasya’dan sorumlu eski dışişleri bakan yardımcısı Elizabeth Jones’un kaleme aldığı makalede, Azerbaycan’ın stratejik bir önemi olduğu vurgulanıyor. Jones, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in eski seçimlere yönelik eleştiriler ışığında önemli adımlar attığını ifade ediyor ancak daha fazla demokratik açılımın gerekli olduğu görüşüne yer veriyor.

"Cumhurbaşkanı Aliyev’in, adil ve özgür bir seçimi güvence altına alacak adımların atılmasının öneminin farkında olduğuna eminim. Aliyev, verdiği sözlerin ardında durma cesaretini göstermelidir. Hükümete baskı yapmalı ve yüzü gözü kan içindeki göstericilerin 6 Kasım seçimlerinin sembolü olmasına izin verilmemesi yönündeki talimatının uygulanmasını sağlamalıdır. Azerbaycan hükümeti Bakü’nün merkezinde bile barışçıl yürüyüş ve gösterilere izin verme cesaretini göstermelidir. Yasadışı bile olsa bir yürüyüşe müdahale edilmesi, Cumhurbaşkanı Aliyev’in adının lekelenmesine değmez."

Christian Science Monitor ise eski adı Burma olan Myanmar’daki askeri yönetime karşı Birleşmiş Milletler’in hareket geçmesi gerektiğini savunuyor. Myanmar’daki askeri yönetimin, Amerika açısından da bir istikrarsızlık kaynağı oluşturduğunu belirten gazete, son dönemde Çin’le Myanmar arasında yaşanan yakınlaşmaya dikkat çekiyor. Yapılan yorumda, Çin’in tıpkı Sudan örneğinde olduğu gibi Myanmar konusunda da Güvenlik Konseyindeki veto hakkını kullanabileceği görüşüne yer veriliyor.

"Başkan Bush, 19 Kasım’da Çin devlet başkanıyla yapacağı görüşmede, Burma’nın demokratikleşmesinde Amerika’nın ahlaki ve stratejik çıkarları olduğunu açıkça ifade etmeli ve Çin’den, Birleşmiş Milletler’in önünde engel olmamasını istemelidir. Amerika’nın böyle bir idealist yaklaşımda bulunması başarılı olmayabilir. Ancak Burma’daki durum, Birleşmiş Milletler’in bir an önce müdahale etmesini gerektiriyor."

XS
SM
MD
LG