Erişilebilirlik

8 Temmuz 2003: Londra'daki Saldırılara Manşetten Yer Veriliyor


Amerikan gazeteleri Londra’daki saldırıları öfke dolu başlıklarla, manşetten duyuruyor. Yapılan yorumlarda da teröre karşı birlik çağrısı öne çıkıyor. Washington Post, Londra’daki patlamaların terör tehdidinin ne kadar gerçek olduğunu ortaya koyduğu yorumunda bulunuyor, ancak bu eylemlerin teröre karşı olan cepheyi de genişleteceği görüşüne yer veriyor:

"Sekizler Grubu ülkeleri, Irak’ın işgali de dahil olmak üzere, bazı konularda anlaşmazlık içinde bulunsa bile, son dört yılda istihbarat ve mali denetim konularında önemli bir işbirliği içine girdi. Bu tür çabaların gerekliliği konusunda kuşku duyan ülkeler varsa bile, dünkü saldırılardan sonra artık kuşku duymayacaklardır. Başkan Bush, zirveye katılan ülkelerin terörle mücadelede kendisi kadar kararlı olduğunu ve saldırılara boyun eğmeyeceklerini söyledi. Görünen o ki, Londra halkı da aynı düşüncede. Kitle ulaşımı dursa da, bazı caddeler kapansa da, insanlar gerekirse yürüyerek işlerine ya da evlerine gitti. Publar ise, herşeye rağmen, yine doluydu."

New York Times da, Londra’daki patlamaların ardından oluşan görüntüleri 11 Eylül saldırılarına benzetiyor. Gazete, saldırıların G-8 zirvesi sırasında ve Londra’nın 2012 olimpiyatları için seçildiği bir sırada gerçekleşmesine dikkat çekiyor:

"Sokaktaki insanın yapabileceği tek şey, normal hayatını sürdürmektir. Tıpkı dünya liderlerinin dün İskoçya’daki zirveye devam etmeleri gibi, biz de sokaklara dönmeli, işimize devam etmeliyiz. Terör eylemleriyle bize toplumsal düzenin ve uyumun ne kadar kolay kırılabileceğini göstermek istiyorlar. Ama bu saldırılara rağmen, biz toplumsal düzenimizi sürdürebilirsek, teröristler bir kez daha yenilmiş olacaktır."

USA Today ise bu tür saldırıların artık şaşırtıcı olmaktan çıktığını belirtiyor. Gazete, bu tür saldırıların artmasıyla birlikte, yol açtıkları panik ve korku havasının da azaldığına dikkat çekiyor. Yapılan yorumda, terörle mücadelede dayanışma ve kararlılığın önemi vurgulanıyor:

"Londra’daki dehşet, aşırı uçlarla mücadelede rehavete kapılmamak gerektiğini ve kararlılığın önemini bir kez daha hatırlattı. Teröre karşı savaşta askeri, mali ve diplomatik alanlarda, istihbarat paylaşımında yakın bir işbirliği gerekiyor. Bu konularda bir uyum varmış gibi gözükse de, aslında birleşik cepheyi tehdit eden ciddi sorunlar bulunuyor. Bush’un Irak savaşı konusundaki aceleciliği, 11 Eylül sonrasında oluşan işbirliğine zarar verdi. 11 Eylül saldırıları sonrasında, 'Hepimiz Amerikalıyız' diye başlık atan bir Fransız gazetesi, büyük sempati toplamıştı. Bugün de, hepimiz İngiliziz."

Boston Globe, terörün güçlülere karşı güçsüzlerin elinde bir silah olmadığını, masum insanların bazı ideolojiler uğruna hak etmedikleri biçimde öldürülmesi anlamına geldiğini belirtiyor. Teröristlerin bütün İslam ve Arap dünyası adına konuştuklarını hatırlatan gazete, buna rağmen saldırıların Müslümanlar arasında büyük tepkiye yol açtığının da altını çiziyor:

"Londra’daki bombalı saldırıların da gösterdiği gibi, terörle mücadele yasalarının güvenlik güçlerine büyük yetkiler tanıdığı ülkelerde bile, teröristlerin kolay hedeflere saldırmasını önlemek çok zor. İslami teröre karşı uzun vadede etkili olabilecek strateji, din adına cinayeti haklı gören sapkın anlayışa karşı, Müslüman ve Araplarla işbirliğine gitmektir. Bu zaman alan ve zor bir görevdir ama uzun vadede, terör kurbanlarının sayısını azaltmanın en güvenilir yoludur."
XS
SM
MD
LG