Avrupa Birliği, Türkiye’den Ekim’de başlayacak üyelik görüşmeleri öncesi reformları hızlandırmasını istedi.
Birliğin dönem başkanlığını yürüten Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, reform gerektiren alanları din özgürlüğü, azınlık hakları ve ordunun siyasetteki rolü olarak sıraladı.
Asselborn, bu taleplerini Lüksemburg’ta Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’le görüştükten sonra açıkladı.
Avrupa Birliğinin Genişlemeden Sorumlu Yetkilisi Ollie Rehn de, Türkiye’yi gümrük birliği anlaşmasını genişleten belgeyi hızla imzalamaya çağırdı. Gül, belge hazır olduğunda imzalama sözü verdi. Bazı birlik üyeleri, belgenin imzalanmasını, Türkiye’nin Kıbrıs Rum hükümetini fiilen tanıması olarak görüyor.
Türkiye - AB Ortaklık Konseyi Toplantısı
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üye olabilmesi için bazı alanlarda ciddi reformlar yapması gerekiyor. Bugün Lüksemburg'da yapılan Türkiye-AB Ortaklık Konseyi toplantısında hükümetten reform sürecini hızlandırması istendi.
Avrupa Birliği’nin Dönem Başkanı Lüksemburg’un Dışişleri Bakanı Jean Aselborn, reform sürecinin hızlanmasının üyelik sürecini de hızlandıracağını söyledi.
Lüksemburg Dışişleri bakanı, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye’de dini özgürlükler, kültürel haklar ve asker-sivil ilişkileri konularında bazı kaygıları bulunduğunu belirtti.
Avrupa Birliği'nin genişlemeden sorumlu yetkilisi Olli Rehn de Türkiye’nin kısa bir süre içinde önemli işler yaptığını ancak daha yapılması gereken çok şey bulunduğunu söyledi.
Olli Rehn, Türkiye’de özellikle son birkaç yıl içinde önemli reformlar yapıldığını kaydetti ve bunların uygulamaya geçirilmesinin, toplumun her kesiminin yararlanabileceği bir hale getirilmesinin şart olduğunu belirtti.
Gül: 'Türkiye Kararlı'
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ise, Türkiye'nin reform sürecindeki kararlılığını bir kez daha vurguladı. Gül, tercüman aracılığıyla yaptığı konuşmada, ferdi sorunlar çıktığında bunların üstünü kapatmadıklarını ve sorumluları cezalandırdıklarını söyledi:
Dışişleri Bakanı, hükümetin, 3 Ekim'de başlaması planlanan müzakerelerden önce yapılması gerekenleri gözden geçirdiğini bildirdi ve “reformların uygulamaya konması bizim için de hayati önem taşıyor” dedi.
Avrupa Birliği ise, Ankara anlaşmasının, yeni 25 üye ülkesiyi kapsayacak şekilde genişletilmesini öngören ek protokolünü, Türkiye'nin bir an önce imzalaması çağrısında bulundu. Lüksemburg toplantısından sonra yayınlanan belgede ''ek protokolün imzalanması, onaylanması ve uygulamaya konmasının, Türkiye'nin Rum kesimini de içine almak üzere AB ile ilişkileri normalleştirilmesi yolunda önemli bir adım oluşturacağı'' yazılı.
Belgede, Türkiye'deki sivil ve asker ilişkilere de değiniliyor ve ''sivillerin askerler üzerinde tam kontrol kurması gerektiği dile getiriliyor. Ayrıca ifade özgürlüğü alanında yaşayan sorunlar ele alınıyor; gazeteci, yazar ve haber müdürlerine hala hapis cezaları verildiği hatırlatılıyor.
Konsey toplantısından sonra yayınlanan Avrupa Birliği ortak tutum belgesinde Türkiye'nin Rum kesiminden gelen gemilere, limanlarını açması çağrısında da bulunuldu.
Birliğin dönem başkanlığını yürüten Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, reform gerektiren alanları din özgürlüğü, azınlık hakları ve ordunun siyasetteki rolü olarak sıraladı.
Asselborn, bu taleplerini Lüksemburg’ta Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’le görüştükten sonra açıkladı.
Avrupa Birliğinin Genişlemeden Sorumlu Yetkilisi Ollie Rehn de, Türkiye’yi gümrük birliği anlaşmasını genişleten belgeyi hızla imzalamaya çağırdı. Gül, belge hazır olduğunda imzalama sözü verdi. Bazı birlik üyeleri, belgenin imzalanmasını, Türkiye’nin Kıbrıs Rum hükümetini fiilen tanıması olarak görüyor.
Türkiye - AB Ortaklık Konseyi Toplantısı
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üye olabilmesi için bazı alanlarda ciddi reformlar yapması gerekiyor. Bugün Lüksemburg'da yapılan Türkiye-AB Ortaklık Konseyi toplantısında hükümetten reform sürecini hızlandırması istendi.
Avrupa Birliği’nin Dönem Başkanı Lüksemburg’un Dışişleri Bakanı Jean Aselborn, reform sürecinin hızlanmasının üyelik sürecini de hızlandıracağını söyledi.
Lüksemburg Dışişleri bakanı, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye’de dini özgürlükler, kültürel haklar ve asker-sivil ilişkileri konularında bazı kaygıları bulunduğunu belirtti.
Avrupa Birliği'nin genişlemeden sorumlu yetkilisi Olli Rehn de Türkiye’nin kısa bir süre içinde önemli işler yaptığını ancak daha yapılması gereken çok şey bulunduğunu söyledi.
Olli Rehn, Türkiye’de özellikle son birkaç yıl içinde önemli reformlar yapıldığını kaydetti ve bunların uygulamaya geçirilmesinin, toplumun her kesiminin yararlanabileceği bir hale getirilmesinin şart olduğunu belirtti.
Gül: 'Türkiye Kararlı'
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ise, Türkiye'nin reform sürecindeki kararlılığını bir kez daha vurguladı. Gül, tercüman aracılığıyla yaptığı konuşmada, ferdi sorunlar çıktığında bunların üstünü kapatmadıklarını ve sorumluları cezalandırdıklarını söyledi:
Dışişleri Bakanı, hükümetin, 3 Ekim'de başlaması planlanan müzakerelerden önce yapılması gerekenleri gözden geçirdiğini bildirdi ve “reformların uygulamaya konması bizim için de hayati önem taşıyor” dedi.
Avrupa Birliği ise, Ankara anlaşmasının, yeni 25 üye ülkesiyi kapsayacak şekilde genişletilmesini öngören ek protokolünü, Türkiye'nin bir an önce imzalaması çağrısında bulundu. Lüksemburg toplantısından sonra yayınlanan belgede ''ek protokolün imzalanması, onaylanması ve uygulamaya konmasının, Türkiye'nin Rum kesimini de içine almak üzere AB ile ilişkileri normalleştirilmesi yolunda önemli bir adım oluşturacağı'' yazılı.
Belgede, Türkiye'deki sivil ve asker ilişkilere de değiniliyor ve ''sivillerin askerler üzerinde tam kontrol kurması gerektiği dile getiriliyor. Ayrıca ifade özgürlüğü alanında yaşayan sorunlar ele alınıyor; gazeteci, yazar ve haber müdürlerine hala hapis cezaları verildiği hatırlatılıyor.
Konsey toplantısından sonra yayınlanan Avrupa Birliği ortak tutum belgesinde Türkiye'nin Rum kesiminden gelen gemilere, limanlarını açması çağrısında da bulunuldu.
