Bilim ve teknolojiyi esas alan iş alanlarına erkekler kadınlara göre, daha mı yatkın? Harvard Üniversitesi Profesörlerinden Lawrance Summers, Ulusal Ekonomi Araştırmaları Bürosu’nda bir süre önce yaptığı bir konuşmayla bu konuyu gündeme getirdi. Summers’ın erkeklerin sözü edilen alanlara yatkınlığına işaret eden konuşması protestolarla karşılandı.
Lawrance Summers konuşmasında, erkeklerin matematik ve fen testlerinde en iyi ve en kötü dereceleri aldıklarını, kadınların ise genellikle orta derecede sonuçlar elde ettiğini söyledi. Summers’a göre, fen ve matematik gerektiren iş kollarında daha az kadının başarılı olması bu verilerle açıklanabilir... Bu konuşmayı dinleyenler arasında bulunan biyoloji uzmanı Nancy Hopkins kulaklarına inanamadı.
“Başta hem çok şaşırdım hem de yanlış anladığımı sandım. Ancak sonra anladım ki doğru işitiyordum. Öfkelenmemin nedeni orada söylenenlerin bilimsel araştırmalarla desteklenmemesiydi.”
Bir Harward mezunu olan Hopkins aslında kadınların fen dallarında başaralı olduğunun en iyi kanıtıydı. Massachusets Teknoloji Enstitüsü’nde profesör olarak görev yapan Hopkins, biyolojinin kendisine heyecan verdiği için bu alanı seçtiğini söylüyor:
“Lisans eğitimim sırasında Harward’da aldığım biyoloji dersi bana ilham verdi. Profesörlerimizden biri DNA’nın yapısını keşfeden Jim Watson’du. Moleküler biyolojiyi çok sevdim ve o devrimin bir parçası olmak istedim. Watson’un laboratuarında çalıştım ve o bana bilimadamı olabileceğimi ve yeteneğim olduğunu söyledi. Ben de bilimadamı oldum.”
Hopkins 40 yıl önce mezun oldu. O tarihten bu yana bilim ve teknoloji alanlarında çalışan kadınların sayısı düzenli olarak artıyor. Bugün Amerika’daki bilimadamı ve mühendislerin dörtte birini kadınlar oluşturuyor. Bilim Kadınları Derneğinin Başkanı Elizabeth Ivey, 1957 yılında Harvard’dan mezun olmuş ve hemen sonra evlenmiş. 15 yıllık bir aradan sonra mesleğine geri dönen Ivey, fizik dalında oldukça başarılı bir kariyere imza atmış. Ivey gibi, evliliği ile mesleğini beraberce götürmeye çalışan 33 yaşındaki genç bilim kadını Sonya Clemmons, eşlerin bu konudaki anlayışının çok önemli olduğunu söylüyor:
“Kızımızın bakımına eşimi de ortak ettim. Meslekte daha fazlasını gerçekleştirebilmek için yaşamımızı planlamak, koordinasyonunu yapmak zorundayım ve eşler de bu durumda biraz daha esnek olmalı...”
Harvard profesörü Lawrance Summers, kadınların fen ve matematikte başarısız olduklarına ilişkin sözünden ötürü özür diledi. Bu MIT profesörü olan Nancy Hopkins’i memnun etmiş ancak Hopkins, Summers’in bu konuda önemli bir tartışmayı başlatarak kadınların bilim ve teknolojide ne kadar başarılı olduğunun yeniden gündeme getirilmesine neden olduğu için mutlu olmuş.