Erişilebilirlik

31 Aralık 2004: 'Iraklı Kürtler özerkliği korumak istiyor'


New York Times muhabiri Richard Opell, Kuzey Irak izlenimlerini böyle özetliyor. Kuzey Irak’ta ülkenin diğer bölgelerinden çok farklı bir havanın egemen olduğunu belirten muhabir, bölgede hızla yeni binalar inşa edildiğini, Kürt polis ve milislerin yoğun güvenlik önlemleri aldığını ve 80 bin kişilik peşmerge gücünün Irak ordusundaki askerlere göre daha disiplinli ve eğitimli olduğunu vurguluyor. Bölgede Irak bayrakları yerine Kürt bayraklarının dalgalandığını kaydeden muhabir, Kürtlerin Kerkük’ü ele geçirme arzusunun ise Amerika tarafından önlendiğini öne sürüyor:

''Kerkük’le ilgili mücadelenin en önemli nedenlerinden birisi petrol ve Kürt liderler petrol gelirlerinin denetimini özerkliklerini daha da sağlamlaştırmak açısından çok önemli görüyor. Kürtler yıllardır haklarını alamadıkları gerekçesiyle Irak’ın petrol gelirlerindeki paylarının artırılması için merkezi hükümete baskı yapıyor. Ayrıca denetimleri altındaki bölgelerde yabancı petrol şirketleriyle anlaşmalar yaparak Bağdat’taki liderleri kızdırıyorlar. Irak’ın bütün petrollerinin denetimini bir egemenlik hakkı olarak gören merkezi yönetim ise, yabancı firmaları resmi temsilcileri dışında kimseyle anlaşma imzalamamaları konusunda uyarıyor.''

Christian Science Monitor ise yeni yıllar birlikte tekstil ve konfeksiyon ürünlerinde kotaların kalkacak olmasını mercek altına alıyor. Amerikalı tüketicilerin, tekstil ürünlerinin ucuzlamasıyla yılda yaklaşık 14 milyar dolarlık bir tasarruf sağlayacağını belirten gazete, bunu serbest rekabetin olumlu etkisi olarak yorumluyor ancak bazı ülkelerin korumacı uygulamaları sürdürmek istediğine dikkati çekiyor:

''Verimsiz bir tekstil sanayiine sahip olan ülkelerin en büyük korkusu Çin. Yeni kotasız sistemde Çin’in 2007 yılında küresel pazarın yüzde 50’sine sahip olması bekleniyor. Bir çok ülke Çin’le asla rekabet edemeyecek olmasına rağmen verimliğini artırdı ve yeni pazarlar buldu. Konfeksiyon ithalatçısı bir çok firma da, sadece Çin’e bağımlı olmanın riskli olduğu düşüncesiyle diğer ülkelerle de ilişkiye geçerek alternatiflerini çoğaltıyor.''

Washington Post gazetesi Pakistan devlet başkanı Pervez Müşerref’in daha önce söz vermesine rağmen genelkurmay başkanlığı görevinden ayrılmamasını eleştiriyor. Başkan Bush’un da terörle mücadeledeki işbirliği nedeniyle Müşerref’in demokrasiye dönüş önünde bir engel oluşturan bu tavrına ses çıkarmadığını hatırlatan gazete, Amerika’nın kısa vadeli çıkarlara dayalı bu politikasının uzun vadede istenmeyen sonuçlara yol açabileceği uyarısında bulunuyor:

''Müşerref’in de her fırsatta vurguladığı gibi, Pakistan’da mevcut hükümetin bir çok tehlikeli alternatifi var. Ama Bush yönetimi için, kısa vadeli çıkarlar uğruna fiilen diktatör olan birisiyle çalışmak ve demokrasinin sağlayacağı uzun vadeli çıkarlar arasında bir orta yol bulunabilir. Müşerref, Pakistan’da demokratik sivil yönetime dönme sözü vermişti. Bush’un yapması gereken ona bu sözünü hatırlatmaktır.''

XS
SM
MD
LG