Erişilebilirlik

30 Nisan Amerikan Basınından Özetler


New York Times, Türkiye ile Ermenistan arasındaki gizli görüşmelerle ilgili olarak Judy Dempsey imzalı bir makaleye yer veriyor. Makalede iki ülkenin uzlaşmasının Kafkasya’daki dengeleri değiştireceği yorumu yapılıyor:

"Türkiye ile Ermenistan’ın anlaşmaya varması durumunda, bu sürece hiçbir katkı sunmayan Amerika ve Avrupa Birliği, Kafkasya’daki etkinliğini yitirecek. Böyle bir durumda, doğalgaz ve petrol zengini olan bu bölgede iki eski imparatorluğun, Rusya ve Türkiye’nin etkinliği artacak. Başbakan Erdoğan, Amerika ve Avrupa Birliği’ni devre dışı bırakan bu adımıyla Türkiye’nin ulusal çıkarlarını gözetti. Ancak Ermenistan’la diyalog, Erdoğan için bazı riskler de taşıyor. Erdoğan’ın, içeride, Erivan’la yakınlaşmaya karşı çıkan milliyetçi kesimlerle ve orduyla mücadele etmesi gerekecek. Dışarıda ise Türkiye-Azerbaycan ilişkileri büyük zarar görebilir. Bakü, bu durumda Rusya ile yakınlaşmaya gidebilir."

Washington Times Türkiye’de bazı liberal aydınların 1915 olaylarını “soykırım” olarak tanımaya başladığını yazıyor. Haberde, Türk halkının 1915 olayları hakkında yıllardır tek yanlı olarak bilgilendirildiği öne sürülüyor ve şöyle deniyor:

"Son dönemde, Türk toplumunun geçmişinin tartışmaya başladığını gösteren bazı gelişmeler yaşanıyor. Geçen yıl resmi tarih anlatımının dışına çıkan iki film gösterime girdi. Biri, 1955’te Rumlara karşı uygulanan devlet destekli saldırılarla ilgiliydi. Diğeri ise tabuları yıkan bir şekilde, içki alışkanlığı da dahil, Atatürk’ün hayatını anlatan bir filmdi. Aralık ayında 200 Türk aydını Ermenilerle ilgili olarak “özür diliyorum” kampanyası başlattı. Ancak bu tartışmalar aydınlarla ve siyasi çevrelerle sınırlı kalıyor. Türk halkının büyük bir kısmı, soykırım yaşandığına inanmıyor."

Boston Globe, ekonomik krizle birlikte kredi kartı şirketlerinin suiistimallerinin daha da arttığını yazıyor. Gazete, bu nedenle kredi kartı kullanıcılarının haklarını korumaya yönelik yasa tasarısına destek veriyor ve şöyle diyor:

"Bankalar, Temsilciler Meclisi’nde bugün oylanacak olan tasarının rekabet kurallarına aykırı olduğunu savunuyor. Oysa, rekabet eksikliği, esas olarak kredi kartı kullanıcılarının yakındığı bir sorun. Kendileri de mali sıkıntı içinde olan kredi kartı şirketleri, bu süreçte müşterilerinden para sızdırma yöntemlerini mükemmelleştirdi. Elbette ki herkes, yaptığı harcamanın sorumluluğunu üstlenmek zorundadır. Ancak, hiçbir uyarıda bulunmadan son ödeme tarihini değiştirmek gibi uygulamalar, haksızlıktır. Kredi kartı kullanıcılarının haklarını düzenleyen bir yasa çıkartılmasında geç bile kalındı."

Los Angeles Times ılımlı bir siyasetçi olarak tanınan senatör Arlen Specter’ın Demokrat Parti’ye katılmasının, Cumhuriyetçi Parti’yi daha da sağa iteceği görüşüne yer veriyor. Gazete, bunun da Amerika’daki siyasi kutuplaşmayı artırmasından kaygı duyuyor ve şöyle diyor:

"Specter’ın ayrılmasıyla, Cumhuriyetçi Parti’deki ılımlı kanat iyice güç kaybetti. Oysa Kongre’deki iki partinin de kendi içinde farklı kanatları barındırması, hem Amerika, hem de partiler açısından son derece faydalıydı. Her iki partide de ılımlı siyasetçiler, şimdiye kadar kendi partilerinin aşırı uçlara kaymasını engellemişti. 1980’de senatör seçilen Specter, Cumhuriyetçi Parti’den ayrılırken, “parti fazlasıyla sağa kaydı” açıklamasında bulundu. Geçen yıl yaşadığı seçim yenilgisinin etkisinden kurtulmaya çalışan Cumhuriyetçiler, bu uyarıya kulak vermelidir"

XS
SM
MD
LG