Washington Post küresel krizin derinleşmesine bağlı olarak korumacılık anlayışının da güç kazandığına dikkat çekiyor. Yapılan yorumda korumacılığın bir çözüm olmayacağı gibi, krizi daha da derinleştireceği görüşü ifade ediliyor:
"Bazı vergi mükellefleri, anlaşılabilir ancak hatalı bir biçimde, ekonomik canlanma için yerli malı kullanımının gerekli olduğunu sanıyor. Bu da siyasetçiler üzerindeki baskıyı artırıyor. Dünya Ticaret Örgütü, bu yıl dünya çapındaki ihracatın % 9 oranında düşeceği tahmininde bulunuyor. Yeni korumacı önlemlerin devreye sokulması, bu olumsuz tabloyu daha da karartacaktır. Oysa Amerika’dan diğer ülkelere giden dolarlar, Amerikan mallarına olan talebi artıracaktır. Uluslararası ticaretin kısıtlanmasına yönelik önlemler ise, tüketicilerin aynı ürünler için daha fazla para ödemesine yol açacaktır. Küresel durgunluktan çıkmanın yolu, korumacılık sarmalına kapılıp daha da kötüye gitmek değil, serbest ticaret kanallarını açık tutmaktır."USA Today gazetesi, emlak vergisinde, zenginlerin yararına olacak bir indirime gidilmesi düşüncesine karşı çıkıyor. Gazete, rekor bütçe açığı verilen bir dönemde bu girişimi “mali sorumsuzluk” olarak tanımlıyor.
"20. yüzyılın başından bu yana görülmemiş bir ekonomik bunalımın, bütçe açığının ve gelir dağılımı adaletsizliğinin yaşandığı birsüreçte, hayata zaten şanslı başlayanları daha fazla ödüllendirmek doğru bir adım olmayacaktır. Kongre üyeleri, astronomik ücret alan bankacılara tepki gösterirken haklıydı. Aynı şekilde bütçe açığı konusunda yaptıkları uyarılar da son derece yerindeydi. Ancak Amerika’nın en zengin kesimlerinin ödediği vergi miktarını azaltma girişiminde bulunarak yanlış bir adım atıyorlar."
Boston Globe, Irak’taki siyasi partileri, ülkede istikrarı sağlamak için yeterince çaba harcamamakla suçluyor. Amerikan askerlerinin 2010 Ağustos’unda çekileceğini hatırlatan gazete, sürecin hızlandırılması çağrısında bulunuyor.
"Ortada hala çözülmemiş çok ciddi sorunlar var. Irak’ın güçlü bir merkezi yönetim mi yoksa gevşek bir federasyon mu olacağı belirsiz. Kerkük’ün statüsü ve özerk Kürt bölgesinin sınırları sorunu hala çözülmedi. Petrol kaynaklarının paylaşımı ve bağımsız bir yargı sisteminin kurulması da çözülmeyen sorunlar arasında. Sorunların çözümü için Iraklı politikacıların özveride bulunması gerekiyor. Birleşmiş Milletler, hukuki destek sağlayabilir. Amerika ve Avrupa diplomatik ve ekonomik yardımda bulunabilir. Ancak yeni ve istikrarlı bir devlet kurma görevini sadeceIraklıların kendileri başarabilir. Bunun için de önce kendi aralarında barış yapmaları gerekiyor."
New York Times, eski Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin terör zanlılarına işkence uygulanmasını savunmasını eleştiriyor. Gazete, işkencenin Amerika’ya zarar verdiği yorumunda bulunuyor:
"Başkan Obama’nın Kongre’yi soruşturma başlatmaya çağırması umut verici bir adım oldu. Obama, en azından işkenceye onay veren hukukçular ve diğer yetkililer hakkında ceza davası açılma ihtimaline kapıları kapatmadı. Elbette topu Kongre’ye atmak, en doğru tavır değildi. Ancak, Beyaz Saray en azından bir soruşturmaya engel olmak istemediğini gösterdi. Böyle bir soruşturma, Cheney’nin ifadesi olmadan eksik kalacaktır. Şimdi televizyon kanallarına çıkıp açıklamalarda bulunan Cheney’nin bu soruşturma kapsamında da konuşmaktan kaçınmayacağını umuyoruz."