Erişilebilirlik

Soylu’dan ABD’ye Sert Sözler


ABD Dışişleri Bakanlığı’nın 12 Nisan’da yayınladığı İnsan Hakları Raporu’nun Türkiye ile ilgili kısmına Dışişleri Bakanlığı’ndan sonra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan da sert tepki geldi. Soylu, “Sizin hakkınızda rapor yazsak Meydan Larousse olur” dedi.

Pazar sabaha karşı Trabzon Dernekler Federasyonu Gençlik Kolları’nın sahur programına katılan İçişleri Bakanı, rapordaki eleştirilerin ağırlıklı olarak FETÖ, PKK ve LGBTİ’lere karşı müsamahakar olunmaması üzerine olduğunu iddia etti.

Soylu, ‘‘Orada diyor ki Türkiye, FETÖ ve PKK’ya haşin davranıyor. Onlar terörist değil, onlar siyasi tutukludur. Yani biz onları siyaset sebebiyle tutuklu hale getirmişiz diyor. Yetmedi. İçişleri Bakanlığı’nı eleştiren büyük bir paragraf açıyor. Biz PKK’ya ve FETÖ’ye karşı şiddetle mukabele ediyormuşuz, LGBT denilen sapkınlığa. Kafayı yiyeceğim. Amerika şöyle istiyor; dünyanın her yerinde erkeklerle erkekler evlensin. Kadınlar da kadınlarla evlensin. Ya siz evleneceksiniz, Lut kavmi gibi olacaksınız, haşrolacaksınız. Ben size ne diyeyim? Ne edeceksiniz yapın. Bizi bırakın, Biz neymiş, buna müsamaha göstermiyormuşuz. FETÖ’ye müsamaha göstermiyormuşuz. PKK’ya müsamaha göstermiyormuşuz. LGBT’ye müsamaha göstermiyormuşuz. Sizin bizim hakkımızda rapor yazmanız değil, biz sizin hakkınızda rapor yazarsak esas yandı gülüm keten helva’’ dedi.

Soylu’ndan ABD’ye ‘eroin’ suçlaması

Soylu’nun ABD’ye yönelik eleştirileri bu ifadelerle sınırlı kalmadı. İçişleri Bakanı Washington yönetimlerinin Afganistan politikasına da tepki gösterdi.

Soylu, ‘‘Bu kadar büyük ama bu kadar büyüklüğüne yakışmayan bir devlet tarif et deseniz, soru sorsanız ancak Amerika Birleşik Devletleri gibi bir devlet olabilir. O Afganistan’dan kalkan uçağın rezilliği Amerikan başkanlığının yerinde olsam bundan sonra kamuoyunun karşısına çıkarken hiçbir zaman o fotoğrafı aklımdan çıkarmaz onun hicabıyla yüzümüzü hale getirerek onun utancıyla çıkardım. Sen 2000’li yılların başında Afganistan’ı işgal ettiğinde 17 bin dekardan Afganistan’daki uyuşturucu, narkotik, haşhaş üretimini 300 bin dekarın üzerine çıkartıp dünyayı Afganistan’dan bütün dünyaya yayılan eroinlerle karşı karşıya bırakmadın mı?’’ diye konuştu.

Soylu: ‘‘Bizim senin (ABD) hakkında yazacağımız raporlar Meydan Larousse olur’’

İçişleri Bakanı, ABD’nin Suriye politikasının Türkiye’nin huzur ve birliğini bozmayı hedef aldığını öne sürdü.

Süleyman Soylu, ‘‘Sen daha dün kendi generalini PYD/PKK terör örgütünün bir yöneticisine, sözde yöneticisine göndermedin mi? Daha dün binlerce TIR silahla beraber. Onlar Türkiye’nin huzurunu ve birliğini bozsun diye göndermedin mi? Sen vakıfların vasıtasıyla Türkiye’deki birtakım sözde gazetecilere paralar yağdırıp bu ülkede 15 Temmuz darbesi dahil olmak üzere bu ülkenin birliğini ve beraberliğini bozabilmek için her türlü iftiralar attırmadın mı? Sen 15 Temmuz darbesinde Sayın Cumhurbaşkanımızın uçağı havadayken birilerine nerede olduğunu göstermek için yayınlar yapmadın mı? Yaptırmadın mı? Bizim senin hakkında yazacağımız raporlar Meydan Larousse olur. Senin yazdığın rapor hiçbir anlam ifade etmeyen sadece Sorosçuların yukarından aşağıya karaladıkları burada birtakım muhaliflerin ileri geri ortaya koydukları süreçlerin dışında hiçbir şey ifade etmez. Ne kadar çatlarsan çatla. Biz PKK’yı ve FETÖ’yi gömdük, gömmeye devam edeceğiz. Batı’da ne kadar muhafaza etmeye çalışırsanız çalışın. Bizim ahlakımıza bizim aile yapımıza bizim inancımıza değerlerimize saldırdınız ama Sayın Erdoğan liderliğinde bu ülke buna prim vermedi’’ dedi. İçişleri Bakanı 42 dakikalık konuşmasının ABD ile ilgili kısmını sosyal medya hesabında ayrıca paylaştı.

https://twitter.com/suleymansoylu/status/1515662024419721218

ABD Dışişleri Bakanlığı raporunda öne çıkan konular

Soylu’nun sert tepkisine neden olan ABD Dışişleri Bakanlığı’nın İnsan Hakları Raporu’ndaki Türkiye ilgili kısım 93 sayfadan oluşuyor.

Söz konusu raporda, cezaevinde kötü muamele uygulandığı iddialarında artış olduğu, yargılama öncesi gözaltının özellikle siyasi temelli terör suçlamalarını içeren davalarda geniş şekilde kullanılmasının bir tür yargısız cezalandırma haline geldiği, bazı olaylarda polisin protestocuları dağıtmak amacıyla göz yaşartıcı gaz ve plastik mermi kullandığı, hükümetin internet erişimini kısıtlamaya devam ettiği, hükümetin şeffaf olmayan yasal bir otoriteyi kullanarak özel online konuşmaları izlediği, basında otosansürün yaygın olduğu, RTÜK ve mahkemelerin düzenli olarak yolsuzlukla ilgili basındaki haberlere erişimi engellediği, Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala davalarında AİHM kararlarının uygulanmadığı belirtiliyor.

STÜDYO VOA

İran’ın İsrail’e saldırması ABD’de nasıl yankılandı? – 15 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG