Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu arasında “adalet yürüyüşü” tartışması büyüyor.
Cumartesi sabahı TİM Genel Kurulu’nda Kemal Kılıçdaroğlu’na “yargı sizi bir yerlere çağırırsa şaşırmayın” mesajı veren Cumhurbaşkanı, medya dünyasının temsilcilerine Huber Köşkü’nde verdiği iftarda ise CHP’yi 'FETÖ'yle işbirliği yapmakla suçladı.
Cumhurbaşkanı, “Bugün ortalığı ayağa kaldıranların, nümayişle suç bastırmaya çalışmak yerine, öncelikle kendilerini hesaba çekmeleri gerekiyor. FETÖ ile işbirliklerini sorgulamalıdırlar. Bu ülkeyi birlik beraberlik içerisinde muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarmak istiyorsak o zaman ülkeyi karıştırmanın hiçbir anlamı yok. Sizin gibi 15 Temmuz'da da bunu yapanlar oldu. Sizin 15 Temmuz'dakilerden ne farkınız var? Onların elinde F-16'ları vardı. Tanklar, toplarla saldırıyorlardı. Sizler de yollarda yürüyüşleri yapıyorsunuz akşam da karavanlarda istirahat ediyorsunuz” dedi.
Erdoğan: “Yürüyüşün yapılıyor olması hükümetimizin inceliği, lütfudur”
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Perşembe günü başlattığı yürüyüşün hukuki olmadığını savunan Cumhurbaşkanı’na göre, bugüne kadar izin verilmiş olması “hükümetin lütfu”.”
“Sizler kalkıp TEM'i, E-5'i işgal ederiz diyecek olursanız o zaman durum aynen 15 Temmuz'a dönüşür. Ona da tabii ki müsaade etmek gibi bir lüksümüz asla yok. Zaten yapılan iş hukuki değil. Yasal yollardan bunu böyle bir adım atmak suretiyle gidişiniz şu anki hükümetimizin bir inceliğidir. Daha da ileri gidiyorum lütfudur. Bunun da çerçevesi içinde devamı ama bu şekilde kalkıp da gerek ulusal,uluslararası bazda ülkemizde özgürlüklerin olmadığı bir ülke havasında yansıtmanın gayreti içerisine girmek bu ülkeye bir şey kazandırmayacağı gibi kendilerine de bir şey kazandırmayacaktır. Bunu bir tehdit yolu olarak düşünüyorlarsa, hiç mi hiç kazandırmayacaktır.”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı: Bir eylem toplum yararına aykırı ise o eylem gayrimeşrudur
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum da twitter üzerinden yaptığı açıklamada adalet yürüyüşünü gayrimeşru ilan etti.
16 Nisan Referandumu’na sunulan Anayasa değişikliklerinin hazırlanmasında etkin bir rol oynayan Uçum, “Bir eylemin barışçı ve yasal olması meşru sayılması için yetmez. Amaç, toplum yararına ve ortak iyiliğe aykırı ise o eylem gayrı meşrudur” dedi.
Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a “20 Temmuz Darbecisi” İthamı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir gün içinde iki sert açıklamasını muhatap olan ana muhalefet partisi de aynı sertlikte yanıt verdi.
Adalet yürüyüşünün dördüncü gününde Ankara’nın Kazan ilçesinde konakladığı kamp alanında gazetecilere konuşan CHP Genel Başkanı ise Erdoğan’ı “20 Temmuz darbecisi” olarak niteledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, “4 gündür adalet için sevgiyle, hoşgörüyle, müzikle yürüyoruz. Hiç kimseyi rahatsız etmemeye özen gösteriyoruz. Herkesi kucaklıyoruz. Dün 20 Temmuz darbecisi açıklamalar yapmış. Efendim neymiş? Yürüyormuşuz, akşam karavanda kalıyormuşuz. Benim karavanda altın klozet yok. Arzu ediyorsa gelsin, ben kendisini davet diyorum 1 gece kendisi karavanda kalsın ben toprakta yatacağım. Bizi tahrik etmek istiyorlar. Tahriklere kapılmayacağız. Yargıyla bizi tehdit etmek istiyorlar. Efendim, hakim çağırırmış, savcı çağırırmış. Biz bu ülkede darbecilerin neler yaptığını çok iyi biliyoruz. 70’lerde 80’lerde ne yaptılar 2017’lerde ne yaptılar. Bunların hepsini iyi biliyoruz. Darbeciler tarihin kara sayfasında yerini almıştır, mücadele edenler de tarihin ak sayfalarında yer almıştır.”
Kılıçdaroğlu’nun eleştirileri bununla sınırlı kalmadı. Ana muhalefet partisi lideri Cumhurbaşkanı’nı firavuna benzetti.
“Bu kadar eleştiriyorlar ama şu sözü kullanamıyorlar. ‘Bizim ülkemizde adalet var kardeşim, niye yürüyorsunuz" diyemiyorlar. Çünkü biliyorlar ki adalet yok. peki bu sözlerin kaynağı nedir Bu sözlerin kaynağı acizlik ve zavallılık.
Adalet için yürüyoruz adalete karşı değil. Kendisine son olarak şunu hatırlatmak isterim, her firavunun bir Musa'sı vardır. Bunu sakın unutmasın.”
