Erişilebilirlik

Türkiye’de ‘İnternet’ Yine Hedefte


Türkiye, geçen yıl YouTube ardından Twitter’ı yasaklamasıyla internet erişimi özgürlüğünde tartışmalı ülkelerden birisine dönüşürken, şimdi yargı kararı olmaksızın AKP Hükümeti’nin erişim yasağı getirmesini sağlayacak yasal düzenleme yeniden gündeme alındı.

İnsan hakları uzmanı Yd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak, TBMM gündemindeki yeni düzenleme taslağını, “Eskiden belirli suçlar işlendiğinde, suç işlendikten sonra erişim engelleme kararı alınıyorken; suç işlenme ihtimali hatta suç işlenmediği halde kamu düzeni bozulma ihtimalinde bile erişim engellenebilecek” diye değerlendirdi.

Türkiye’de özellikle önceki yıl 17 Aralık’ta kamuoyu gündemine yansıyan yolsuzluk ve rüşvet iddiaları sonrasında, peş peşe internet ortamındaki sosyal paylaşım ve haber sitelerine erişim yasağı getirilmişti. Geçmişte video paylaşım sitesi YouTube’a erişim yasağı uygulamasıyla dikkat çeken Türkiye’de, 2014 yılında YouTube ile birlikte kısa mesaj paylaşım sitesi Twitter’a da yasak uygulanmıştı. Dönemin cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Türkiye’deki pek çok kişi Twitter’ı farklı bağlantılar üzerinden kullanmaya devam etti. Şubat 2014’te hükümete doğrudan bağlı Telekomünikasyon Başkanlığı’na (TİB) re’sen internet erişim engelleme kararı uygulama yetkisi verildi. Ancak Cumhurbaşkanı Gül’ün kamuoyundaki tepkiler nedeniyle Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetiyle yaptığı görüşmeler ile bu yasal düzenleme bir hafta sonrasında değiştirildi. Başbakan olduğu dönemde Cumhurbaşkanı Gül’ün tepkisi üzerine geri adım atan Recep Tayyip Erdoğan, 12. Cumhurbaşkanı olarak göreve başladıktan kısa süre sonra Eylül 2014’te internet erişimini hükümet kontrolü altına almayı hedefleyen düzenlemeyi hayata geçirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayladığı Eylül ayındaki yasal düzenleme göre, TİB Başkanı’nın talimatıyla internete re’sen erişim engelleme yapılacak hallere, “milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi” durumları da eklenmişti. Tüm internet trafik bilgilerini depolama yetkisini de alan TİB’in internet erişimini engellenmesi kararının gereğinde azami süre 24 saatten 4 saate indirilmişti. Ancak bu yasal düzenleme, daha öncesinde Twitter ve YouTube’un yasaklarını ifade özgürlüğüne aykırı olduğu gerekçesiyle kaldırtan Anayasa Mahkemesi tarafından Ekim 2014’te iptal edildi.

Şimdi internet erişimine yasak kararı alma yetkisini TİB yerine doğrudan Bakan ve Başbakanlık’a teslim etmeyi amaçlayan yasal düzenleme ise, AKP tarafından teklif olarak TBMM’ye sunuldu. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki düzenleme, hem muhalefet hem de sivil toplum cephesinde endişe yarattı.

CHP: ‘Yasak kararı sadece yargıya ait olmalı’

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nun CHP’li üyesi Vahap Seçer, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı değerlendirmede, bu düzenlemeye neden karşı olduklarını ve kendi önerilerini şöyle anlattı:

“Bu düzenleme anayasaya aykırıdır, yasalara aykırıdır, hukuka aykırıdır ifade özgürlüğüne aykırıdır. Son bir yıldır yapılan dördüncü düzenleme. Sıkıntılı konu şu: TİB re’sen erişim engelleme yetkisini şimdi Bakan’a, Başbakan’a veriyor. Dört saat içerisinde TİB, Bakan talimatıyla hükümetin hoşuna gitmeyen internetteki haberleri, sosyal medya paylaşımlarını kaldırabiliyor, engelleyebiliyor. AKP’nin öne sürdüğü gerekçesi, özel hayatı korumak. Ancak muhalefet olarak yargı yerine hükümetin yani yürütmenin hakimliğe soyunmasına karşı çıkıyoruz. Telekomünikasyona ilişkin ihtisas mahkemeleri kurulabilir ama Bakan ve Başbakan’a bu yetkinin verilmesi anti-demokratiktir. Hükümet, kendi aleyhine haberleri yasaklayabilir, ama muhalefet ile ilgili bir aykırılık olursa aynı kararı alacak mı? Ama asıl mesele burası hukuk devleti ise kararı yargı almalıdır.”

Altıparmak: ‘Vahim durum meşrulaşacak’

Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Yd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak, geçen yıl Twitter yasağına karşı Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunan insan hakları savunucularından birisiydi. Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Altıparmak, TBMM gündemi yasa hayata geçerse ne olacağını, “Hukuken çok vahim. Fiilen ise zaten vahim olan durumu meşru hale getirmek ve ağırlaştırmak anlamına gelecektir” diye özetledi.

lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:09:50 0:00

Türkiye mevzuatında internet ortamını düzenleyen 5651 sayılı kanunda geçen yıl yapılan değişikliği düzenlenen 9. maddeyi anımsatan Altıparmak, o dönemden bugüne sulh ceza mahkemelerine kişilik haklarına yönelik saldırılarda erişimi engelleme kararı alma imkanı sağlandığını kaydetti. Kişiye hakaret durumunda uygulanacağı gerekçesiyle yasaya eklenen söz konusu madde ile son dönemde MİT tırlarıyla ilgili haberlere erişim yasağı getirildiğini belirten Altıparmak, artık erişim engelleme karar sayısını Türkiye’de binlerle ifade etmeye başladıklarını söyledi.

“TBMM’deki yeni düzenleme ise, bir suç işlenmesi değil bir adli kontrol tedbiri olarak deği,l idari kontrol olarak internet erişimini engellemeyi öngörüyor” diyen Altıparmak, kamu güvenliğini tehlikeye düşecek, milli güvenlik konusu veya suç işlenmesini önlemek gibi gerekçelerle Başbakan’ın kararıyla erişiminin engelleneceğini belirtti.

Altıparmak, “Kamu düzeni kavramı son derece muğlak. Milli güvenlik kavramı da keza öyle muğlak. Böyle gerekçelerle erişim engelleme kararı verilmesi ise öngörülebilirliği ortadan kaldırıyor. Eskiden belirli suçlar işlendiğinde, suç işlendikten sonra erişim engelleme kararı alınıyorken; suç işlenme ihtimali hatta suç işlenmediği halde kamu düzeni bozulma ihtimalinde bile erişim engellenebilecek” dedi.

AKP’nin teklif ettiği bu yeni düzenlemede, hükümetin imzasını taşıyacak erişim engelleme kararını yargıya sunma boyutunu da hatırlatan Altıparmak, ancak altında Başbakan’ın imzası olan yasak kararlarına hangi sulh ceza mahkemesi hakimliğinden itiraz gelebileceğini sorguladı. Altıparmak, düzenlemeyle yargının onay mekanizmasına dönüştürüleceğini vurguladı.

AYM iptal etmeyebilir mi?

Altıparmak’a göre ayrıca eğer bu yeni düzenleme yasalaşırsa geçen seferki gibi Anayasa Mahkemesi’nden dönmeyebileceğine de işaret etti. Anayasa Mahkemesi’nin Ekim 2014’teki iptal kararında eksiklikler bulunduğunu belirten Altıparmak, en temelinde ifade özgürlüğü gerekçesiyle bir iptal yerine bir önceki düzenlemeyi TİB’in kararının yargı denetimine açık olmaması nedeniyle sıkıntılı gördüğünü söyledi, şimdi Anayasa Mahkemesi’nden hukuk devletine aykırılık gerekçesiyle iptal gelmesinden yana ciddi kuşku duyduğunu da sözlerine ekledi.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG