Rusya denizde tehlikeli tatbikatlar yapmanın yanısıra Batı ülkelerine karşı saldırı manevraları yapıyor. Merkezi Londra’da bulunan Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü, Rusya’nın aylardır NATO savunma sistemlerine yönelik askeri hareketlerini inceliyor.
Avrupa Liderlik Ağı’na göre de Rus uçakları son 8 ayda en az 40 kez NATO hava sahasına yaklaştı ya da hava sahasını ihlal etti. Grubun raporu bir uçuşun Danimarka üzerinde sivil bir uçakla çarpışma riskine yolaçtığını kaydediyor.
Ayrıca bir Rus denizaltısının İsveç sularında seyrettiği iddia edildi. Konu uzun bir arama operasyonuna neden oldu. Ayrıca bir Estonyalı istihbarat memurunun kaçırılması ve Amerika’ya füze saldırısı simülasyonu konuları var.
Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü Uluslararası Direktörü Jonathan Eyal riskin son derece ciddi olduğunu söylüyor:
“Aslında NATO’nun eski komünist ülkelere sağladığı güvenlik garantisi ve güvenlik garantisinin güvenilirliğine zarar verme denemeleriyle karşı karşıyayız.”
Güvenlik, anlaşmalar ve Polonya’daki olduğu gibi küçük üslerle garanti altında. Ancak bugünlerde bu tesisler genişletiliyor ve NATO ülkeleri de kendi aralarında ve ortak ülkelerle tatbikatları arttırıyor.
Eyal, “Yapmamız gereken Moskova’ya çatışma istemediğimizi, gerilim istemediğimizi anlatmak. Ama aynı zamanda bundan korkmadığımızı da belli etmek,” diyor.
Uzmanlar Rusya’nın Avrupa’da artan askeri tutumunun biraz da iç politikaya yönelik olduğunu söylüyor. Ancak, Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden Douglas Barrie’ye göre bu ciddi bir askeri tehdit oluşturmuyor:
“NATO’nun karşı karşıya olduğu tehdit, Sovyet dönemindeki gibi bir hava gücü değil. Rus Hava Kuvvetleri çok daha küçük ve kapasitesi 1980’lerdeki Sovyet Hava Kuvvetleri’nden çok daha düşük.”
Buna rağmen askeri yatırımların artması bu tür uçuşları mümkün kıldı. Gelecek yıllarda modernizasyonun sürmesi bekleniyor.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden Douglas Barrie, “Bu bence Rus elit kesiminin hırslarını ortaya koyuyor,” diyor.
Uzmanlar, bunun NATO’nun Rusya sınırlarına genişlemesini engellemek, hatta verilen sözlerle ilgili geri adım attırmak amacı taşıdığını söylüyor. NATO ise asla geri adım atmayacağını tekrarlıyor.
