Son derece karmaşık bir yapıya sahip olan mercan kayalıkları büyük bir hızla bozulup yok oluyor. Çok sayıda deniz canlısının yaşam alanı olan mercan kayalıklarını nasıl bir gelecek bekliyor? Yeni bir belgesel bu soruya yanıt arıyor.
Dünyadaki deniz canlılarının dörtte birinin barınağı olan mercan kayalıkları milyonlarca insana gıda sağlar, kıyılardaki yerleşim birimlerini dalgalardan korur, milyonlarca kişiye iş imkanı yaratır. Ancak kayalıklar, aşırı avlanma, su ve hava kirliliği ve deniz suyu sıcaklıklarının yükselmesi nedeniyle tehdit altında.
Üç boyutlu yeni bir film insanoğlunun kaderinin denizlere nasıl bağlı olduğunu anlatıyor.
”Son Mercan Kayalığı: Suyun Altındaki Kentler” adlı belgesel, mercan kayalıklarındaki ekosistemlerin günlük yaşantısını yansıtıyor. Yönetmenler Luke Cresswell ve Steve McNicholas’ın amacı sadece güzel bir film çekmek değil, aynı zamanda büyük bir sorunu gündeme getirmek.
Film yapımcısı Luke Cresswell şöyle konuşuyor:
”Birşeyi korumak istiyorsanız önce onu sevmeniz gerekir.”
Steve McNicholas da şunları söylüyor:
”Mercan kayalıklarındaki yaşantının ne kadar kapsamlı ve herşeyin nasıl birbiriyle bağlantılı olduğunu, bir parçanın yok oluşunun yarattığı domino etkisini ve tüm ekosistemin nasıl etkilendiğini göstermek istedik.”
Film okyanuslardaki büyük canlıların yanı sıra kayalıklarda yaşayan küçük canlılara da yer veriyor. Palau Adası’nda milyonlarca denizanasının yaşadığı gölü de izlemek mümkün.
Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’ndeki Mercan Kayalıkları Koruma Birimi Başkanı John Christensen, başka birçok mercan ekosisteminin sağlıksız olduğunu söylüyor:
”Mercan kayalıkları ölüyor. Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’nin odaklandığı üç nokta var. Bunlar iklim değişikliğinin yol açtığı etkiler, deniz yüzeyindeki sıcaklıkların artışı ve okyanuslardaki asit seviyesinin yükselmesi. Film bu konulara yoğunlaşıyor. Karadaki kirliliğin etkileri de inceleniyor.”
Christensen bu nedenlerle dünyadaki mercan kayalıklarının %20‘sinin tahrip olduğunu, bir diğer %20‘lik kısmınınsa 2030 yılına kadar zarar göreceğini söylüyor:
”Sadece tehdit altındaki bölgelerde mercanların öldüğünü değil biyolojik çeşitliliğin de azaldığını görüyoruz.”
McNicholas ve Cresswell filmin sadece bilgilendirici ve eğlendirici olmasını değil aynı zamanda insanları, mercan kayalıklarını kurtarmak için harekete geçirmesini hedefliyor.
Filmin ana temalarından biri yaşadığımız kentler ve su altındaki yaşam alanları arasındaki bağ.
Filmde kentler ve sualtı yaşam alanları Meksika’da yüzlerce heykelin biraraya getirildiği bir sualtı parkında birleşiyor. Su yosunları ve mercan kayaları heykelleri yeni ve simgesel bir sualtı yaşam alanına dönüştürüyor. Çocuklar suya dalıp heykellerin arasında yüzüyor.
”Son mercan kayalıklarının geleceği bizim elimizde. Bu, hiçbirimizin kaçamayacağı bir sorumluluk.”