Türkiye’nin son yılların en unutulmaz seçimini yaşadı. Seçmen, bugüne kadar hiçbir seçimde parti olarak %7’yi geçmemiş baraj baskısı altındaki Halkların Demokratik Partisi’nin barajı aşmasını sağladı. Son on üç yılda ikisi referandum biri cumhurbaşkanlığı seçimi olmak üzere üst üste dokuz seçim kazanan Adalet ve Kalkınma Partisi’ni bir kez daha birinci parti tayin etti. Ancak 2002, 2007 ve 2001’de tek başına hükümet olan AKP, ilk sonuçlara bakılırsa bu kez de iktidar partisi olacaksa kendisine bir ortak bulmak zorunda kalacak.
Alper Taş: Halk sivil diktatörlük inşasına izin vermedi
Seçim öncesi hem Halkların Demokratik Partisi hem de Cumhuriyet Halk Partisi’nin ittifak önerisini kabul etmeyen ve parti üyelerini bulundukları bölgelerde demokrat adaylara oy vermeye davet eden Birleşik Haziran Hareketi bileşeni Özgürlük ve Demokrasi Partisi’nin Eş Başkanı Alper Taş, Türkiye solunun uzun zamandır ilk kez sevindiğini söyledi.
Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Taş’a göre, bu sonuçlarla AKP’nin gerilemesi başladı ve başkanlık sistemi sevdası suya düştü.
Taş, ‘ Türkiye bu seçimde önemli dönemeci almış oldu. Sivil diktatörlük inşasına sandıkta izin verilmedi. HDP’ye gelen oyların önemli bölümü AKP’ye tepki oyları ve elbette HDP’yle dayanışma oyları. Bazı demokratların ‘Beyaz Türkler’ diyerek küçümsediği insanlar da AKP’ye karşı HDP’nin yanında durdu. Selahattin Demirtaş’ın bugün yapmış dolduğu ‘’AKP’ye içeriden dışarıdan destek vermeyeceğiz’’ açıklaması da çok önemli. Eğer HDP böyle bir hükümete girse bütün dayanışma bertaraf olurdu. Daha güçlü bir muhalefet zemini oluşacak’ dedi.
Taş: AKP içinde gedik büyüyecek, iç hesaplaşma kaçınılmaz
AKP ve MHP’nin temsil ettiği sağ bloka karşı demokratlar, sosyal demokratlar, radikal demokratlar, sosyalistler ve Kürtler’den oluşan bir blokun oluştuğuna dikkat çeken ÖDP lideri, seçim sonuçlarının birleşik muhalefeti örgütleme imkanı doğurduğu görüşünde.
Taş, ‘bu seçimin tek kaybedeni Erdoğan ve AKP. Erdoğan kendisini ve başkanlık sistemini oylattı, AKP de Erdoğan’ın dümen suyundan çıkmadı. Bugünden sonra Gezi direnişini açtığı gedik daha da büyüyecek ve AKP’deki çatlak genişleyecek. İktidar partisinde yakın bir gelecekte büyük bir hesaplaşma yaşanması kaçınılmaz’ dedi.
Can Dündar: Halk, Erdoğan’a sırtını döndü
Bu seçimin en büyük kaybedenin Erdoğan olduğunu dile getiren bir başka isim ise gazeteci Can Dündar. Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni, gazetenin 8 Haziran günkü manşetinin tam da yüzden ‘al sana Yeni Türkiye’ olduğunu söyledi.
Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Dündar, ‘Türkiye bu seçimde ilk kez Erdoğan’a sırtını döndü. Çünkü Erdoğan bu seçimlerde meydana kendini koydu, ismiyle cismiyle kendisini koydu Bu aslında bir devrin sonu. Her ne kadar AKP birinci parti çıksa da ilk kaybettiği seçim. Erdoğan bunları yapmasa belki oyu fazla olabilirdi o nedenle en büyük kaybeden Erdoğan oldu. Bu nedenle Başbakan Davutoğlu’nun bu seçim sonucunu zafer diye sunmasına herkes güler. Çünkü AKP’nin çırası 400 milletvekiliydi’ dedi.
AKP ve Başbakan Davutoğlu’nu da seçimin kaybedenleri arasında sayan Dündar’a her ne kadar bu seçimin kazananı HDP olsa da asıl kaybedenin çok önemli.
Dündar: Türkiye bir AKP hükümeti daha kaldıramaz
Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni, ‘Türkiye çok önemli bir uçurumun kenarından döndü ve vartayı atlattı. Ben Türkiye’nin AKP’li bir koalisyona gitmeyeceğini düşünüyorum. Türkiye bir dönem daha AKP hükümeti kaldıramaz. Çünkü Erdoğan hepsine karşı ben formülüyle meydana çıktı. Şimdi rehabilitasyona ihtiyacımız var. Yüksek ateşten çıktık. AKP dışındaki diğer partilerin el ele verip Türkiye’yi demokratik bir anayasaya kavuşturmasını, kurumları restore etmesini ve ülkeyi bir sonraki seçime demokratik bir şekilde götürmesini umuyorum’ dedi.
Dündar ve Cumhuriyet gazetesi seçimlere kısa süre önce yaptığı MİT Tırları haberi nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhuriyet Savcısı tarafından dava edildi. Seçim sonuçları bu durumu nasıl etkileyecek?
‘Biz o davayı heyecanla bekliyoruz. Orada ben değil, Cumhuriyet değil; o tırları oraya yollayanlar yargılanacak. Erdoğan benim için ‘peşini bırakmayacağız demişti biz de peşini bırakmayacağız.’
Özgür Gündem: Halkların Zaferi
Kürt hareketinin en güçlü yayın organı Özgür Gündem de 7 Haziran seçim sonucuna ilişkin ‘Halkların Zaferi’ manşetini attı. Amerika’nın Sesi’ne konuşan gazetenin yayın koordinatörü Ahmet Birsin’e göre, seçimin üç temel sonucu bulunuyor:
‘Türkiye halkları barış istiyor, birlikte yaşamakta ısrar ediyor ve Öcalan’ın tutukluğunun sona ermesini talep ediyor.’
Birsin, ‘eğer havuz medyasının gösterdiği gibi HDP baraj altında kalsa, AKP 400 milletvekili kazansa başka bir Türkiye olurdu ve o Türkiye’de demokrasi ile özgürlüklerden bahsedilemezdi. HdP kitlesi ilk defa tüm saldırılara, şantajlara ve katliamlara büyük bir demokrasi bilinciyle hareket etti. Barışı canları pahasına korudu bu nedenle zaferde onların payı çok büyük. Diyarbakır mitinginde belki de yüzlerce insanın öldürülmesi hedeflendi. Ama orada yaralıları kaldıran ama sinmeyen geri çekilemeyen halk Diyarbakır’da on milletvekili çıkarttı. İşte bu da değerli anlamlı bir cevap oldu’ dedi.
