Erişilebilirlik

Fransa'da Skandal Cihatçı Operasyonu


Fransız özel terörle mücadele polisleri
Fransız özel terörle mücadele polisleri

Türk yetkililer uçağın değiştiğini bildirmeyince Paris yerine Marsilya hava alanına inen 3 cihatçı zanlısının serbestçe Fransa'ya girmesi ardından kendiliklerinden teslim olmaları büyük tepki yarattı.

PARİS- Fransız İçişleri Bakanlığı ve güvenlik güçleri, Türk meslektaşlarının da katkısıyla büyük bir skandala imza attı. Türkiye’nin iade ettiği üç cihatçı, polis yanlış yerde bekleyince elini kolu sallayarak Fransa’ya girdi. 3 zanlı 24 saat serbest dolaştıktan sonra kendi isteğiyle karakola teslim olunca, Fransa’da büyük “güvenlik polemiği” başladı. Fransa İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve, Türk yetkililerle konuşmak için Ankara’ya gideceğini açıkladı.

Fransa’nın Toulouse kentinde yuvalanan radikal İslamcı bir örgüte mensup olan ve aralarında Yahudi okuluna saldırıp yedi kişiyi öldüren “Motosikletli Katil’ diye tanınan Muhammed Merah’ın eniştesi Abdelouahed Baghdadi (29), Merah’ın çocukluk arkadaşı Fas kökenli İmad Djebali (27) ve Hıristiyanlıktan Müslümanlığa geçen Fransız vatandaşı Gael Maurize (24), geçen ağustos ayında Suriye’den döndükleri Türkiye’de tutuklanmıştı. Türkiye, Fransa’nın talebine uyarak bu üç kişiyi iade etme kararı aldı ve bu üç kişi önceki gün Fransa’ya iade edildi.

Ancak Türkiye, üç zanlıyı daha önce uzlaşmaya varıldığı gibi Paris yerine Marsilya uçağına bindirdi. Çünkü Paris uçağının kaptanı, “Tehlikeli oldukları ve evrakları eksik olduğu” gerekçesiyle üç cihatçıyı uçağa almadı. Bu yüzden bir sonraki Marsilya uçağına bindirildiler. Ama Fransız polisine bu bilgi verilmedi.

Avukatlar açıklayınca...

Paris’te Orly Havaalanı’nda zanlıları bekleyen polis, önceki gün 14.30’da gelmesi gereken zanlıları göremeyince eli boş döndü. Oysa bakanlık, saat 14.00’de daha teslim almadığı halde zanlıların yakalandığına dair basın açıklaması yapmıştı. Aynı saatlerde Marsilya’ya gelen üç zanlı elektronik pasaport kontrol sisteminin bozuk olması nedeniyle ellerini kollarını sallayarak Fransa’ya girince çifte fiyasko yaşandı. Tüm TV kanalları skandaldan habersiz, zanlıların yakalandığı haberini verirken, zanlıların avukatlarının medyayı arayarak müvekkillerinin yakalanmadığını ve Marsilya Havaalanı’ndan yasal yollardan çıkarak Fransa’da serbestçe giriş yaptıklarını açıklayınca fiyasko skandala dönüştü.

“Türk yetkililer uyarmadı”

Bunun üzerine gece düzeltme yayınlayan İçişleri Bakanlığı, “Türk yetkililerin Paris uçağına bindirmesi gereken üç zanlı, Marsilya uçağına bindirilmiştir. Türk yetkililer değişiklikten bu kişiler Fransız topraklarına indikten sonra bizi haberdar etmişlerdir. Marsilya Havaalanı’nda da pasaport kontrol sistemi bozuk olduğu için üç zanlı dışarı çıkmıştır” dedi.

Polis yakalayamadı, kendileri teslim oldu !

Haber kanalı BFM TV’ye konuşan Muhammed Merah’ın öldürdüğü 7 kişinin ailelerinin avukatı, “İçişleri Bakanlığı’nı açıklama yapmaya çağırıyoruz. Bu bir skandal. Bu cinayetlerle bağlantısı olan, Suriye’ye giden cihatçılar ellerini kollarını sallayarak nasıl dolaşıyor” dedi. Zanlıların avukatları Pierre Dunac ve Pierre Le Bonjour ise “Müvekkillerimiz kendi istekleriyle Fransa’ya geldiler. Kaçmıyorlar, saklanmıyorlar. Ama güvenlik güçlerinin çok büyük eksiği var” diye konuştu. Avukatlar, IŞİD tarafından öldürüleceklerini anlayan müvekkillerinin kendi istekleriyle Türk yetkililere sığındığını, Fransız polisine de ifade vermeye hazır olduklarını iddia etti.

Adeta Fransız polisiyle dalga geçen 3 zanlı, 24 saat sonra, Marsilya yakınlarındaki Herault bölgesinde Caylar Karakolu’na teslim oldu.

Bakan ‘Yüzde 100 önlem aldık’ demişti

Bir gün önce IŞİD’in Fransa’yı tehdit eden ağır mesajı karşısında, “Yüzde 100 tedbir aldık. Korkmuyoruz” diye meydan okuyan İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve, bu fiyaskoyla hayli zor duruma düştü. Cazeveuve, olayın üzerinden 24 saat geçtikten ve 3 cihatçı teslim olduktan sonra açıklama yaparak, “Türk ve Fransız gizli servisleri arasındaki işlev bozukluğu, her iki tarafça da ele alınmayı hak eden seviyede. Bir kez daha böyle olayların olmaması için konuşmamız gerekiyor. Bu öğleden sonra Türk meslektaşımı arayarak bilgi alacağım. Kısa süre içinde de şahsen Türkiye’ye gideceğim. Türk hukuku ve Fransız hukuksal prosedürlerine saygı çerçevesinde düzeltilmesi gereken noktaları şahsen görüşeceğim” dedi.

Kim bu 3 cihatçı ?

Abdüllahid Bagdadi, Muhammed Merah’ın ablası Suad Merah’ın eşi. Toulouse’da dini eğitim veren radikal bir okulun müdavimlerinden... Bagdadi, nisan ayında Suriye’ye gitmiş, Mayıs ayında da eşi ve dört çocuğunu yanına aldırmıştı.

İmad Cibali, Muhammed Merah’ın çocukluk arkadaşı ve 2008’de Irak’la bağlantılı Artigat adlı bir cihatçı örgüte üye olmak suçundan yargılanarak dört yıl hapis cezası almıştı. Merah gibi Toulouse’un sorunlu banliyölerinden İzards’da yetişmiş. Artigat’nın şefi olarak bilinen Cibali, Arapça öğrenmek için 2006 yılında Suriye’ye gitmiş.

Gael Maurize, Fransız ve Hıristiyan kökenli. Din değiştirerek Müslüman olan Maurize, yine Fransız polisi tarafından selefi gruplara yakınlığıyla bilinen bir isim. Her üç isim de, işlediği cinayetlerle Fransa’yı sarsan Muhammed Merah’ın abisi Abdülkadir Merah ile birlikte, “Merah soruşturma dosyasında” yer alıyor. Fransız anti terör hakimliği tarafından bu dosya kapsamında haklarında tutuklama emri var.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG