‘Siyaset yapmak isteyen koltuğundan kalkar, cüppesini çıkarır, gelir siyasi partilerin altında siyaset yapar. Ama bazı koltuklarda bazı cüppelerin içinde siyaset yapılmaz.’ Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’a yönelik bu sözlerin sahibi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan. Üstelik İstanbul’da konuşan Başbakan’ın sert sözleri bununla da sınırlı kalmadı.
Anayasa Mahkemesi’ni uluslararası şirketlerin tarafını tutarak gayrı milli olmakla suçlayan Erdoğan, ‘özgürlük maskesi altında hiç kimse benim ülkemde operasyon yapamaz. Bu ülkenin milli bir kurumu, anayasal bir kurumu çıkıyor, kendi ülkesinin, milletinin haklarını, ulusal güvenliğimizi savunacağı yerde uluslararası şirketlerin ticari hakkını savunuyor. Bu siyasete ve idareye de müdahaledir’ dedi.
Haşim Kılıç: Biz işimizi yapıyoruz
‘Erdoğan’ın keskin eleştirilerine muhatap olan Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ise Milliyet gazetesine yaptığı açıklamada ‘biz işimizi yapıyoruz, Anayasa’nın verdiği yetki çerçevesinde görevimizi yerine getiriyoruz’ diyerek Başbakan’ın ‘siyasete gel’ çağrısını yanıtsız bıraktı.
Anayasa Mahkemesi’nin hükümetin ama özellikle Başbakan Erdoğan’ın tepkisini çekmesinin nedeni 30 Mart seçimleri sonrası peş peşe aldığı dört karar.
2 Nisan’da kişisel başvurular üzerine twitter yasağını kaldıran yüksek mahkeme, Azerbaycan’a giden Başbakan Erdoğan’dan ‘karara uyacağız ama saygı duymuyorum’ karşılığını almıştı.
Mahkeme, bu karardan altı gün sonra hükümetin en önem verdiği uygulamalardan biri olan devlet hastanelerinde çalışanları ilgilendiren ‘Tam Gün Yasası’nın iki maddesini iptal etti.
Anayasa Mahkemesi’nin HSYK kararı hükümetin tepkisini çekti
10 Nisan’da ise hükümeti en çok kızdıran Anayasa Mahkemesi kararı geldi. Hükümetin 17 Aralık soruşturması sonrası TBMM’den alelacele çıkardığı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısını değiştiren yasa değişikliğinde bazı maddeleri iptal kararı aldı. Davayı esastan görüşerek karara bağlayan Anayasa Mahkemesi, kanunun Adalet Bakanı’na verilen yetkilerini düzenleyen hükümlerinin büyük çoğunluğunu iptal etti. Yüksek Mahkeme, Adalet Akademisi ile ilgili bölümlerinin iptal istemini ise reddetti.
Yüksek mahkeme, aynı gün kısa adı BTK olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na elektronik haberleşme sektörüyle ilgili kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi veren kanun hükmünü iptal etti.
Kılıç, cumhurbaşkanlığına aday olur mu?
Arka arkaya gelen bu kararların Başbakan Erdoğan’ın şimşeklerini çekmesinin nedenlerinden biri olarak Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olabileceği ihtimali gösteriliyor. AKP Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’a göre, ‘Deniz Baykal’ın Abdüllatif Şener’e yaptığı gibi Kemal Kılıçdaroğlu da Haşim Kılıç’ın kulağına kar suyu kaçırdı. Bir kriz halinde şansı olacağını düşünüyor.’
Haşim Kılıç, bu iddialar hakkında ‘ben evden mahkemeye, mahkemeden eve diyebileceğim bir tarzda çalışıyorum. İşimiz zaten çok yoğun. Bu konuda yapılan konuşmalar, analizler tümüyle benim dışımdaki değerlendirmelerdir’ diyerek olası cumhurbaşkanlığı adaylığı tekliflerine kapıyı kapatmadı.
Haşim Kılıç’ın kısa hikayesi
Anayasa Mahkemesi’nin en eski üyesi olan Haşim Kılıç, muhafazakar bir hukuk adamı. İktisat fakültesi kökenli yargıç, Sayıştay üyesiyken dönemin cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından 1990 yılında yüksek mahkemeye atandı. 1999’da başkan yardımcısı olan Kılıç, Tülay Tuğcu’nun yaş haddinden emekliye ayrıldığı 2007 yılından beri Anayasa Mahkemesi Başkanı.
Kapatılan Refah Partisi ve Fazilet Partisi’nin Anayasa Mahkemesi’ndeki oylamalarında ‘hayır’ oyu veren Kılıç, AKP’nin 2007 yılında kapatılma oylamasında da 11 üyeli mahkemede 6 red oyu veren üyeden biri. Üstelik partinin laiklik karşıtı odak olması nedeniyle hazine yardımı almasının engellenmesi oylamasında ise tek karşı oy kullanan isim.
Anayasa Mahkemesi’ni uluslararası şirketlerin tarafını tutarak gayrı milli olmakla suçlayan Erdoğan, ‘özgürlük maskesi altında hiç kimse benim ülkemde operasyon yapamaz. Bu ülkenin milli bir kurumu, anayasal bir kurumu çıkıyor, kendi ülkesinin, milletinin haklarını, ulusal güvenliğimizi savunacağı yerde uluslararası şirketlerin ticari hakkını savunuyor. Bu siyasete ve idareye de müdahaledir’ dedi.
Haşim Kılıç: Biz işimizi yapıyoruz
‘Erdoğan’ın keskin eleştirilerine muhatap olan Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ise Milliyet gazetesine yaptığı açıklamada ‘biz işimizi yapıyoruz, Anayasa’nın verdiği yetki çerçevesinde görevimizi yerine getiriyoruz’ diyerek Başbakan’ın ‘siyasete gel’ çağrısını yanıtsız bıraktı.
Anayasa Mahkemesi’nin hükümetin ama özellikle Başbakan Erdoğan’ın tepkisini çekmesinin nedeni 30 Mart seçimleri sonrası peş peşe aldığı dört karar.
2 Nisan’da kişisel başvurular üzerine twitter yasağını kaldıran yüksek mahkeme, Azerbaycan’a giden Başbakan Erdoğan’dan ‘karara uyacağız ama saygı duymuyorum’ karşılığını almıştı.
Mahkeme, bu karardan altı gün sonra hükümetin en önem verdiği uygulamalardan biri olan devlet hastanelerinde çalışanları ilgilendiren ‘Tam Gün Yasası’nın iki maddesini iptal etti.
Anayasa Mahkemesi’nin HSYK kararı hükümetin tepkisini çekti
10 Nisan’da ise hükümeti en çok kızdıran Anayasa Mahkemesi kararı geldi. Hükümetin 17 Aralık soruşturması sonrası TBMM’den alelacele çıkardığı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısını değiştiren yasa değişikliğinde bazı maddeleri iptal kararı aldı. Davayı esastan görüşerek karara bağlayan Anayasa Mahkemesi, kanunun Adalet Bakanı’na verilen yetkilerini düzenleyen hükümlerinin büyük çoğunluğunu iptal etti. Yüksek Mahkeme, Adalet Akademisi ile ilgili bölümlerinin iptal istemini ise reddetti.
Yüksek mahkeme, aynı gün kısa adı BTK olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na elektronik haberleşme sektörüyle ilgili kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi veren kanun hükmünü iptal etti.
Kılıç, cumhurbaşkanlığına aday olur mu?
Arka arkaya gelen bu kararların Başbakan Erdoğan’ın şimşeklerini çekmesinin nedenlerinden biri olarak Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olabileceği ihtimali gösteriliyor. AKP Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’a göre, ‘Deniz Baykal’ın Abdüllatif Şener’e yaptığı gibi Kemal Kılıçdaroğlu da Haşim Kılıç’ın kulağına kar suyu kaçırdı. Bir kriz halinde şansı olacağını düşünüyor.’
Haşim Kılıç, bu iddialar hakkında ‘ben evden mahkemeye, mahkemeden eve diyebileceğim bir tarzda çalışıyorum. İşimiz zaten çok yoğun. Bu konuda yapılan konuşmalar, analizler tümüyle benim dışımdaki değerlendirmelerdir’ diyerek olası cumhurbaşkanlığı adaylığı tekliflerine kapıyı kapatmadı.
Haşim Kılıç’ın kısa hikayesi
Anayasa Mahkemesi’nin en eski üyesi olan Haşim Kılıç, muhafazakar bir hukuk adamı. İktisat fakültesi kökenli yargıç, Sayıştay üyesiyken dönemin cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından 1990 yılında yüksek mahkemeye atandı. 1999’da başkan yardımcısı olan Kılıç, Tülay Tuğcu’nun yaş haddinden emekliye ayrıldığı 2007 yılından beri Anayasa Mahkemesi Başkanı.
Kapatılan Refah Partisi ve Fazilet Partisi’nin Anayasa Mahkemesi’ndeki oylamalarında ‘hayır’ oyu veren Kılıç, AKP’nin 2007 yılında kapatılma oylamasında da 11 üyeli mahkemede 6 red oyu veren üyeden biri. Üstelik partinin laiklik karşıtı odak olması nedeniyle hazine yardımı almasının engellenmesi oylamasında ise tek karşı oy kullanan isim.
