Erişilebilirlik

Almanya ile Casus Gerginliği


Üç Türk vatandaşının casusluk yaptıkları suçlamasıyla gözaltına alınmasından sonra ayrıntılara dair belirsizlik devam ediyor

Almanya’da Federal Başsavcılık dün konuyla ilgili basında çıkan haberlerden sonra Muhammed Taha G. ve Göksel G.’nin Çarşamba günü Almanya'ya girişlerinde Frankfurt havaalanında, 58 yaşındaki Ahmet Duran Y.’nin ise Kuzey Ren-Vestfalya eyaletindeki evinde gözaltına alındığını doğruladı. Başsavcılık, söz konusu üç kişinin Almanya'daki Türkler ve Türk dernekleri ile ilgili bilgi topladığını ve Türkiye istihbaratı adına casusluk yaptığını öne sürüyor. Gözaltına alınanlar arasındaki bir kişinin AK Parti’ye yakınlığı ile bilinen Avrupalı Türk Demokratlar Birliği UETD üyesi, bir diğerinin ise Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun danışmanlarından biri olduğu iddiaları ise şu ana kadar belgelenemedi.

“MİT’le ilişkileri yok”

Ankara’da resmi merciler gözaltına alınan isimlerin Milli İstihbarat Teşkilatı ile hiçbir bağlantısının olmadığını açıklarken, Dışişleri Bakanlığı’nın ise bu üç kişinin durumunu takip etmek için avukat tuttuğunu duyurdu. Konuyla ilgili yorumlarda söz konusu gözaltıların son günlerde yeniden gerilen Türk-Alman ilişkileri ile bağlantılı olabileceği dile getiriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'de Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen medya kuruluşlarına yönelik 14 Aralık operasyonuna Almanya ve AB’den gelen tepkileri sert bir dille eleştirmişti.

14 Aralık Operasyonu’nun yankıları sürüyor

14 Aralık operasyonu ile çok sayıda gazetecinin gözaltına alınmasının Almanya’daki yankıları ise devam ediyor. Konu siyasetçiler nezdinde yoğun eleştirilere hedef olurken, Alman medyası operasyonu Türkiye'de basın özgürlüğüne darbe ve muhalif kesimlere gözdağı olarak değerlendiriyor. Çok sayıda yorumda 14 Aralık’da yaşanan gelişmeler geçen yılki 17 Aralık'taki yolsuzluk operasyonunun intikamı olarak tanımlanıyor. Siyasetçilerin gazetecilerin gözaltına alınması ve tutuklanmasına yönelik açıklamalarındaki ton ise giderek sertleşiyor. Nitekim Almanya Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert, operasyonları “amacı önceden belirlenmiş” diye eleştirerek, “Türkiye’de resmi makamlarının medya temsilcilerine yönelik tavrı basın ve ifade özgürlüğünün temel ilkeleriyle açıkça bağdaşmamaktadır” dedi.

Türkiye kendine zarar verecek

Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi CDU’lu Lammert, Türkiye’deki politik gelişmeleri endişeyle takip ettiğini açıklayarak, basın ve ifade özgürlüğünü “demokratik toplumların vazgeçilmezi” olarak tanımladı. Almanya-Türkiye Parlamentoları Dostluk Grubu üyesi Sosyal Demokrat Parti SPD’li Johannes Kahrs ise Türkiye’nin hukuk devleti prensiplerinden uzaklaştığını savunarak, gazetecilere yapılan uygulamanın Türkiye’nin kendine zarar vereceğini savundu. Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir de yapılan operasyonu endişe verişi bulduğunu açıkladı.

STÜDYO VOA

Trump’a ‘sus payı davası’ öncesinde konuşma yasağı – 27 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG