WASHINGTON —
Baharın dönüşünü Washington’da Smithsonian Enstitüsü’ne bağlı Doğa Tarihi Müzesi en sevilen sergilerinden biriyle kutluyor. Bu da bir Canlı Kelebek Sergisi.. Beşinci yılına giren sergide, içinde güzel çiçekli bitkiler bulunan ılık ve nemli kapalı alanda bulunan yüzlerce canlı kelebeği görmek mümkün. Dünyanın birçok yerinden türleri bulunduran sergiyi ziyaret eden Amerika’nın Sesi muhabiri Julie Taboh bunun muhteşem bir deneyim olduğunu düşünüyor.
Kelebekler, zarafet ve ustalıkla havada uçuşan nazik ve rengarenk canlılar, ve burada, Doğa Müzesi’nin ılık kapalı bir alanında ziyaretçiler yüzlerce canlı kelebekle yan yana gelmek gibi ender bir deneyime sahip oluyor.
Sergi Müdürü Dan Babbitt bu deneyimin ziyaretçilere hem bir şeyler öğrenme hem de kelebeklerle yakın olma şansını tanıdığını söylüyor: “İnsanların doğal dünyayla temas etmelerini istiyoruz. Biz de canlı hayvan ve özellikle böcek kullanmanın bunun harika bir yolu olduğunu keşfettik.”
Ziyaretçiler de aynı fikirde.
9 yaşındaki Ava Canales, “Buraya daha önce de geldim ve bu sergiye bayılıyorum. Kelebekler üzerime konuyor. Bu çok hoş çünkü bu arka bahçenizde başınıza gelmiyor” diyor.
Gunniar Bruce ise, “Kelebeklerin her yerde oluşu çok güzel. Bence bu kelebek beni seviyor,” şeklinde konuşuyor.
Babbitt kelebeklerin çevre için bir çok nedenden dolayı önemli olduğunu anlatıyor: “Bunlardan biri döllenme. Çiçekten çiçeğe geziyorlar ve bir çiçekten aldıkları poleni başkasına taşıyorlar ve böylece o çiçek de tohum yaratıp yayılabiliyor.”
Babbitt sergide her zaman 50 farklı cinsteki 300 ile 400 arasında kelebek olduğunu ve bunun dünyadaki 20 bin kelebek cinsinin çok azını temsil ettiğini söylüyor: “Asya’dan, Afrika’dan, Güney ve Orta Amerika’dan ve ABD’den kelebekler var. En sevilenlerden biri Amazon ormanından Mavi Morfo kelebeği. Parlak yanardöner mavi kanatları var.”
Kamri Ball, “Koluma konması harika bir his. Eski bir arkadaş gibi. Çok sevimli!” şeklinde konuşuyor.
Kelebekler dünyanın birçok yerindeki kelebek çiftliklerinden geliyor.
Çiftçiler tırtılları yetiştiriyor ve tırtıllar koruyucu kozalarına sarınınca müzelere yollanıyor.
Dan Babbitt, “Paketlerinden çıkarıp asıyoruz ve kelebeğe dönüşmelerini bekliyoruz. Sonra da serginin içine bırakıyoruz,” diyor.
Babbitt sergide nesli tehlikede olan türler olmamasına rağmen Monarch ve bazı diğer türlerde azalma görüldüğünü söylüyor: “Bu bizim dikkat etmemiz ve üzerine eğilmemiz gereken konulardan biri. Ormanların yok olması, böcek ilacı kullanımı ve genel olarak toprak kullanımına dikkat edilmesi gerekiyor.”
Smithosonian’ın Canlı Kelebek Sergisi, 180 milyon yıl içinde kelebeklerin ve bitkilerin beraber evrimleşme tarihini inceleyen daha büyük bir serginin parçası.
Müzenin gelecek beş yıl için hedefi ulaşabildikleri kadar kişiye ulaşıp meraklı ziyaretçi ve kelebekleri buluşturmak.
Kelebekler, zarafet ve ustalıkla havada uçuşan nazik ve rengarenk canlılar, ve burada, Doğa Müzesi’nin ılık kapalı bir alanında ziyaretçiler yüzlerce canlı kelebekle yan yana gelmek gibi ender bir deneyime sahip oluyor.
Sergi Müdürü Dan Babbitt bu deneyimin ziyaretçilere hem bir şeyler öğrenme hem de kelebeklerle yakın olma şansını tanıdığını söylüyor: “İnsanların doğal dünyayla temas etmelerini istiyoruz. Biz de canlı hayvan ve özellikle böcek kullanmanın bunun harika bir yolu olduğunu keşfettik.”
Ziyaretçiler de aynı fikirde.
9 yaşındaki Ava Canales, “Buraya daha önce de geldim ve bu sergiye bayılıyorum. Kelebekler üzerime konuyor. Bu çok hoş çünkü bu arka bahçenizde başınıza gelmiyor” diyor.
Gunniar Bruce ise, “Kelebeklerin her yerde oluşu çok güzel. Bence bu kelebek beni seviyor,” şeklinde konuşuyor.
Babbitt kelebeklerin çevre için bir çok nedenden dolayı önemli olduğunu anlatıyor: “Bunlardan biri döllenme. Çiçekten çiçeğe geziyorlar ve bir çiçekten aldıkları poleni başkasına taşıyorlar ve böylece o çiçek de tohum yaratıp yayılabiliyor.”
Babbitt sergide her zaman 50 farklı cinsteki 300 ile 400 arasında kelebek olduğunu ve bunun dünyadaki 20 bin kelebek cinsinin çok azını temsil ettiğini söylüyor: “Asya’dan, Afrika’dan, Güney ve Orta Amerika’dan ve ABD’den kelebekler var. En sevilenlerden biri Amazon ormanından Mavi Morfo kelebeği. Parlak yanardöner mavi kanatları var.”
Kamri Ball, “Koluma konması harika bir his. Eski bir arkadaş gibi. Çok sevimli!” şeklinde konuşuyor.
Kelebekler dünyanın birçok yerindeki kelebek çiftliklerinden geliyor.
Çiftçiler tırtılları yetiştiriyor ve tırtıllar koruyucu kozalarına sarınınca müzelere yollanıyor.
Dan Babbitt, “Paketlerinden çıkarıp asıyoruz ve kelebeğe dönüşmelerini bekliyoruz. Sonra da serginin içine bırakıyoruz,” diyor.
Babbitt sergide nesli tehlikede olan türler olmamasına rağmen Monarch ve bazı diğer türlerde azalma görüldüğünü söylüyor: “Bu bizim dikkat etmemiz ve üzerine eğilmemiz gereken konulardan biri. Ormanların yok olması, böcek ilacı kullanımı ve genel olarak toprak kullanımına dikkat edilmesi gerekiyor.”
Smithosonian’ın Canlı Kelebek Sergisi, 180 milyon yıl içinde kelebeklerin ve bitkilerin beraber evrimleşme tarihini inceleyen daha büyük bir serginin parçası.
Müzenin gelecek beş yıl için hedefi ulaşabildikleri kadar kişiye ulaşıp meraklı ziyaretçi ve kelebekleri buluşturmak.
