Erişilebilirlik

Televizyon Çağının Sonu mu Geliyor?


Televizyon Çağının Sonu mu Geliyor?
Televizyon Çağının Sonu mu Geliyor?

Televizyon 1920’lerde hayatımıza girdi. 20’nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren hayatımızdaki etkisi giderek arttı ve giderek haber ve eğlence için en çok kullanılan iletişim ortamı oldu. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO, Direktör Yardımcısı Janis Karklins, televizyonun hayatımızdaki öneminin büyük olduğunu söylüyor.



Janis, “Televizyonun dünyanın karşı karşıya olduğu ekonomik, toplumsal ve kültürel sorunlar konusunda şekillendirici bir etkisi var. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde toplum üzerindeki etkisinin büyük olduğu kesin” diyor.

Geçtiğimiz 50 yılda televizyon, özellikle gelişmekte olan ülkelerde sosyal fikirlerin yayılmasında etkili oldu. Karklins bu duruma örnek olarak Afrika’yı veriyor. “Televizyon toplumun sömürge sonrası bağımsızlığını elde etmesinde, siyasi çoğulculukta ve ekonomik özgürleşmede etkili oldu” diyen Karklins 1980’ler ve 1990’larda Doğu Avrupa’daki demokratikleşme hareketinde de etkili olduğunu hatırlatıyor.

UNESCO Direktör Yardımcısı Karklins’e göre uluslararası alanda farklı amaçlar için seferberlik yaratmak açısından da televizyonun rolü önemli.

Janis Karklins, buna örnek olarak HIV ve AIDS’le mücadele kampanyalarını gösteriyor. Yoksullukla mücadele, eğitim ve kültürel çeşitlilik konusunda yardım toplanabilmesinde de televizyonun etkisini vurguluyor Karklins.

‘Televizyonun Rolünün Yeniden Tanımlanması Gerekecek’

Peki yeni teknolojiler televizyonu nasıl etkileyecek? Karklins, televizyonun da bu teknolojilerle gelişeceğini ve yaşamımızı etkilemeyi sürdüreceğini savunanlardan. Karklins bu durumu şöyle anlatıyor: “Dünya dev bir ağ haline dönüştü. Televizyon giderek daha fazla mobil cihazlara girecek. Uydu ve kablolu yayın teknolojisi de gelişecek. Televizyon vatandaşların demokrasiye katılımı konusunda platform oluşturmayı sürdürecektir. İçinde bulunduğumuz dinamik dünyada bilginin yayılması için en önemli ortamlardan biri yine televizyon olacak.”

Televizyon şüphesiz 50 yıl önceki halinden farklılaşacak. Televizyonun şimdiki haliyle kalmaması, tamamen kaybolması da muhtemel. Yazar Anthony Smith, insanların artık televizyona 1950’li ya da 1960’lı yıllardaki gibi bakmadıklarını anlatıyor. “Televizyon: Uluslararası Tarihçe” adlı kitabın yazarı olan Smith, “Artık dünyada ne olup bittiğini merak edenler internete yönelecek. En fazla birkaç iyi gazete ayakta kalacak, televizyon izleyicisi de giderek azalacak” diyor.

Smith, dünyada giderek artan sayıda kişinin medya tüketicisi olmaktan çıktığını söylüyor. “İnsanlar artık kendi videolarını çekiyor, seslerini kaydediyor, ya da yazılarını yazıyor” diyen Smith, televizyonun rolünün de bu yüzden yeniden tanımlanması gerekeceğini savunuyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG