Rusya, Suriye’nin kuzeyindeki hastanelere hava saldırısı düzenlemekle suçlanırken, 2015’de yayınlanan bir rapora göre, “Suriye’de, sivil ve sağlık çalışanları, sağlık tesisleri ve ambulanslar askeri bir stratejiyle bilinci ve devamlı olarak hedef alınıyor.
Rusya, savaş uçaklarının Suriye’nin kuzeyindeki hastanelere hava saldırısı düzenlediği ve sivilleri öldürdüğü suçlamalarını reddetti.
Birleşmiş Milletler, sağlık tesisleri ve okullara yapılan saldırılarda içlerinde çocukların da bulunduğu 50 sivilin hayatını kaybettiğini bildirdi. Suriye İnsan Hakları Gözlem örgütü, hava saldırılarının Rus jetleri tarafından yapıldığına inandıklarını söyledi.
Ancak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sözcüsü Dmitry Peskov, bu iddiaları reddetti ve sorumlunun kim olduğunun öğrenilmesinde Suriye hükümetinin bilgi kaynağı olarak kullanılması gerektiğinin altını çizdi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon da sözcüsü aracılığıyla, bu tür saldırıların uluslararası kuralları bariz bir şekilde ihlal ettiğini bildirdi. Suriyeli muhalifler, Sınır Tanımayan Doktorlar’a ait 30 yataklı hastaneye ve Suriye’nin kuzeyinde bulunan diğer 3 sağlık tesisine yapılan saldırılardan Beşar Esat güçlerinin sorumlu tutulması gerektiğini söyledi.
Sınır Tanımayan Doktorlar, İdlib vilayetindeki Maraat El-Numan’a yapılan saldırıda yedi kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. Grup, hastanenin iki saldırıda dört kez vurulduğunu ve sonrasında en az 8 personelin kaybolduğunu söyledi.
Sınır Tanımayan Doktorlar Suriye misyonu Başkanı Massimiliano Rebaudengo, saldırının açık bir şekilde ülkenin sağlık altyapısını hedef aldığını ve şiddetle kınadıklarını söyledi. Rebaudengo ayrıca, saldırıda tahrip olan hastanenin bölgede yaşanan aktif savaşın ortasında bulunan 40 bin kişiyi sağlık hizmetinden yoksun bıraktığını söyledi.
Sağlık çalışanları ve görgü tanıkları, Azez kasabasındaki hastaneye roket ve füzelerle yapılan saldırılarda doğum ve çocuk bölümünde bulunan en az 10 kişinin yaşamını kaybettiğini söyledi.
ABD saldırıları kınadı
ABD Dışişleri Bakanlığı da saldırıları kınadı. “Bütün tarafları sivilleri korumaya çağırıyoruz” diyen Bakanlık Sözcüsü John Kirby ayrıca, “Derhal sivillere yardım ulaştırılması için gerekli koridorun açılması ve Suriye halkına yapılan saldırıların durması gerektiğini” söyledi.
ABD liderliğindeki koalisyonun yetkilisi General Chris Garver sosyal medyadan, saldırıya uğrayan sağlık tesislerinin olduğu bölgede görev yapan herhangi bir koalisyon uçağının bulunmadığını duyurdu.
Siyasi aktivistlere göre, savaş uçakları ayrıca Maret el-Noman ve Orem el-Kübra’da bulunan hastaneleri de hedef aldı. Bir yardım görevlisi olan Mazin İbrahim’e göre, Halep’in kuzeyinde, saldırıya uğrayan köylerden kaçan sivillerin kaldığı bir okula da saldırı düzenlendi. Okulun saldırıda ağır hasara uğradığını ancak ölü veya yaralı sayısı hakkında bilgisi olmadığını söyledi. Birleşmiş Milletler’e göre, bölgede bulunan başka bir okul da hava saldırısına hedef oldu.
Amerika’nın Sesi’ne telefon aracılığıyla bağlanan Doktor Wasel Al-Jurk, çalıştıkları hastaneye de saldırı düzenlenebileceğinden korktukları için hastaneyi kapatmak zorunda kaldıklarını ve içeride bulunan hastaları da tahliye ettiklerini söyledi.
Hava saldırıları, Rusya ve diğer güçlerin Suriye’de ateşkes ilanından birkaç gün sonra yaşandı. Şiddetin durması için ortaya çıkan umut ışığı giderek azalıyor. Yaklaşık beş senedir süren iç savaş, 250 binden fazla insanın hayatını kaybetmesine ve 11 milyon Suriyeli’nin de evlerinden olmasına neden oldu.
Son saldırıların kim tarafından yapıldığı henüz teyit edilmese de, Sınır Tanımayan Doktorlar yöneticisi Mego Terzian, Maarat El-Numan’a yapılan hava saldırılarının Beşar Esat’a bağlı güçler tarafından yapıldığını söyledi. Kaybolan 8 personel hakkında Reuters’e konuşan Yerzian, yaşayıp yaşamadıklarını bilmediklerini kaydetti.
UNICEF de saldırıları kınadı
Birleşmiş Milletler kuruluşu olan UNICEF yöneticisi Antony Lake de hava saldırılarını kınadı. UNICEF’in, Suriye’deki dört sağlık tesisine yapılan hava saldırılarının kendilerini çok üzdüğünü söyleyen Lake, iki hastaneye UNICEF’in de yardımda bulunduğunu bildirdi. Birinin, birçok çocuğun öldüğü ve birçoğunun da tahliye edilmede zorluk çekilen doğum ve çocuk hastanesi olduğunu söyledi.
Lake ayrıca, Azez ve İdlib’de ikişer hava saldırısı düzenlendiğini, bir hastanenin de dört defa vurulduğunu söyledi. Bununla beraber Azez’de iki okula saldırıldığını ve 6 çocuğun öldürüldü.
Muhalif grupların liderleri, İdlib’deki hastane ve okullara yapılan saldırıların bu bölgede başlatılacak taarruzu engelleyeceğinden kaygı duyuyor. Muhalif gruplar ittifakı Shamiya Cephesi lideri Muhammet Adeeb, hastane ve sivil altyapıların öncelikli olarak vurulmasının adet haline dönüştüğünü söyledi.
Adeeb’e göre bunun amacı da, panik yaratmak ve sivillerin kaçarak morallerin düşmesine neden olmak. İnsanlar bu durumda, ailelerini bir an evvel bölgeden çıkarmak için uğraşıyor.
Kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Suriye Amerikan Tıbbi Derneği’nin 2015’de yayınladığı rapora göre, “Suriye’de, sivil ve sağlık çalışanları, sağlık tesisleri ve ambulanslar askeri bir stratejiyle bilinci ve devamlı olarak Suriye güçleri tarafından hedef alınıyor.
Azez’deki çocuk hastanesine yapılan saldırılar sonrası, hastanede bulunan yararlılar ambulanslarla Kilis’teki hastanelere sevk edildi.
Kilis hastanesine Suriye’den 36 yaralı getirildi. Bu yaralılardan üçü hayatını kaybetti.
Amerika’nın Sesi’ne Kilis Hastanesi dışından konuşan Şadid İsmail, Suriye’deki okulun Pazartesi günü bir füzeyle vurulduğunu ve okulun Rusya destekli güçlerin Halep’in kuzeyinde başlattıkları saldırılardan kaçanlar tarafından sığınak olarak kullanıldığını söyledi.
İsmail, “çok kişinin öldüğünü ancak tam ölü sayısını bilmediklerini söyledi. İsmail ayrıca, “birçok kişi moloz yığınının altında kaldı ancak onlara ulaşamıyoruz” dedi.
