Rusya Başbakanı Vladimir Putin Berlin’de Almanya Başbakanı Angela Merkel’le görüştü. Görüşmeye Putin’in ‘AB ile Rusya arasında serbest ticaret bölgesi’ önerisi damgasını vurdu. Rusya, bir numaralı ticaret ortağı Almanya ile bağını derinleştirerek, Avrupa Birliği’yle ekonomik ilişkilerini geliştirmeyi amaçlıyor. İki ülke arasındaki ticaret hacminin bu yıl 40 milyar Dolar’a yükseleceği tahmin ediliyor. Rusya Almanya'nın enerji ihtiyacını karşılayan ülkelerin başında geliyor. Alman Başbakanı Angela Merkel de her fırsatta Rusya’yı kilit önemdeki ticari ortak olarak tanımlıyor.
Cuma günü Berlin’deki görüşmede ise Rusya Başbakanı Vladimir Putin’in gündeme getirdiği Rusya ve AB arasında serbest ticaret bölgesi ya da ilerlemiş bir ekonomik işbirliği modeli gündemi belirledi. Merkel, Putin ile birlikte verdiği basın toplantısında, Rus-Alman ilişkilerini, doğu ile batı arasındaki bağların daha iyi bir boyuta taşınması açısından örnek olarak gösterdi, ancak Putin’in genişletilmiş ticaret bölgesi fikrine pek sıcak bakmadığını da ifade etti.
Merkel’den Önkoşul
Öneriyi prensip olarak benimsediğini söyleyen ve ‘vizyoner’ olarak tanımlayan Merkel, bunun öncesinde Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü'ne üye olması ve iç pazarını modernleştirerek, yatırımcılara açması gerektiğini söyledi. Almanya’yı Rusya’nın stratejik ortağı olarak tanımlayan Putin ise, Rusya’nın AB ile arasındaki teknolojik açığı Almanya’nın da desteği ile kapatmayı arzuladığını ve serbest ticaret bölgesinin her iki taraf için avantajlar sağlayacağını öne sürdü. Ülkesinin Dünya Ticaret Örgütü'ne girmek için gerekli tüm koşulları yerine getirdiğini ve gelecek yıl üye olmayı hedeflediğini belirten Putin AB ile Rusya’nın karşılıklı vize zorunluluğunun kaldırılması isteğini de yeniledi. Rusya Başbakanı, Berlin’deki temasları kapsamında ülkesinin yapısal sorunları olduğunu kabul ederek, özellikle hukuk ve yargı alanında ilerleme sağlanmasına öncelik verdiklerini kaydetti.
Sanayiciler Serbest Bölgeden Yana
Putin’in Rusya ve AB arasında serbest ticaret bölgesi önerisinin Almanya’da Merkel dışında genelde olumlu tepki bulması ise ziyaretin ilgi çeken bir boyutu oldu. Liberal parti FDP’den Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, Rusya’nın yaklaşık 140 milyonluk nüfusuyla dev bir pazar oluşturduğunu ve güçlü ekonomik ilişkilerin Rusya'nın demokrasi sorunlarının azalmasına yol açacağını savundu. Alman sanayi çevreleri de bu tarz bir pazarın Almanya’nın konumunu güçlendireceğini ve Rusya ile AB arasında ekonomideki yapısal zayıflıkları aşacak bir işbirliğine yol açacağını vurguladı.
Gözlemciler, bundan önceki buluşmalara kıyasla bu zirvede Merkel’in Almanya ile Rusya arasındaki diyalogun pürüzlü konularının başında gelen insan hakları konusunu gündeme getirmemesini Moskova’ya yönelik bir mesaj olarak yorumluyorlar. Merkel 2009 ve 2010 yıllarındaki Moskova ziyaretlerinde, insan hakları savunucularıyla medya mensuplarını hedef alan siyasi cinayetlerin aydınlatılmasını talep etmişti.
Zirvede Geniş Güvenlik Önlemleri
Bu arada Alman Federal Meclis Binası Reichstag'a El Kaide grubuna biri Türk 6 teröristin saldırı düzenleyeceği iddialarından sonra ülkede yaşanan terör korkusu, Putin’in ziyaretine de yansıdı. Ziyaret nedeniyle Berlin’in merkezi trafiğe tamamen kapatılırken, Reichstag Binası ile Putin-Merkel buluşmasının gerçekleştiği Başbakanlık Binası çevresinde adeta kuş uçurtulmadı.
