WASHINGTON —
2013, Başkan Obama için dış politika açısından zor bir yıl oldu. Suriye’deki iç savaştan Mısır’daki çalkantılara, İran’la nükleer programı konusundaki müzakerelerden Çin ve Rusya’yla ilişkileri yoluna koymaya kadar birçok zorlu sınav, 2014’te Başkan Obama’yı bekliyor.
Başkan Obama’nın dış siyasi gündemi çok yoğundu. Suriye’deki kimyasal silah saldırısına verdiği tepki ve İran Cumhurbaşkanı’yla yaptığı telefon görüşmesiyle ilgili tartışmalara kadar birçok olay, gündemi günlerce işgal etti.
Obama, yıl içinde Çin lideriyle zirve toplantısı yaptı, Afrika’yı ziyaret etti, Nelson Mandela için düzenlenen anma törenine katıldı.
Amerika’nın gizlice telefon ve internet kayıtları topladığının ortaya çıkması, kilit müttefiklerle ilişkilerin gerilmesine yol açtı.
Rusya’daki G20 zirvesine katılan Obama, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’le yapacağı resmi toplantıyı iptal etti.
Eylül’de Birleşmiş Milletler’de konuşan Obama, Amerika’nın küresel taahhütleriyle ilgili yönelik hoşnutsuzluğu bildiğini, ancak bu taahhütleri geri çekmenin hata olacağını söyledi, ”Amerika, kendi güvenliği için küresel taahhütlerini yerinde getirmeye devam etmeli. Tüm dünya bundan yarar sağlar” diye konuştu.
Johns Hopkins Üniversitesi uzmanı Daniel Serwer, Başkan Obama’nın askeri müdahaleye gerek kalmadan Suriye’nin kimyasal silahlarından vazgeçmesini sağlamasını başarı olarak niteliyor: ”Beşar Esat rejimi yıkılırsa köktendincilerin giderek artan egemenliği bizim için son derece ciddi bir sorun haline gelir. Irak, Ürdün, Türkiye, Lübnan tehlikeye atılmış olur.”
Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nden Heather Conley’ye göre 2014’te Obama’nın dış siyasete odaklanıp odaklanmayacağı belli değil. Conley, ”Ulusal Güvelik Dairesi skandalı, sağlık reformu yasası, hükümetin kapanması gibi sorunlardan sonra dünya liderileri, Başkan Obama’nın uluslararası konulara geçmeden önce iç sorunları çözüp çözemeyeceğini merak ediyor” diyor
2014’te Amerikan askerleri ve NATO birliklerinin Afganistan’dan çekilmesi hızlanacak. Heather Conley’e göre Amerika ve tüm dünya, Obama’dan, uzun ve kanlı savaşın maliyeti ve başarılarını netleştirmesini isteyecek: ”Afganistan’da başarmak istediklerimiz ve buna ulaşmak için ödediğimiz bedel, hem Amerika içinde, hem de uluslararası alanda çok hassas bir tartışma konusu.”
Yeni bir Pew araştırma anketi, Amerikalılar’ın küresel sorunlardan uzak durmak istediklerini gösteriyor. Bu tavır, Başkan Obama’nın Amerika’nın rolüyle ilgili politikasına ters düşüyor. Daniel Serwer da ”Başkan Obama, Amerika’nın dünyadaki nüfuzunun gerilemesinden sorumlu tutuluyor. Aslında yurtdışındaki birçok kişiye göre, Amerika’nın dünyadaki etkisi hiç de azalmış değil. Birçok ülkede hala çok etkili olduğu açıkça görülüyor” diye konuşuyor.
İran’ın nükleer programının kısıtlanmasına ilişkin müzakereler, Ocak ayında Birleşmiş Milletler önderliğinde düzenlenecek Suriye barış konferansı ve Afganistan, Pakistan, Çin ve Rusya’yla olan belirsiz ilişkilerin yoluna girmesi konuları, 2014’te Washington’u oldukça meşgul edeceğe benziyor.
Başkan Obama’nın dış siyasi gündemi çok yoğundu. Suriye’deki kimyasal silah saldırısına verdiği tepki ve İran Cumhurbaşkanı’yla yaptığı telefon görüşmesiyle ilgili tartışmalara kadar birçok olay, gündemi günlerce işgal etti.
Obama, yıl içinde Çin lideriyle zirve toplantısı yaptı, Afrika’yı ziyaret etti, Nelson Mandela için düzenlenen anma törenine katıldı.
Amerika’nın gizlice telefon ve internet kayıtları topladığının ortaya çıkması, kilit müttefiklerle ilişkilerin gerilmesine yol açtı.
Rusya’daki G20 zirvesine katılan Obama, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’le yapacağı resmi toplantıyı iptal etti.
Eylül’de Birleşmiş Milletler’de konuşan Obama, Amerika’nın küresel taahhütleriyle ilgili yönelik hoşnutsuzluğu bildiğini, ancak bu taahhütleri geri çekmenin hata olacağını söyledi, ”Amerika, kendi güvenliği için küresel taahhütlerini yerinde getirmeye devam etmeli. Tüm dünya bundan yarar sağlar” diye konuştu.
Johns Hopkins Üniversitesi uzmanı Daniel Serwer, Başkan Obama’nın askeri müdahaleye gerek kalmadan Suriye’nin kimyasal silahlarından vazgeçmesini sağlamasını başarı olarak niteliyor: ”Beşar Esat rejimi yıkılırsa köktendincilerin giderek artan egemenliği bizim için son derece ciddi bir sorun haline gelir. Irak, Ürdün, Türkiye, Lübnan tehlikeye atılmış olur.”
Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nden Heather Conley’ye göre 2014’te Obama’nın dış siyasete odaklanıp odaklanmayacağı belli değil. Conley, ”Ulusal Güvelik Dairesi skandalı, sağlık reformu yasası, hükümetin kapanması gibi sorunlardan sonra dünya liderileri, Başkan Obama’nın uluslararası konulara geçmeden önce iç sorunları çözüp çözemeyeceğini merak ediyor” diyor
2014’te Amerikan askerleri ve NATO birliklerinin Afganistan’dan çekilmesi hızlanacak. Heather Conley’e göre Amerika ve tüm dünya, Obama’dan, uzun ve kanlı savaşın maliyeti ve başarılarını netleştirmesini isteyecek: ”Afganistan’da başarmak istediklerimiz ve buna ulaşmak için ödediğimiz bedel, hem Amerika içinde, hem de uluslararası alanda çok hassas bir tartışma konusu.”
Yeni bir Pew araştırma anketi, Amerikalılar’ın küresel sorunlardan uzak durmak istediklerini gösteriyor. Bu tavır, Başkan Obama’nın Amerika’nın rolüyle ilgili politikasına ters düşüyor. Daniel Serwer da ”Başkan Obama, Amerika’nın dünyadaki nüfuzunun gerilemesinden sorumlu tutuluyor. Aslında yurtdışındaki birçok kişiye göre, Amerika’nın dünyadaki etkisi hiç de azalmış değil. Birçok ülkede hala çok etkili olduğu açıkça görülüyor” diye konuşuyor.
İran’ın nükleer programının kısıtlanmasına ilişkin müzakereler, Ocak ayında Birleşmiş Milletler önderliğinde düzenlenecek Suriye barış konferansı ve Afganistan, Pakistan, Çin ve Rusya’yla olan belirsiz ilişkilerin yoluna girmesi konuları, 2014’te Washington’u oldukça meşgul edeceğe benziyor.
